6

61 8 3
                                    

Yazardan:
İkili yine arabaya binerken, kırmızı saçlı genç sevinçle yanındaki çocuğa sarıldı. "Yine anlatmayacağı biliyorum ama, iyi bir şey olduğunuda biliyorum" dedi Jeongin yanındakı kırmızı saçlıya gülerek. İkili yola koyuldukları zaman, kırmızı saçlı genç yerinde duramıyordu.

Hemen Seungmin'i arayıp, arkadaşlarını yine salona salona toplamasını istedi. Jeongin onun bu çocuksu haraketlerine gülmeden edemedi. Eve vardıklarında, Hyunjin zıplayarak eve girdi. Arkdaşları onu görür görmez yüksek bir sesle kahkaha paylatdılar.

"Tamam sakinim, ya da sakin değilim" dedi Hyunjin sevinçle. "Derin nefes al ver, kendine gel" dedi Jisung kahkaha atarak. "Şimdi gittim yanına, bana doğru geldiğinde, silah doğrultacağını düşündüm, fakat öyle olmadı, onu kendime inandırmamı istiyor duydunuz'mu?" dedi Hyunjin yerinde zıplayarak.

"İlaçlar kalbine işlesede, yüreğine işlememiş Hyun" dedi Seungmin gülerek. "Seungmin doğru söylüyor" dedi onu süzerek Jeongin. "Devamı?" dedi Changbin heyecanla. "Ona ilaç getireceğimi söyledim ve dedimki içmek zorunda değilsin, her halde San'ın sana verdiği ilacı içmissin" dedi Hyunjin heyecanla.

"O bana dediki içmedim, çıldırıyorum  bebeğim bana inanıyor" dedi bağırarak Hyunjin. "Cidden inanamıyorum" dedi Chan şaşkınlıkla. "Çillerinden öptüğümde öyle bir kızardı ki, anlatamam, sonra benden yine foto istedi, ne zaman geleceğimi sordu, böyle böyle konuştuk, gerçekten bana inanıyor" dedi Hyunjin içindeki dolan taşan sevinçle.

Bir anda Jeongin'in telefonu çalınca, tüm bakışlar onu bulmuştu. "Wooyoung arıyor" dedi Jeongin endişeyle. "Hoparlöre köy" dedi Hyunjin heyecanla. Jeongin kırmızı saçlı gencin dediğine uyarak telefonu açıp, hoparlöre koydu. "Efendim Wooyoung" dedi Jeongin endişeyle.

"San önümüzdeki 1 hafta içinde, yalnız evde çalışacakmış, size bildirmem gerektiğini düşündüm" dedi Wooyoung sakin bir şekilde. "Sikeyim" dedi Hyunjin sinirle. "Ama siz isterseniz mektup yazın ben onu Felix'e teslim ederim" dedi Wooyoung sakinliğini koruyarak.

"Hay aklında bin yaşa, ben sana akşam mektubu veririm, fakat Felix okuduktan sonra yok etmen lazım, ayrıca San'dan onu korumaya çalış Wooyoung, bebeğime dokunmasına izin verme" dedi Hyunjin endişeyle.
"Merak etmeyin efendim o iş bende" dedi Wooyoung kendinden emin bir şekilde.

______________________________________

Siyah saçlı genç odasının etrafında pervane gibi dönüp duruyordu. Ama dikkat çekmemek içinde elinde bir kitap vardı. Dakikalarca, saatlerce, düşündü durdu. Ellerini çillerinin üstünde dakikalarca gezdirdi. Her defasında da kalbinin deli gibi ısındığını hissediyordu. Ayrıca çok yorgun hissediyordu. Hemen yatağına girip, çok düşünmeden uyumaya başladı.

Sabah gözünü güzel bir sabaha açtı siyah saçlı genç. Dün öyle huzurlu uyumuştuki. Tüm yorgunluğunun üstünden geçip, gittiğini hissediyordu.   Hızlıca banyoya girip, yüzünü yıkamıştı. Dünkü olay aklına gelince, ellerini yine çillerinin üstüne koymuştu. Gerçekten kalbi ısınıyordu.

Odasına geri dönüp, bir şeyler karalamak için, çalışma masasına oturmuştu. Aniden kapısı açılınca, umut dolu gözlerle kapıya baktı genç.
Fakat beklediği adam yerine yeni koruması gelmişti. "Bunu Hyunjin bey verdi, birde ne emriniz olursa bana söylersiniz, yarım saatiniz var Felix bey, kameraları şu an kapattım, bir azdan açmağa mecburum" dedi Wooyoung açıklayıcı bir şekilde.

Felix anında başını sallamış ve mektebu alıp okumaya başlamıştı...
______________________________________

Benim güzel bebeğim, San denen herif 1 hafta devamlı evde olucakmış o yüzden seni göremeyeceğim miniğim. Bu durum senin için bir şey ifade etmeye bilir ama, benim için 1 yıl demek, hemde seni yeni bulmuşken. Sana mektup da yollayamayacağım, ah bu durum oldukça kötü. Wooyoung bizim adamımız Felix. Onu seni San'dan korumak ve sana ulaşmak için tutduk. O çok iyi birisi gerçekten. Hem San'ın oldukça dikkatinu çekiyor sana söyleyeyim. Belki beni 1 haftada unutursun ama, lütfen bana inanmaya devam et ve Wooyoung her gün devamlı olarak, San'ın sana verdiği ilaçlar ile benim sana vereceğim ilaçların yerini değiştirecek miniğim, içmek sana kalmış tabi. Kutusunu değiştirip, sana getirecek. Yani kameraya yakalanmamak için böyle bir yola el attık. Seni çok seviyorum miniğim, 1 haftanın geçmesi için tanrıya dua edicem, görüşürüz....

                                  Hyunjin....

______________________________________

Felix okuduğu mektup ile ne hissettiğini kestiremedi. Ama oldukça modu düşmüştü. 1 hafta çok uzun değilmiydi? Peki Hyunjin 1 hafta sonra gelecekmiydi? Bu düşüncelerden sıyırıp, Wooyoung'a umutla bakıp, konuşmaya başladı.
"Peki ben mektup yazarsam, Hyunjin'e verirmisin?" dedi gözleri parlayarak siyah saçlı genç....

____________

Yeni bölüm 😻✨🥟🤙🏻

Together again in another time / HyunlixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin