9-Bay bilmiş

181 30 19
                                    

Yazardan.

Sonunda restoranın olduğu yere varan lee ve hwang ailesi arabalarından indi ve içeri girmek için ilerledi.

Restorantın büyükçe bir verandası vardı, hep birlikte rezervasyon yaptırdıkları masaya yerleştiler. Sırayla herkes siparişini verdi, ebeveynler sohbet ederken felix, hyunjin ve olivia etrafı dolaşmak için masadan ayrıldı.

Büyük bahçeden ayrılarak deniz iskelesine çıktılar.

"Hyunjin dikkatli yürü, sakın bir şapşallık yapma. Suya düşmek istemiyorum."

"Aman be, ne yaptım ki?"

"Yaptın demiyorum, yapma diyorum. Dikkatli ol diyorum."

"Tamaaam."

Hava kararmıştı ve etrafta ağaçlarda asılı olan led ışıklardan başka ışık kaynağı yoktu.

İskele tahta olduğu için hafif yosun tutmuş kısımları bulunuyordu. Hyunjin'in ayağı kaymıştı ve Felix'e tutunmasa suya düşmüştü bile.

"Ahhh hyunjin!"

"Off.. ayağım kaydı ben bişey yapmadım."

"Yerlerde yosun varmış. Hyunjin sen gel benim elimi tut."

"Olurr."

"E ben abi?"

Hyunjin hemen lafa atladı,

"Sen düşmedin ki."

"Ama düşebilirim?"

"Düşme o zaman."

Olivia Hyunjin'e dil çıkarttı ve iskelenin sonuna yakın bir yere oturdu.

"Hadi gelin oturun."

İkili küçük kızın peşinden giderek oturdu.

"Bu göl çok güzelmiş. Keşke sabah gelseydik, daha güzel olurdu. Dimi abi?"

"Yoo bence akşam daha güzeldir. Dimi Hyunjin?"

"Kesinlikle."

"Gıcıklar. Konuşmuyorum daha sizinle."

İki oğlan birbirine bakarak güldü.

"Hadi gelin şu köprüye çıkalım."

"Olmaz hyunjin, ya tehlikeli ise?"

"Bir şey olmaz sağlam görünüyor."

"Evet abi gidelim hadi!"

Felix sıkıntı ile nefesini dışarı verdi. Bu ikili çok ısrarcıydı..

"Pekala."

Birlikte deniz iskelesinden indiler ve biraz ötede bulunan, göletin karşısına geçmeye yarayan köprüye ilerlediler. Hyunjin tam adımını atacakken;

"Hyunjin bu eski bir köprüye benziyor çıkma."

"Hayır ya eski olsa çoktan yıkılmış olurdu."

"Hey! O köprüden uzaklaşın."

Üç çocuk aynı anda arkasını döndü ve seslenen kişiye baktı. Üçlüden büyük olduğu anlaşılan bir çocuk onlara doğru geliyordu. Hyunjin biraz kokmuştu ve Felix'in elini tutuyordu. Felix Hyunjin'e güven vermek istercesine çatık kaşları ile bakıyordu. Olivia ise.. o çoktan kaçmıştı..

"Köprü güvenli değil, çıkmayın sakın."

Hyunjin ve felix bir şey diyemedi ve boş boş bakmaya devam ettiler.

"Hey, beni duyuyor musunuz?"

"Evet." Felix kısa bir cevap vermişti.

"Pekâlâ gelin ışığın net olduğu bir yere gidelim."

Seaside town / HyunlixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin