Forty four ✨

3.9K 200 36
                                    

Hazırlanıp çıkmıştık dışarı.

Meydana doğru yürüyorduk birlikte.

Merakla etrafa bakıyordum. Burası fazla güzeldi. Havası temizdi.

"Beğenmiş gibisin?" diye sordu yanımdaki adam.

Kafamı sallayarak onayladım bana gülümseyen Alihan'ı.

"Huzurlu bir yer."

"Huzurlu?" dedi tek kaşını kaldırarak.

Daha sonra kıkırdadı.

"Ne? Neden gülüyorsun?" diye sordum anlamayarak.

"Yok bir şey yavrum." dedi ve elini cebinden çıkarıp yanağımdan makas aldı.

Meydana gitmek için tarlanın yanından geçiyorduk.

Bu sırada bir adam koşarak bize doğru gelmeye başladı.

Alihan durunca ben de durdum.

"Hoş gelmişsin bıra." dedi ve Alihan'a sarıldı adam.

Alihan'ın daha esmer versiyonuydu. Sanırım müstakbel kayınçom oluyordu kendisi. Alihan'ın ergen bir liseli dediği kayınçom...

"Hoş buldum kardeşim." dedi gülümseyerek Alihan ve kardeşinin sarılışına karşılık verdi.

"Sen de hoş gelmişsin bıra." dedi bana elini uzatarak.

Gülümsedim ve elini sıktım.

"Teşekkür ederim, hoş buldum."

"Ya bıra senin adın neydi?" diye sordu bana "Ablalar dediydi de ben unutdum."

Alihan onun kafasına küçük bir şaplak attı.

"Balık hafızalı seni."

Dudaklarımı bir birine bastırarak gülüşümü engelledim.

"Batuhan, kardeşim."

"He Batu... Neyse kusura kalmayasın ama tam şerefsiz tipi var sende."

Bu dediği ile gözlerim büyüdü. Açıkçası bu kadar açık sözlülüğü beklemiyordum.

"Lan senin çenen yine düştü ha." dedi Alihan onun ensesini sıkarak.

Ama beklemedikleri şey benim gür kahkahamdı...

İkisi de şaşkınca bana döndü.

"Çok afedersiniz." dedim elimle gülüşümü bastırarak.

"Estağfurullah." dedi Orhan sırıtarak.

Alihan da gülümseyerek beni izliyordu.

Gözlerimi kaçırdım ve Orhan'a döndüm.

"Aslında haklısın, biliyor musun? Senin bu abine çok çektirdim ben." dedim gülümseyerek.

Güldü.

"Müstahak. Bana çektirdiklerine saysın."

Alihan kaşlarını çatarak ona döndü.

"Sen sanırım benim dayağımı özledin ha eşek herif..?"

Sırıttı şirince.

"Biliyor musun hep lafta ha." dedi bana kısık sesle.

"Orhan..." dedi Alihan ama artık gülüyordu o da.

"Tamam ya tamam." dedi ellerini kaldırıp teslim olurcasına.

"Lan sen gene kiminle konuşuyon da kaytarıyon yarım akıllı." diye bağırdı bir adam uzaktan.

"Hah bir sen eksiktin." dedi Orhan sesli nefes vererek.

Bu sırada adam bize yaklaştı.

"O Alihan... Kardeşim hoş geldin." dedi ve ikisi tokalaştılar.

Benim sorgular bakışlarımı gören Orhan "Sırma ablamın gereksiz kocası Mehmet." dedi göz devirerek.

Mehmet ters ters ona bakıp elini bana uzattı. Elini sıktım.

"Merhaba. Hoş gelmişsin."

"Merhaba. Hoş buldum."

"Evde görüşürüz o vakit. Ben işimin başına. Hadi gel sen de Orhan efendi."

Ve beklemeden arkasını dönüp yürümeye başladı.

Orhan yüzünü buruşturup onun taklidini yaptı.

"Uyuz herif."

Alihan kolunu onun omzuna attı ve "Lan sen neden sevmiyorsun Mehmet'i?" diye sordu merakla.

"Aman bıra neresini seveyim şunun. Neyse gideyim ben. Hayde görüşrüz."

Ve bizim bir şey dememize izin vermeden koşarak uzaklaştı.

"Allah, Allah..."

Anlamaz gözlerle arkasından baktım onun.

Bu sırada Alihan kolunu omzuma attı ve beni kendisine çekti.

Gülümsedim ve omzumdaki elini tuttum.

Yürümeye devam ettik.

Yolda karşımıza çıkan tüm köylü durup selam verip, bir iki muhabbet edip yoluna devam ediyordu.

"Ne çok sevenin var Alihan." dedim gülümseyerek.

Kıkırdadı.

"Ne sandın yavrum?"

Yanağımdan makas aldı.

Yürüyerek bir binanın önünde durunca "Burası da okulumuz." dedi gülümseyerek.

İki katlı beyaz binaya baktım.

"Çok güzel."

"Bu binayı tüm köylü birlikte yaptık."

Hayranlıkla dolu bakışlarımı yüzüne diktim.

Bu sırada okuldan bir kadın çıktı. Kafasını kaldırıp bizi görünce duraksadı. Fakat daha sonra büyükçe gülümseyerek bize doğru yürümeye başladı.

Önümüzde durup direkt Alihan'a bakmaya başladı. Gözlerindeki parıltılar öyle büyüktü ki. Rahatsız olmuştum.

"Hoş gelmişsin Alihan..." dedi gülümseyerek ve sonra "Abi..." diye ekledi.

Abi lafı zar zor çıkmıştı dudaklarından.

"Hoş buldum abim." dedi Alihan.

Boğazını temizledi. Tedirgin olmuştu. Benim duygu durumum ona da sirayet etmişti. Gergince bana baktı.

Bense kadına bakıyordum.

Bozulmuştu açıkça.

Onun da bakışları bana dönünce beni yeni farketmiş gibi irkildi.

"Şey siz de hoş gelmişsiniz."

Kafamla onayladım ve kadın arkasını dönüp uzaklaştı.

Kimdi bu kadın?

~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~•~

Hello hello bebekler. Nasılsınız? Çok özür dilerim bölümü bu kadar geciktirdiğim için ama cidden kafam çok meşgul. Taşındım. Yeni şehir, yeni hayat, yeni iş. Üniversiteli stresli bir kardeş, endişeli ebeveynler... Pfff... Diğer bölümü geciktirmeden atmaya çalışacağım. Nasıl yazdım bilmiyorum bu arada. Kafam yerinde durmuyor yorgunluktan. Neyse... Love you all 🤎

~•~•~Elaine Laila Parker~•~•~

~•~•~01.10.2023~•~•~

MAHALLE ABİSİ •|• BxB •|•Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin