ÖMER DEN gözlerimi yavaşça açtığım da, yanımda küçücük bir bebek gibi yatan süseni görmemle hafifçe tebessüm ettim. sonra parmaklarımı usulca yanağında gezdirdim, tenine dokunmamla içimin titrediğini hissettim. sonra elimi çekip kendi kendime konuştum. " oğlum kendine gel, saçma sapan şeyler düşünme." dedim, sonra da yataktan kalkıp bir sigara yaktım. ben sigaramdan derin bir nefes çekerken, süsenin hafiften kıpırdadığını gördüm. sonra gözlerini açıp yataktan yavaşça doğrulup bana bakıp konuştu. " üstünü giyin be, ben senin vücudunu görmek zorunda mıyım?. beni böyle etkilemeye çalışıyorsan yanılıyorsun." dedi ukala bir tavırla. bende sırıtıp Konuştum. " o yüzden mi ben uyurken, sen nesin be böyle dedin." bunu dememle yüzü bir anda değişti. " kuru iftira." dedi sonra da banyoya koştu. bende arkasından konuştum. " bişey demiyim diye banyoya mı kaçtın gerçekten.?" " kapatır mısın o çeneni sen." dedi banyodan. " hadi acele et seninle bir yere gidicez." dedim. banyodan çıkıp hızla konuştu. " nereye gidiyoruz yine?" " bir yere işte soru sorma." " ya sabır..." Diyip sinirle kıyafet çıkarıp hızla banyo ya gitti. bende hızlıca üzerime beyaz bir gömlek altına siyah bir pantolon çekip, süseni beklemeye başladım. " hadi kızım ya düğüne gitmiyoruz, napıyorsun bu kadar." dedim sabırsız şekilde. oda banyo dan konuştu. " sus be... Ben paris sokakların da sıradan giyinemem." bunu demesiyle gülüp konuştum. " ne o gelinlik mi giyiceksin yoksa." bunu dedikten sonra süsen usulca banyodan çıkıp karşımda durdu. süseni görmemle nutkumun tutulduğunu hissettim, hiç bişey söylemeden gözlerimi baştan aşağıya vücudun da gezdir dim. " doydun mu?" bir anda bunu demesiyle gözlerimi gözlerine çevirip anlamamış bir ifadeyle konuştum. " anlamadım." dedim. " diyorum ki gözlerinle yedin beni, doydun herhalde." dedi. " yalan yok çok güzel görünüyorsun." bunu dememle sırıtıp Konuştu. " iyi bari, istediğim herkesi elde edebilecem o zaman." dedi. " saçmalama istersen." dedim hızla. " yoo saçmalamıyorum." " benden başlamak ister misin o zaman?" diyip yavaşça üstüne yürüdüm. ben üstüne yürüdükçe oda geriye doğru adım atmaya başladı. " biraz daha yaklaşırsan ağzının ortasına yumruk yersin, çok ciddiyim." dedi panikle. Bende sinsi bir gülümseme atıp konuştum. " panik mi yapıyorsun sen yoksa." dedim duvarla arama sıkıştırırken. " ne paniği yapıcam be, çekil önümden." dedi ve itmeye çalıştı. " çekilmiyorum." dedim ve yüzümü yüzüne yaklaştır dım, o an bacak arama büyük bir darbe aldım, acıyla çekilip yere çöktüm. " aaayy Ömer çok mu acıdı, ya ben sana diyorum benim sağım solum belli değil, napyor sun sen ya, off özür dilerim." dedi panikle. bende gülüp konuştum. " kızım sen nasıl bir şeysin ya." " sen kaşındın ama." dedi hızla. " neyse çıkalım artık şurdan, yoksa sen beni hastanelik edeceksin." Diyip ayağa kalktı, yürümeye başladı, bende hızla peşinden koşmaya başladım, yürümüyordum koşuyor dum, çünkü Ömerin bir adımı benim on adımımdı.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
( süsenin giydiği kıyafet.)
SÜSEN DEN arabaya bindikten sonra konuştum. " nereye gideceğimizi hala söylemedin." " kardeşimin yanına." " kardeşin mi var senin?" Dedim merakla. " evet, bir tane erkek kardeşim var." " kesin oda senin gibidir çok gıcıktır." dedim. bunu dememle güldü sadece. bir kaç dakika sonra bir restoranın önünde durduk, ömer hızla inip benimde inmemi bekledi. birlikte restoranın içine doğru yürümeye başladık. girdiğimiz de birinin Ömere kocaman gülümsediğini fark ettim. " abiiii." dedi sonra. bu çocuk ömerin kardeşimiydi, ultra yakışıklı ve çok sıcak kanlı duruyor du, bu nasıl ömerin kardeşi olabiliyor du. " süsen, bu gördüğün artist benim kardeşim sarp." içimden konuştum. " bence de fazla artistik birisi..." elini uzattı gülümseyip, bende uzatıp sıktım ve konuştum. " süsen ben." dedim tebessümle. " eee hadi buyrun oturun, omer seninle sohbet etmeyi özlemişim hadi anlat bişeyler hayatında neler oluyor." oturduktan sonra ömerin ne diyeceğini beklemeye başladım. " bişey olmuyor ya, her zaman ki gibi aksiyonlu geçiyor." " ee süsen, sen söyle bu abimle nerde tanıştın. şey bide ben sizin aranızdaki olayı hala bilmiyorum da." " ben abinin ortağıyım, Bende bu işlerle ilgileniyorum da." dedim hızla. bunu dememle sarp Ömere bakıp çaktırmadan sırıttı. " eeee sarp efendi sen anlat bakalım, sen neler yapıyorsun?" " şirketten eve, evden şirkete, gece de alemlere akıyorum, hayatım öyle geçip gidiyor." dedi gülüp. " ama Türkiye ye dönüyor sun alemlere artık bensiz akamicaksın." dedi Ömer omuzuna vurup. " maalesef." dedi gülüp. " güzel bir abi kardeş ilişkiniz var sizin." dedim hayran hayran. " senin kardeşin yok mu?" Dedi sarp. bende hızlıca konuştum. " var var olmaz mı, ikizim var benim, yasmin." dedim. " sarp bizim doruk, süsenin ikizi yasmine aşık, o yasmin bu yasmin söyleyim." dedi Ömer. " neee." sarp ve ben ikimiz aynı anda bunu diyince Ömer güldü. " bir dakika bir dakika benim ikizim yasmine, doruk mu aşık." dedim.
