Okulda gelen ilham özellikle matematik dersinde
Okul çıkış saati gelmişti ve çantamı toplamaya çalışıyordum. Sınıftaki çoğu kişi çıkmıştı ama ben biraz uyuşuktum galiba
Defterlerimi koyarken sınıfa minho geldi. Ardından ben de çantamı hazırlamıştım zaten.
J: gitmedin mi daha
M: hayır seni bekledim. Eve beraber yürüyelim mi?
J: olur hadi
Çantamı sırtıma alıp yanına doğru ilerlemiştim. Ardından beraber çıkışa doğru yürümeye başladık.
Sohbet ede ede giderken minhonun dönmesi gereken sokağı geçtiğimizi fark ettim.
J: minho sokağı kaçırmadın mı
M: ah şey bugün senin Eve kadar yürüyeyim dedim zaten kırtasiyeye uğrayacaktım
Bizim evin orda kırtasiye yok ki. Lan yoksa
Aklıma gelen şeyle hafifçe güldüm ve yürümeye devam ettim. Benimle Eve yürümek için bahane mi arıyordu o
Gülüşmeler için eşliğinde evime vardığımda zili çaldım ve annem açtı.
M: neyse ben çok geç olmadan gideyim artık
J: dikkatli ol giderken
M: tamam merak etme size de iyi günler efendim.
Anneme karşı eğilip kendi gideceği yere doğru gitmeye başladı. Ben de içeri girmiştim
Yorgunlukla mutfağa gidip su içmeye başladım.
A: kimdi o sevgilin mi
Annemin muzipçe sorduğu soru karşısında içtiğim suyla boğuluyordum.
Öksürüklerimin arasında konuşmaya çalıştım
J: onu- nerden çıkardın
A: bilmem çok yakın duruyordunuz. Hoşlandığın çocuk mu
J: H-hayır be niye böyle şeyler diyorsun ya
A: ona bakarken gözlerinin içi parlıyordu seni daha önce hiç öyle gülümserken de görmemiştim. He ama eğer yoksa yani neyseeh
J: ben odamdayım..
Kızarmış yüzümle odama çıktım ve yatağımda kıvrılıp top şeklini aldım.
Ne yani dışarıdan bakıldığında aşık mışım gibi mi duruyordu. Üstelik bunu söyleyen annemdi
Düşünmeyi bırakıp kafamın dağılması için bilgisayardan anime izlemeye başladım. İyi gelmişti izlemek
Ve ne zaman akşam olduğunu fark etmemiştim bile
~
Sonraki gün yine aynı rutinle okula gitmiştim. Kafam dağıldığı için dün annemin söyledikleri aklıma bile gelmemişti.
Sınıfa girmiş ve benden önce gelmiş olan hyunjinle sohbet etmeye başladık. Felix gelince de sohbete devam ettik.
Ders zili çalınca herkes yerlerine geçmiş öğretmeni bekliyordu.
Dersler sıkıcı sıkıcı geçerken altıncı derse gelmiştik çoktan. Ve ders sonunda hoca tahtanın önüne geçmiş konuşmaya başlamıştı
Hoca: sizden bi grup ödevi yapmanızı istiyorum. Dörder kişilik gruplar oluşturun ve tahtaya yazdığım konulardan birim seçin. Yaptığınız araştırmalarla bir makale yazmanızı istiyorum sizden
Hoca sözünü bitirdiğinde direkt hyunjin ve felixe baktım. Onlar da bana doğru bakıyorlardı. Yan yana geldik
F: bir kişiye daha ihtiyacımız var ondan sonra da konuyu seçeriz
Etrafa kim boşta diye bakınmaya başladığımızda bi çocuk yanımıza geldi.
Sj: selam bir kişi eksik galiba size katılabilir miyim
H: ah evet olur. Bu arada adın neydi?
Sj: seojun tanıştığımıza memnun oldum
Seojunla tanışıp grup ödevi hakkında konuşmaya başlamıştık.
J: peki ödevi nerede yapıcaz buluşmamız gerek sanırım
F: okul çıkışında bizim eve gidelim annemler genelde işte oluyo rahat rahat çalışırız
Herkes kabul edince anlaşıp okul çıkışı buluşmak için sözleştik.
Seojun diye bi ünlü var mı bilmiyorum ama burdaki seojun başka biri yani gerçekte olmayan biri
Bunu bilerek okuyunuz
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sal Beni Yiğidim
FanfictionÜst sınıfı olan Minho bir türlü Jisung'u rahat bırakmıyordu. İlk başta bundan şikayetçi olan Jis zamanla Minhoyu yanında istemeye başladı Peki Jisung istemeye başladığında Minho yanında kalmaya devam edicek mi Angst değildir*