20- Sarılma borcu

153 16 41
                                    

Yazarın anlatımından.

Sabahın erken saatlerinde odanın camından içeri giren güneş ışıkları yatağının ters kısmında uyuya kalmış olan Yongbok'un gözlerine yansıyordu.

Bundan rahatsız olup diğer tarafa dönmeye çalışmıştı, fakat başarısız olmuştu. Çünkü kolunun üzerinde bir ağırlık hissediyordu. Gözlerini açmaya çalışarak ne olduğuna baktı.

Bir ayak..

Kaşlarını çattı ve kafasını biraz daha kaldırıp bakındı. Bu Hyunjin'in ayağıydı.. yatak başlığının olduğu tarafta o yatıyordu. Tam tersi ayak kısmında ise Felix.

Yüzünü buruşturarak Hyunjin'in ayağını itti ve yatakta doğruldu. Esnedi ve bir kaç dakika boş boş etrafa baktı. Nasıl bu hale geldiklerini düşünüyordu.

Dün gece Hyunjin gelmişti ve birlikte Matematik çalışmışlardı, ödevlerini yapmışlardı. Bitirdiklerinde Hyunjin tuvalete gitmişti. Kendisi de yorgunluktan yatağına uzanmıştı. Bir kaç dakika sonra Hyunjin gelip üzerine atlamıştı ve Felix'i gıdıklamaya başlamıştı. Biraz oynayıp Felix'in yatağında uzanmışlardı.

Sanırım o sırada uyuya kaldık diye düşündü Felix. Eliyle hala horul horul uyuyan arkadaşını dürttü.

"Hyun, kalk."

Tık yoktu tabii ki. Kış uykusuna yatan ayılar gibi uyuyordu ve kolay kolay uyanmazdı, biliyordu. O an aklına bir anı geldi.

Hyunjin ilk defa Felixlerde kaldığı zaman sabah Felix Hyunjin'i uyandıramamıştı ve öldüğünü düşünmüştü. Korkudan ağlamaya başlamış ve annesine koşmuştu. O günden sonra arkadaşını hiç nazik bir şekilde uyandırmaya çalışmamıştı.

Şimdi ise yataktan kalktı ve banyoda işlerini halletmeye gitti. Geri döndüğünde ise Hyunjin hala uyuyordu. Yanına giderek sarstı onu bir-iki kere.

"Kalk artık Hyunjin. Okula geç kalıcaz."

Sonunda uyanan çocuk gözlerini ovuşturdu ve esnedi.

"Günaydın prens Hyunjin hazretleri."

Hafif tebessüm etti ve arkadaşının elini tuttu.

"Günaydın lix. Çok mu özledin beni? Sabahın köründe gelmişsin."

"Ne özlemesi? Ne gelmesi? Benim yatağımda uyuyorsun şuan."

"Hı?"

"Evet dün eve gitmemişsin aptal."

Hyunjin gözlerini kocaman açtı ve hemen yatakta doğruldu.

"Ne demek gitmedim? Annem? Babam? Onların geldiğimden haberi yoktu. Kim bilir ne kadar endişelenmişlerdir."

"Sakin ol. Anneme sordum. Fark etmişler yokluğunu ve buraya gelebileceğini tahmin etmişler. İlk defa yapmıyorsun ya bu kaçma işini alıştılar artık."

"Offf."

"Dün gece biz uyuya kalınca annem konuşmuş onlarla, kalsın burada demiş. Onlar da kabul etmiş."

"Kızacaklar bana."

"Sanmıyorum, alıştılar artık."

"Felix eve benimle gelmen lazım lütfen. Sana kızamaz annem."

"Bilemedim şimdi."

"Ahh lixie~~ lütfen~"

Hyunjin, Felix'in ellerini tutmuş sevimli bir şekilde yalvarıyordu..

"İyi tamam gelirim. Kalk hadi sende elini yüzünü yıka. Geç kalmayalım."

"Kalktım kalktım!!"

Hyunjin hızla banyoya koştu ve işlerini halletti. Bu sırada Felix odayı toparlamıştı.

Seaside town / HyunlixHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin