Selamünaleykümm
Nasılsınız?
Yeni bölümümüz geldi✨
Keyifli okumalar💫
_____________________________________________Günüm hem çok güzel hem de yoğun geçmişti.Çıkış saati gelince çocukların hazırlanmasına yardımcı oldum.Aileleri yavaş yavaş almaya gelmişlerdi. O sıra telefonuma bir veliden mesaj geldi.
Emre Akar Annesi: Merhaba Hilal Hanım, bugün Emre'yi almaya gelemiyorum,benim yerime kuzenim almaya gelicek. Adı Furkan,muhtemelen kask olur başında ama Emre görünce tanır zaten.Ona teslim edebilirsiniz.İyi çalışmalar.
Onaylayan bir mesaj atıp gönderdim. Aileleri gelen çocukları teslim etmeye başladım. Henüz aileleri gelmeyenler de oyun alanında oyun oynuyorlardı.Berra onların yanında dururken ben de kapıda bekliyordum.
Son iki öğrenci kalırken biri geldi.
"Buyrun?" Dedim.
"Merhaba, kolay gelsin, Hilal öğretmendi değil mi? Ben Elif'in dayısı Oğuz. Onu almaya geldim."
"Evet benim. Annesi haber vermedi ama." Dedim beklentiyle.
"Ablamın misafirleri vardı, unuttu sanırım size haber vermeyi."
"Anladım.Biraz beklerseniz teyit etmem gerekiyor."
"Tabi ki beklerim." Dedi yüzünde memnun bir ifade oluşurken.
Kapıdan biraz uzaklaşıp veliyi aradım. Olayı doğrularken bir dahaki sefere haber vermesini rica edip kapattım telefonu.
Kapıya döndüğümde bahçe kapısında motorlu birini gördüm. Muhtemelen Emre'nin annesinin bahsettiği kişiydi. Motorlara zaafım olduğu için birkaç saniye gözlerimi alamadım motordan.
Kendime gelip önüme döndüğümde Oğuz Bey'in bana baktığını gördüm. Kendimi toparlayıp konuşmaya başladım.
"Elif'i alabilirsiniz. Kusura bakmayın sizi bekletmek durumunda kaldım."
"Hiç önemli değil Hilal Hanım, beklemek bazen sıkıcı ama bazen de gayet zevk verici olabi-"
"İyi çalışmalar."
Az önceki motorlu, kaskından dolayı boğuk sesiyle araya girip Oğuz Bey'i susturmuştu.
Oğuz Bey ona ters bir bakış atarken içten içe beni bu durumdan kurtardığı için sevindim.
"Teşekkür ederim,buyrun?"
"Ben Emre'yi almaya gelmiştim.Adım Furkan.Annesi size haber verdiğini söyledi."
"Evet,haberim var bir saniye bekleticem sizi."
Oğuz Bey'e dönüp devam ettim konuşmaya.
"Elif te hemen geliyor."
"Bekliyorum." Dedi gülümseyerek.
Daha fazla bu ortamda kalmak istemediğim için Berra'nın yanına gidip çocukları aldım ve kapıya geldim.
"Dayııııı!"
"Furkan Abiiii!"
İkisi de elimi bırakıp koşup sarıldılar. Onların bu haline gülümsedim.
Çocukların, insanın ruhuna iyi gelen tarafları vardı. En basitinden bir gülümsemeleri ya da en ufak bir şey için bile heyecanlanmaları, o an gözlerinde yanan ışığı görmek, o kadar iyi geliyor ki bana.
İyi ki diyorum, iyi ki bu hayalimizden vazgeçmemişiz.
Benimle vedalaşıp çıkışa doğru yürümeye başladılar.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ACI KAHVE | Yarı Texting
General FictionBilinmeyen Numara:Acı kahvelerin yine mutlu mutlu bakıyor etrafına. Bilinmeyen Numara:Zaten sen hep mutlu olacak bir şeyler bulursun kendine. Bilinmeyen Numara:Bir gün bana da bakar mısın acaba böyle mutlu mutlu? Bilinmeyen Numara: Belki de aşık? So...