Serdar Ortaç-Poşet
Kaşlarım çatıldı, ziyech ise hala bana bakıp gülümsüyordu.
"Ziyech?" Üzerimi süzmüş ve kollarımdan tutmuştu.
"Bence sorgulama zamanı değil, hadi yemeğimizi yiyelim." Cevabımı ağzıma tıkayarak beni masaya sürükledi.
Özenle sandalyemi geriye çekerek oturmamı sağladı ve bana gülümseyerek karşıma oturdu.
Sağ eli ile yüksek bir şıklatma sesi çıkardığında, mutfak tarafından garson elinde şarap ile geldi.
"Ziyech, Angeli-" Diyecektim ki, susmam için işaret yaptığında durdum. Bu sefer bir garson elinde iki yemek tabağı ile geldi.
"Tadımızı bozmayalım bence." Diyip göz kırptı, bu adam cidden insanı çıldırtıdı.
"Hem seni, bu güzel ve iddialı elbisenin içinde görmeyi hak etmiyordu." Bıçağı ile kestiği eti ağzına attığında, beni süzdü ve gözleri boynumda durduğunda sırıttı. Bir şey daha dersem yine lafımı bölecekti eminim.
Kuralları onun gibi uymaya karar verdim, önümde olan şarap kadehini elime alıp muzip bir bakışla ona baktım.
"Ben karşımda senin aksine, Angelinoyu görmekten hoşlanırdım." Şarap kadehinde olan yumuşak bakışları, benim sözlerimin ardından sert bir hale büründü.
Bakışları üzerimde gezince gömleğinin yakasını çekiştirdi."Öyle mi?" Bu sert halleri cidden hoşuma gidiyordu, devam ettirmek istedim.
"Öyle, zaten buraya angelino için gel-" Sözlerim onun sertçe ayağa kalktığından, yüksek ses ile düşen sandalyesi yüzünden son buldu. İrkildim ve gözlerim korkakça ona baktı.
Tam bir şey diyecekti ki, gözleri bakışlarımda olan korkaklığı görünce sustu. Arkasını dönüp öylece gitti...
Bana ise, sadece arkasından bakmak kaldı.
Sabah
"Cidden çocuğun yanında, angelinoyu istediğini mi söyledin?" Dosyaları arşiv odasına doğru götürürken, aysuda arkamdan benim duyacağım şekilde fısıldıyordu.
"Evet ama sert bakması hoşuma gidiyordu." Aysu sinirle solup,
"Hay senin sertine" Dediğinde dudaklarımı büzdüm.
Arşiv odasının kapısını açtığımda önden ben, arkadan o girdi. Dosyaları koyup geri çıktık.
"Ha bu arada angelino neredeymiş?" Aysu yeni aklına gelmiş gibi konuşuntuğunda jeton daha yeni aklıma düşümüştü, Şaşkınlıkla durdum.
"Dün ona mesajda atamadım, en iyisi şimdi atayım." Pantolonumun arka cebinden telefonumu çıkarttım.
Siz:
Angelino,
Dün neredeydin? Bana yazmadın bile.Angelino:
Çok çok hastaydım...
Sana yazamadım, bunu en yakın zamanda telafi edeceğim.Siz:
Geçmiş olsun
Fakat sadece senin yerine ziyech ile karşılaşınca şaşırdım.
(Görüldü✔️✔️)"Görüldü mü?" Yanımda olan Aysu telefona bakınca kahkaha attı.
"Birde bahane olarak hasta olmayı uydurmuş, insan bir haber verirdi en azından... Engelle kızım bunu." Aysu Koluma girip, annem gibi konuşunca gözlerimi kıstım.
"Gözlerini kısma! ama bak cidden onlarla olmanı istemiyorum. İkisinin bir rekabet içinde seninle olması şaşırtıcı. Ziyech şuan seninle konuşmuyor. Neden? bir düşün."
Gözlerimi bir noktaya sabitleyip düşünmeye çalışırken anlamayıp başımı olumsuz anlamda salladım.
"Akıllım çünkü sen onun ayağına gideceksin sonra seni ağına düşürecek."
Kahkaha attım."Çok film izliyorsun, azaltman gerek. Kim niye benim üzerimden iddiaya girsin?" Aysu bana sinirli bakış atıp bir şey diyecekken, mesaj düştü telefonuma.
"Aç bak, merak ettim." Aysu telefonumu işaret edince hemen telefonumu açtım.
Bilinmeyen Numara:
*Ses kaydı*Kaşlarımı çatıp aysuya doğru baktım,
"Aç aç, neymiş bakalım." Ses kaydını açtığımda yüksek bir şarkı sesi geldi.
Ziyech ve angelino ile tanıştığım gece gittiğimiz mekandı, emindim...Ve ziyech ile angelino konuşmaya başladı.
"Evet bayılırım en çokta sen bilirsin, Sen fas'tayken benim kollarımda olan, sevgilinde bilir."
"Evet bilirim, o da bilir,"
"Ama biliyor musun? bu kızı elde edemeyeceksin.""Öyle mi dersin? Peki o zaman, iddaya ne dersin Hakim?"
"İddia? hay hay derim, angelinoo."
Aysuya döndü bakışlarım. Ona bakıp uzun süre konuşamadım
Tekrar bir bildirim düştü,Bilinmeyen Numara:
Nasıl?
Hoşuna gitti mi?
Önceden dediklerime inanmalıydın.
O güzel yüzünü lütfen Öyle yapma
Üzülüyorum...*******************
Hay hay nasılsınız?
Sınır, 15 oy
ŞİMDİ OKUDUĞUN
gazeteci, hakim ziyech
ФанфикEtrafı çekerken, belimden tutulup ziyeche çekilmem ile neye uğradığımı şaşırmıştım. Arkamdan kopan büyük bir ses ile garsonun bardakları düşürdüğünü gördüm. Gözlerim refleks ile kapandı. Herkes bize bakıyordu kameramanların gözü bize ilişince, ziyec...