Duştan çıktıktan sonra telefona baktığımda kızlardan ve Yiğitten gelen mesajları okuyordum.Herkes hazırlanmıştı.Millet kaçta buluşalım diye tartışıyordu,ben daha duştan yeni çıkmıştım.Apar topar giyinerek bi yandan hoparlörden Mirayla konuşuyor,diğer yandan da Yiğit'e cevap yazıyordum.15 dk sonra Yiğitlerin sitesinde buluşacaktık.
Mirayla Ceren beni evden aldılar ve Kumsal Sitesi'ne doğru yürümeye başladık.Mert,Sergen ve Yiğit çardağa oturmuş iskambil oynuyorlardı.Artık bütün buluşmalarımızı onların sitesinde yapmaya başlamıştık.Hem bu site sessiz sakindi,hem de ailelerimiz bizi bu çocuklarla görmediği için açıklama yapmak zorunda kalmıyorduk.İşin güzeli de bu sitede dışarıda genellikle sadece biz oluyorduk ve bu olabildiğince bize rahatlık sağlıyordu.
İçtiği sodanın son damlasını da bitiren Sergen boş soda şişesini göstererek "Hadi doğruluk mu cesaretlik mi oynayalım"dedi.
Bu oyunun lafı geçtiği anda oldum olası heyecanlanmışımdır çünkü her seferinde illa ki birini utandıracak bişeyler çıkar.Bir yandan doğruluk sorularında Mert hakkında daha fazla şey öğrenebileceğim için sevinmiş,öbür yandan da kendimi herhangi bir tehlikeli ceza karşısında olabileceğimi düşünerek tedirginleşmiştim.Ama herkes oynamayı kabul edince düşünmeye bile fırsat kalmadan masaya oturduk ve oyuna başladık.İlk elde şişeyi Sergen çevirdi.Yiğit Ceren'e soracaktı.Doğruluk diyen Ceren'e gelen soru hepimizi etkiliyordu.Pis pis sırıtan Yiğit Ceren'e "Lezbiyen olsan Asyayla mı yapardın Mirayla mı"diye sormuştu.
Soruyu duyduğumuzda Mirayla ikimizin suratını hatırlamak bile istemiyorum.Gerçekten rezillikti.Ceren'in kulağına "Beni daha küçük yaştan beri tanıyosun ben olamam,o yüzden Miray'ı seç"diye fısıldadım ve Ceren'de dediğimi yaptı.Miray garibim çok utanmıştı ama oyunun olayı genelde böyleydi.
Soruyu cevaplayan Ceren şişeyi çevirdi ve Yiğit bu sefer Mert'e soracak şeklinde şişe durdu.Doğruluk diyen Mert'e gelen soruda sanki önceden düşünülmüş gibi anında soruldu;"Hiç prezervetif kullandın mı?"
O anda kızlarla birbirimizin gözünün içine bakarken Mert hiç istifini bozmadan "Evet" dedi.
Tabi ki o anda yıkılmıştım.Tamam erkeklerin çoğu böyleydi ama yine de on beş yaşındaki Mert'in bi kızla ilişkiye girmiş olduğunu öğrenmemiz insanı üzüyordu.
Oyuna devam ettik.
Bu sefer şişe soru ucunun Sergen'de,cevap ucunun da ben de olacağı şekilde durdu.Cesaretlilik demek istiyordum ama Sergen o kadar sinsi bakıyordu ki cesaretlik de elinden çok çekerim korkusuyla doğruluk dedim.
Demez olaydım...
Sergen göğüs gererek sorusunu sormaya başladı;-Şimdi bir adaya düştün.Elinde 17 tane prezervatif var.Bu 17 prezervatifi üçümüze paylaştır.Birimize fazladan düşecek,bu kişi kim ?
Soruyu anlamak için 2-3 kere daha tekrarlattım.Bu soru gerçekten adiceydi.Kısaca aralarında en çok hangisiyle yapmak istediğimi sormuştu ama bunu açıkça belirtmek yerine süslü laflarla dolandırmıştı.
Ne diyeceğimi bilemedim.Ağzımdan çıkacak her kelime yüzümün kızarmasına sebep olacaktı o yüzden bu sorunun altından nasıl kalkacağım konusunda en ufak bir fikrim yoktu.O sırada karşıdaki evin balkonundan bir adam çıkıp Yiğit'i yanına çağırdı.Apar topar kalkan Yiğit'in gitmesini fırsat bilerek nasıl olsa o duymayacak düşüncesiyle biraz olsun rahat olup Sergen'in sorusunun cevabına "Tamam o zaman,Yiğit yok Yiğit diyorum mecbur"dedim.
Bunu derken eğer Yiğit karşımda olsaydı gerçekten rezil olurdum ama neyse ki balkonda ki adam tam zamanında imdadıma yetişmişti.
Bu eli de bitirdikten sonra şişeyi çevirdim.
Oyun tam gaz devam ediyordu.O sıra da Yiğit'de aramıza döndü.Tam yerine oturduğu anda şişe durdu.Bu sefer Mert Yiğit'e soracaktı.
Hepimiz merakla Mert'in sorusunu bekliyorduk.Onun sorusunun ise Sergeninkinin yanında hiçbir farkı yoktu;-Şimdi yanında üç tane kız var Yiğit.Bu kızlar Asya,Miray ve Ceren.Bunlardan birini ateşe atacaksın,birini suya atacaksın,birininde yatağa atacaksın.Eşleştirmeni yap.
Tabi ki Mertten gelen bu soru sonucunda başta Yiğit olmak üzere hepimizin gözü fal taşı gibi açıldı.Bu soru daha yaratıcıydı çünkü ateşe atacağı kişi en sevmediği insan,yatağa atacağı kişi de ilişkiye girmek istediği insan olacaktı ve böylelikle bi soru içerisinde Yiğit birden fazla itiraf vermiş olacaktı.
Gerçekten acımasızca bir oyundu.Yiğit dakikalar boyunca düşünüp vereceği cevapları ağzında gevelerken aynı zamanda bizi oyalıyordu.
Uzun bir süre Yiğit'in cevabını beklerken birden yağmur başladı.
Oyuna o kadar dalmıştık ki karanlıkta havanın bir anda nasıl bu kadar bozduğunu bile fark edememiştik.Ağustos ayında yağmur Yalova'da genelde yağmazdı.Hele bu şekilde aniden hiç yağmazdı.
Hava şartları sanki Yiğit'in imdadına yetişmişti.Tam o cevap vermeye hazırlanırken böyle bir yağmurun başlaması büyük bir tesadüftü.Gerçekten ucuz yırtmıştı.Tepesinden damlalar akıtan çardaktan apar topar çıkıp nereye gittiğimizi bilmeden rastgele koşmaya başladık.Kollarımızı iki yana açıp arkamıza bile bakmadan uçuyomuş misali koşuyorduk ve bu an gerçekten filmlerdeki gibi bir andı.2 dakika içinde sırılsıklam olmuştuk ve orda o şekilde yağmur altında koşarken ciddi anlamda fazlasıyla eğlenmiştik.
ARKADAŞLAR BÖLÜM BİRAZ KISA OLDU YİNE KUSURA BAKMAYIN ŞİŞE ÇEVİRMECE BAŞLIĞI ALTINDA OLUNCA SADECE OYUN ANLARINI YAZAYIM DEDİM UMARIM HİKAYEYİ SEVEREK OKUYORSUNUZDUR.GÖRÜŞLERİNİZE,ÖVGÜ VE ELEŞTİRİLERİNİZE KISACA HER TÜRLÜ ANLAMDA TEPKİLERİNİZE ÇOK İHTİYACIM VAR.O YÜZDEN LÜTFEN YORUM YAZIN.YENİ BÖLÜM SİZİN İSTEĞİNİZE GÖRE EN KISA SÜREDE GELECEK ŞİMDİDEN ÇOK TEŞEKKÜRLER İYİ OKUMALAR ❤️

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bir Yaz Masalı
Rastgele10 senedir arkadaş olan 4 kız bir gün yazlıklarında olağanüstü yakışıklılıkta bir çocuğu keşfederler ama çocukla bir türlü tanışamazlar.Bütün olumsuzluklara rağmen bir gün dilekleri gerçek olur ve kızlar o gün itibariyle hayatları boyunca unutamayac...