Çok Çirkinim Artık

107 12 99
                                    

☆

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

İnsan neyi görmediyse onu daha çok istermiş bu hayatta. İstediği şey uğruna bir gün ölmesi gerekse bile hiç düşünmeden bunu yaparmış çünkü yaşanma ihtimali olan şeyler yaşanmadığında insanın canı daha çok yanarmış. Bir insan ailesinde göremediği sevgiyi başka birinsinde ufacık görse bile ona delicesine bağlanırmış.

Şimdi Hyunjin'in içinde bu durum da böyleydi ablasında görmüştü o ilk sevgiyi ve şimdi karşısında sinsi bir sırıtışla kendisini izleyen kadının ona ne büyük zararlar vereceğini göremeyecek kadar sevgiye açtı onun çocuk ruhu ama hikayemizin başında da dediğimiz gibi Minho, Hyunjin için canını vermesi gerekirse düşünmeden verirdi canını ve onun için can yakması gerekirse korkmadan karşısındaki kişinin canını yakardı ve karşısındaki kişi kardeşi dahi olsa yapardı bunu.

Yemek faslından sonra Kraliçenin ricası üzerine Minho'nun küçük kardeşleri, Kraliçe ve Hyunjin birlikte çaylarını yudumluyordu. Minho, Kral ve Minho'nun abisi ise Kralın odasında Minho yokken ülkede ve imparatorlukta olan gelişmeler hakkında konuşuyorlardı ama Minho'nun aklında sadece Hyunjin vardı. Hyunjin sanki onun aklını ele geçirmiş gibi sadece onu düşünüyordu ondan başka bir şey düşünemiyordu şu an. Abisinin kolunu dürtmesiyle boş bakışlarla abisine baktı "Babam sana sesleniyor Minho." Minho hızla kafasını iki yana salladı kendisine gelebilmek için ardından Krala baktı "Üzgünüm efendim ben..." Minho'nun cümlesini Kral tamamladı "Hyunjin'i düşünüyorsun değil mi?" Minho yakalanmış olmanın gerginliğiyle kafasını aşağı yukarı salladı.

Kral gülerek kafasını iki yana salladı kimseye yenilmeyen oğlu ilk defa birine yenilmişti hem de savaşa dahi girmeden. "Minho sorun çok büyük biliyorsun değil mi? Kraliçeyle buraya hasar almadan gelmemiz büyük bir şans o adamın ne kadar zalim olduğunu sende biliyorsun." Minho kaşlarını çattı "O adamın ne kadar zalim olduğunu duydum evet ama şu an benden ne istediğinizi anlayamadım Kralım." Kral derin bir nefes aldı "Hyunjin'le ruh eşi olduğunuz kesin değil biliyorsun değil mi? O iz mi ne her ne haltsa ortaya çıkmadı belki de o senin ruh eşin değildir." Minho sinirle konuşacağı zaman aklına gelen sözlerle susmak zorunda kaldı 'Prens Minho sakın izler kendini herkese gösterene kadar kimseye izlerden bahsetmeyin yoksa bu ikinizinde felaketi olur efendim' Minho sertçe yutkunup sustu. Kral susan oğluyla dudaklarını dişleyip konuşmaya devam etti Hyunjin Minho'nun ruh eşi değildi bundan iyice emin olmuştu eğer öyle bir şey olsaydı Minho çoktan itiraz ederdi belli ki gençlik heyecanıydı sadece.

Minho artık yorulduğunu hissediyordu bir an önce odasına gitmek istiyordu belki odasına gitmeden önce Hyunjin'in yanına uğrar ondan bir öpücük çalardı belki de Hyunjin ona bir öpücük armağan ederdi. Minho'nun düşüncelerini acı dolu inlemesi kesti. Kral da prens de şaşkın bakışlarla Minho'ya bakıyordu ne olmuştu birden bire? Minho sanki birisi kalbini sıkıyormuş gibi iki büklüm olmuştu nefesleri boğazında kalıyordu sanki. Prens Lee kardeşinin önünde eğildi "Minho neler oluyor iyi misin?" Minho ağzını açıp bir şeyler söyleyeceği sırada hızla çalınan kapıyla susmak zorunda kaldı.

You Should See Me In A Crown||HyunhoHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin