Derenin anlatımıyla.
Yarım saat arayla bizi bir tesise getirmiştiler.Etrafta tanımadığımız insanlar sürekli Nehir'in abisine selam veriyor,bizeyse sadece bakıp geçiyordular.
Doğruyu söylemek gerekirse aşırı rahatsız olmuştum.
Hayatım da o kadar olay varken buna rahatsız olmam aşırı komikti.
"Acıktım."
Arada ki sessizliği bozan yine Alp olmuştu.
"Yemek yeseydin."
Dedi Boz.
"Ben ne bileyim kapıma gelip dayanacağınızı,yatağım da uzanmıştım 10 dakika sonra gidecektim yemek yemeye."
"Eminim ki 10 dakika,10 dakika diyerek bu süreyi kaç saatdir uzatıyordun."
Asel Alp'ın yüzüne bile bakmaya tenezzül etmemişti.Asel'i süzdüm.Saçlarını dağınık bir topuz yapmış,gömlek üzerineyse bir hırka geçirmişti,altına giydiği bol pantalon fiziğini belli etmiyordu,ama Asel'in fiziği benimkinden bile iyiydi.
"Sen burada mıydın ya,biz öldün sandık."
Alp eğlenceli bir tavırla aklınca Asel'i kızdırmaya çalışıyordu ama Asel hiç havasın da değildi.Kız da bir gariplik vardı,hiç değilse bazen gülümserdi ama bu gün asla gülmemişti,sanki bir yerleri yarım kalmış gibiydi.
"Susmayı düşünüyor musunuz?"
Diyerek tersledi bizi Nehir'in abisi.
"1 2 3 tıp!"
Nehir bağırdığın da kenar da insanların olan gözleri hızla bize dönmüştü,sanki açığımızı arıyordular.
Nehir'in bağırmasından sonra kimseden çıt çıkmamıştı,hepimiz sessizce önümüz de duran 2 adamı takip ediyorduk.
2 adamın omuzları önümüzü kapatıyor,nereye gittiğimizi görmemizi engelliyordu.
"Nereye gidiyoruz ki biz?"
Diye sordum merakımı tutamayarak,Nehir'in abisi bana sadece bir bakış attı,bu bakış bile susmamı sağlamıştı.
"Çok canım sıkıldı."
Dedi yine Alp.
"Böyle ortamlar da nasıl canın sıkılıyor,anlamıyorum ki."
Dedi Nehir.
"Ya napıyoruz ki,nereye gittiğimizi bile bilmiyorum,yani bilmiyoruz.Eğlenceli bir yere mi gidiyoruz?"
"Bizim için eğlenceli,ama sizin için eğlenceli olup olmayacağı tartışılır."
Dedi Nehir'in abisinin yanında ki adam.
Biz düz ilerriyorken bir an da Nehir'in abisi ve yanında ki adam sola döndü ve biz de onlara uyarak sola döndük.
Diğer kapılarin aksine siyah olan bu kapının yanına ulaştığımız da içeri de bir kaç kişinin daha olduğunu gördük.
Önden ajanlar,arkalarından da biz girdik,içeriye en son giren Asel'di.
Asel sanki buraları tanıyormuş gibi rahat bir şekil de yan yana dizilmiş 5 sandalyeye doğru gitti ve en solda olana yerleşti,bize bir bakış attı ve ardından yeniden önüne döndü.
Asel'in yanına Alp,Alp'ın yanına Nehir,Nehir'in yanına ben,benim yanıma da Boz yerleştiğin de dördümüz meraklı bakışlarla olacak şeyleri bekliyorduk,birimiz dışında.
Asel.
Sanki o neler olacağını biliyormuş gibi sakin bir şekil de oturmuş,tırnaklarının kenarında ki etleri koparıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KANLI MÜREKKEP(Düzenlemede)
ChickLitİçimizdeki hain ruhlarımı boğuyordu. Katlediliyorduk. Ellerimiz bağlı değildi ama engel olamıyorduk. Bacaklarımız düğümlenmemişti ama kaçamıyorduk. Dudaklarımız kilitlenmemişti ama çığlık atamıyorduk. Bedenlerimiz sessizdi ama ruhumuz acı içinde kıv...