Mihrimah'ın Anlatımından 🌼
Doktora bakıyordum. Ve meraktan çatlamak üzereydim, tabii bı yandan da tabii sinirden.
Doktor: Artık çıkabilirsin bir haftaya gerek kalmadı.
Mihrimah: Oh çok şükür
Barçın: Derya izin verirsen hazırlanacağız ve çıkacağız.
Bana küçümser gibi bir bakış atıp çıktı odadan.
Mihrimah: Bu kim Barçın ve sana neden bu kadar samimi davranıyor.
Barçın yandan yine o mest olduğum gülüşünü yüzüne takınıp konuştu.
Barçın: Liseden bi arkadaş kızıl perim. Hem sen beni kıskandın mıı?
Mihrimah: Ne kıskancam ben yaaa. Ayrıca lise arkadaşın diye böyle davranabileceğini mi sanıyor ya?
Bı hışımla odadan çıkacaktım ki Barçın beni çekip öpmeye başladı. Neye uğradığımı şaşırmıştım ki kapı açıldı.
Derya: Daha hazırlanmadın mı ca-
Lafı yarıda kalmış ve sonlara doğru sesi git gide alçalmıştı. Barçın bı anda dudaklarını dudaklarımdan çekip bağırdı. Ben bile korkmuştum.
Barçın: Bitmedi Derya, sanane hem ya tamam geçmiş olsun dedin yeter ayıp denen bişey var!!
Kız neye uğradığını şaşırmıştı ve kapıyı çarpıp çıktı. İçimden o anın zaferi ile dans etmek geliyordu ama ben gülemiyordum bile.
Barçın: Tutma kendini tutma gül hadi.
Mihrimah: Ne gülmesi yaa o nerden çıktı?
Alttan alttan gülüyordum tabii ki.
Hastaneden çıkıp arabaya bindik. Eve gitmek için yola koyulmuştuk.
Meryem: Oyyy benim oğlum sonunda geldin evineee
O kadar sıkı sarılmıştı ki Barçın'ın ağzından küçük bı inilti çıkmıştı.
Meryem: Ayyy oğlum kusura bakma çok korktuk
Barçın: Sorun yok annem
Meryem: Sende hoşgeldin kızım
Mihrimah: Hoşbulduk Meryem annnecim
İçeri geçtiğimizde herkes buradaydı. Biz gelince herkes ayaklandı ve masaya gecip yemek yemeye başladık. Barçın'ın babası söze girdi.
Cemil: Eveet çocuklar, sizinle birşey konuşacağız.
Barçın: Ne oluyor baba.
Murat: Oğlum biz düşündük ki böyle ayrı gayrı olmaz sen iyileşince düğünü erkene çekelim ne dersiniz
İkimizde ne diyeceğimizi bilmiyorduk. Ben tabii ki isterdim evlenmeyi ama Barçın ne diyecekti ki.
Barçın: İyi düşünmüşsünüz baba bende bunu önce Mihrimahla konuşup sonra sizinle konuşacaktım.
Herkes yemeğini yemişti. Barçın odasına dinlenmeye çıkmıştı. Bende yanına gittim. Sohbet ederken aşağıdan annem seslendi.
Merve: Mihrimahh hadi kızım kalkıyoruz
İçimde bir hüzün vardı. Onu bırakmak istemiyordum. Barçın anlamış olacak ki bana doğru dönüp yüzümü avuçlarının içine aldı.
Barçın: Üzülme benim kızıl perim ben çok iyiyimmmmm.