4.Bölüm : "Mazi ve Duygular."

5K 547 244
                                    

Merhabalar✨
Ben geldiim! Bu bölüm benim en sevdiğim bölüm oldu. Umarım sizlerde çook beğenirsiniz. Lütfen bölümü okurken yorum yapmayı unutmayın 🤩💞 Sizlerii çok seviyorum. İyi okumalar💘
@yericeryazar
@muzeyyenbakkal
@nejattkorel

 İyi okumalar💘@yericeryazar@muzeyyenbakkal@nejattkorel

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.


Zaman çok hızlı geçiyordu. Her şey bir anda değişecek kadar hızlı geçiyordu. İnsanlar, evler, arabalar, yollar değişiyordu ve yıllar geçiyordu.

En son ne zaman yürümüştü Nejat bu yollarda? En son ne zaman içine çekmişti mahallenin hiç değişmeyen toprak kokusunu?

O giderken böyle miydi buralar? Değildi. Yollar yenilenmiş, kaldırımlar değişmişti. En son çok aşık diye bildiği arkadaşları başka başka kişilerle evlenmişti. Mahallede ışığı hiç sönmeyen evler karanlıkta kalmıştı. Hep aynı bildiği insanlar yaşlanmıştı. Çocukken hayranlıkla baktığı abilerinin saçlarına beyazlar bile düşmüştü.

Çünkü çok zaman geçmişti.

Dokuz yıl olmuştu mahalleden taşınalı. Koskoca dokuz yıl.

Söyleyince az gibi geliyordu ama Nejat o dokuz yılı buradan, olmak istediği yerden uzakta geçirdiği için dokuz yıl değil dokuz ömür gibi geliyordu.

Çoğu şey değişmişti. Çoğu şeyi bıraktığı gibi bulamamıştı.

Bu dokuz yıl içinde elbet gelmişti mahalleye. Ama buraya gelmek ile burada yaşamak aynı şey değildi.

Zaman geçmiş, bir çok şey değişmişti. Ama bir şey hiç değişmemişti.

Müzeyyen...

Aradan geçen dokuz yılda elbette büyümüştü. Ama Nejat'a göre hiç değişmemişti. Müzeyyen değişmişti değişmesine ama Nejat'ın kalbindekiler, hissettikleri hiç değişmemişti. Ve Müzeyyen'i aynı görmesinin sebebi de buydu.

Müzeyyen'in, Nejat'da ki yeri hiç bir zaman değişmemişti. Belki fazlalaşmıştı belki büyümüştü ama hiç değişmemişti.

Çocukluğuna dair pek çok şeyi hatırlamıyordu. Ama komşularının bebeklerini görmeye gittikleri ve neredeyse hiç saçı olmayan, sürekli ağlayan o ufak bebeği annesinin kucağına verdiği anı hatırlıyordu.

Kucağına almak için çok hevesli olasa da kollarının arasına gelir gelmez ağlamaya başlayınca, hemen annesine dönüp korkuyla almasını söylediğini hatırlıyordu.

Belki de hiç birini hatırlamıyordu. Bu anın hikayesi ailesi tarafından ona bir çok kez anlatılmıştı. Belki de onlar anlatırken aklında canlanan hayali, o an sanıyordu. Öyleyse bile o hayali bile hiç bir zaman unutmamıştı.

Nejat, Müzeyyen ile ilgili olan hiç bir şeyi unutmamıştı.

Unutmak istediği olmuştu belki de, hissettiklerinin ağır geldiği ve içinden söküp atmak istediği zamanlar olmuştu belki. Ama Nejat hiç bir zaman o kadar güçlü olamamıştı.

Dedemin BakkalıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin