Together again in another time / Hyunlix

11

Yazardan:
Jeongin yatakta yatan bedene gözyaşları içinde baktı. O gerçektende pişmandı. Nasıl bir cavara dönüştüğünü kendisi bile bilmiyordu. Hızlıca yatakta yatan bedenin alnına öpücük kondurup, odadan ayrıldı. Daha fazla dayanamazdı onu o halde görmek canını fazlasıyla acıtıyordu.

Aşağıya indiğinde, nefret ettiği yüzü görünce, sinirle konuşmaya başladı. "Neden buradasın?" dedi Jeongin sinirle. "Jeongin" dedi Seungmin sakin bir şekilde. "Ne var, ne kendinde gördün işte" dedi Jeongin sinirle. "Evet Jeongin herşeyin farkındayım, ama şunu unutma, Hyunjin onu bize emanet etti, ona kötü davranamayız, her ne kadar suçlu olsada, arkadaşımızın üzülmeyini istemeyiz ve ona söz verdik" dedi Seungmin, Jeongini sakinleştirmeye çalışarak

"Canım yanıyor, benim yüzümden vuruldu" dedi Jeongin gözyaşlarına içinde. "Jeongin lütfen sakinleş" dedi Seungmin hüzünle. "Ya nasıl sakin olayım" dedi Jeongin bağırarak. "Ben'mi yapmak istedim bu iğrenç planı, San herşeyi öğrendiği için, beni tehtid etti, yazmazsan Hyunjin'e zarar vereceğini söyledi, başta inanmadım ama, babası hakkında söyledikleri şeylerden sonra gerçekten korktum.

"Ben istermiyim aşık olduğum adama zarar vermek, kalbim acıyor beni, senide anlıyorum ama, lütfen beni suçlama, onu görmek istiyordum lütfen Jeongin, onu çok seviyorum" dedi çilli hıçkırıklarının arasında. "O San'ı bir daha sikmeye gidiyorum" dedi Chan sinirle ayağa kalkarak. "Chan" dedi Changbin sinirle.

"Kesin artık sesinizi, şu an arkadaşımız içeride hayata tutunmaya çalışıyor, sizin yaptığınız şeye bak, Jeongin durumu nasıl?" dedi Minho endişeyle. "Allah benim belamı versin, kurşun tam kalbinin üzerine gelmiş, doktorlar çıkartdılar fakat, kalbi oldukça hasar görmüş, durumu çok kritik, o ölürse ben yaşayamam" dedi Jeongin ağlayarak.

"Jeongin hadi gel benimle, Jisung sende Felix'i, Hyunjin'in odasına götür, sizde daha sonra girin lütfen, kavga çıkarmayın, Changbin, Chan'a göz kulak ol" dedi Seungmin, Jeongin'in elinden tutarak.

Çilli genç, kırmızı saçlının odasına girdiği zaman kalbinin sıkıştığını izledi. Zaten beyaz olan teni, adeta ceset rengine bürüşmüştü. "Benim güzel sevgilim" dedi çilli, kırmızı saçlının yanağını okşayarak. Daha sonra gözyaşlarını yanağından birer birer süzüldü çillinin. "Sen yaşamazsan, benden yaşayamam" dedi çilli genç ağlayarak.

Daha sonra sevgilisinin yüzüne yaklaşıp, nefesini verdi çilli genç. Sevgilisinin, mor kurumuş dudaklarına, kendi dudaklarını bastırdı. Yüzünün her zerresini öptükten sonra, elini tutup, başını sevgilisinin eline yasladı çilli. Dakikalarca öyle kaldılar, taki çilli uykuya dalana kadar.

_____________

Kendimi bu aralar kötü hissettiğim için böyle kısa yazıyorum. Umarım beğenirsiniz. Bir sonraki bölümde görmek üzere ✨🥟