Naz'dan
"Naz'ım üşüyeceksin gel artık gidelim"
Kafamı salladım ve efe beni nazikçe kucağına aldı. Eve geldik.
"Naz biraz konuşmak ister misin?"
"Biliyorum ne konuşmak istediğini. Ama olmaz efe o kadar kolay Olmuyo işte. Seni her ne kadar sevsemde hemen affedemem. Bir süre ver bana o süre içinde arkadaş kalalım ben düşüncem lütfen beni anla ve saygı duy"
"Tamam Naz kabul.İlk başta eskisi gibi olucaz. Yine arkadaş olucaz yepyeni tertemiz bir sayfa açıcam ikimize ağlamak yok üzülmek yok" dedi efe kocaman gülümseyerek.
Ona her ne kadar deli gibi aşık olsam da bana acıdığı duygusunu unutmam için biraz zamana ihtiyacım var.
"Geçicek güzelim. Açtığım yaraları tek tek sarıp iyileşene kadar bakıcam" dedi gözlerinden kalpler fışkırarak
"Bende birdaha senden hiç bir şey saklamıyacam arkadaşım" dedim arkadaş kelimesini bastırarak
"Kız tamam bir süreliğine arkadaşızda ne olur efem deseydin" dedi ve beni gıdıklamaya başladı.
Uzun süredir böyle gülmeyi özlemiştim. Efe'nin dediği gibi ağlamak yok üzülmek yok kahkahalara koyverebilicem artık.
Saat 6.30 olmuştu. Akşam yemeği için Efe yi çağırdım.
"Efeee arkadaşınla bir akşam yemeği hazırlamaya ne dersin"
"Allah derim. Sen yeterki iste bir süreliğine arkadaşım olan gülüşü güzel kadın"
Gülümsedim. Ve ona bir önlük taktım.
"Naz şef ne hazırlıyıcaz bu günn"
"Mantı yapabilirizzz"
"Heh o kolay ya kaynat suyu haşlıyım"
"Haşlarsın haşlarsında ilk hamurunu yapmamız gerekiyo arkadaşım"
"İyi tmm ne çıkariyim ne istiyon"
"Orda yazıyor arkadaşım hadi onları sıra ile ver bana"
Birden durdu ve koridordaki aynaya baktı
"Veririm vermesinede sen bu kadar yakışıklı çocuğa arkadaşım diyorsun valla dikkat et kaparlar sonra" dedi efe
"Yok canım o ondan değil. O yakışıklı çocuğun benim için beklemesi ve kapımda köle bile olması yüzünden bir acelem yok yani ne istersem o"
"Naz vurdu gol oldu. Valla fazla naz aşık usandırır falan demiycem sen iste 40 yıl beklerim"
"Sen kırdığın kalbi düzelt 4 gün bile sürmez sen affetme sürem"
"Naz sana birşey gösteriyim mi?"
"Göster bak-
Dememe kalmadı burnumun ucuna un sürdü.
" Arkadaş olalım diyen sendin. Arkadaşlar böyle tatlış şakalar yapar Nazcım kural bu"
"Öylemi o zaman bende sana yapıyım o yakışıklılığın un altında kalsın. Ve hiç bir kız sana bakmasın benim ol" dedim ve bende ona bir avuç un attım.
Her taraf un olmuş bizde unların içinde hem kahkaha atıyor hemde boğuluyorduk.
"Her yeri un yaptık Naz sayende"
"Ne yapıyım sen başlattın" dedim
"Bir dakika sen bana benim ol mu dedin kimse bana bakmasın diyeymiş"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sakin Ol Sevgilim
RomanceSinir hastası olan bir kız ve hastalığı yüzünden aşkını itiraf edemeyen en yakın arkadaşı şartları zorlasa ne olurdu?