Taksicilerle imtihan

617 30 32
                                    

14.BÖLÜM

                           

Kazım, kolundan düşen çantayı yedinci kez düzeltti. “Şimdi ki  çantalar da bir ucuz” diyerek Cenk’e yakınmaya devam etti. 

Cenk, gözlerini devirdi. “Eskiden  çanta mı takıyordun ? .”

“Bu cahilliğini görmezden geliyorum turunçgilim. Erkekler de şimdilerde çanta takıyor.”

Cenk, mağazadan çıkarken Kazım'ın kolundan çekiştirmeyi ihmal etmiyordu. “Bir kadını böyle çekiştiremeyeceğini bilmiyor musun sen?”

Cenk derin bir nefes aldı. “Kazım!” kolunu sıktı. “Eğer kadın kaçarsa  seni döverim.” 

“Olmaz önce abim döver .” Cenk’in elinden kurtularak üstünü düzeltti.

“Parayla değil sırayla.”
İki adamın garip hareketleri dikkat çekiyordu.

Cenk, aniden adımlarını durdurdu. “Kadın gidiyor!” Kazım, etrafa göz gezdirirken bağırmayı ihmal etmedi. “Hani nerede!”

Cenk, kadının arkasından koşarak yetişti. Geride kalan Kazım, Cenk'e yetişerek  koluna girdi. “Beni geride bırakıp başka kadınların arkasından mı koşuyorsun turunçgilim.”

“Bir daha turuçgilim dersen o turunçları götüne sokarım Kazım!” Kazımın gözleri kocaman açıldı aniden durdu.

“Lan!” Cenk Kazım'ın yeniden kolundan tutarak çekiştirmeye çalıştı. “ Kazım! Milletin içinde birden cinsiyet değiştirip durma.“ Kazım adımlarını Cenk'e yetiştirirken daha az anormal görünmeye çalışıyordu.
Kadın gibi yürümeye çalışması hiç kadına benzemese de bunu taktığı söylenemezdi.“Sanki  milletin içinde Kazım diye bağıran ebendi. “

  “Kazım!”

“Tamam be sustum ama ne yapayım turunçgilim, bir portakal gibisin sulu sulu.” Cenk yanında yürüyen adama yandan bir bakış attı. İçindekinin Kazım olduğunu bilmese o bile kadın zannederdi.

“Ben korkmaya başladım şu görev bir bitsin seni doktora götüreceğim. Lan yoksa sen kadın kılığına gireyim derken kadın mı oldun!” Göz devirme sırası Kazımdaydı. “ Bir iki söz ettik diye dediğin şeye bak. Çok ayıp. Sen kadın olmayı kolay mı sandın lan.”

Cenkle, Kazım öndeki kadını uzun bir süre takip ettiler. Kadının iç kıyafet mağazasına girmesiyle adımları durdu.

Bebek arabasıyla içeriye giren kadının arkasından bakakaldılar.

“Girdik girdik, yoksa beni sittin sene bu mağazaya sokamazsın.”Kazım, yanındaki adamın duyabileceği bir şekilde fısıldadı.

Cenk, gözlerini devirerek Kazım'ı içeriye itti
“Kadınsın lan sen, senin girmen lazım.”

Kazımın gözleri kocaman açıldı. “Kocamla! “ Cenk'in kolunu çekiştirirken bir yandan gaza getirmeye çalışıyordu. “Dostunu satan etek giysin.” 

Cenk,  zorla sürüklenmenin verdiği bıkkınlıkla yanında ki adama baktı. “Sen giyiyorsun ya zaten!”

Kazım, Cenk'e baktı. Cenk'in baktığı yere bakarak gözlerini devirdi. “Görev icabı kocacığım. Hem benimkinin bacak boyu uzun , eğer sana giydirecek olsaydım mini bir şey giydirirdim.”

Cenk Kazıma kötü bir bakış attı. “Ne diyorsun lan sen!” 

“Acı gerçekler Cenkcim. Gerçekler can yakar.”  Oflayarak önüne baktı Cenk. Tutup evire çevire dövesi vardı .

Dört Yapraklı YoncaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin