Öyle.
İyi okumalar.
-
Zehra:
İngilizce dersi başlamak üzereydi. Yerime oturup kitaplarımı düzenlerken Ayça'nın serzenişlerini dinliyordum.
''Ya sen bana ne zamandır yazmıyorsun?! Unutulduk ya!''
''Pardon Ayça...'' Aklımdan tamamen çıkmıştı. ''Biliyorsun bu aralar Barış'la fazla ilgileniyorum... Ödevler, voleybol derken tamamen aklımdan çıkmışsın.'' Üzüldüğü kaleminin arkasını kemirmesinden belliydi. Kötü hissettim.
''Neyse önemli değil.'' Yüzüne birden aptal bir gülümseme yerleşmişti. ''Dün beden dersinde Eren tayfasıyla senin hakkında konuşuyordu.''
''İyi.'' Göz devirdim. ''Banane.''
''Nasıl sanane?'' Gözleri ayrılmıştı ama aynı şekilde benim de ayrılmıştı! Ne dememi bekliyordu tam olarak? ''Ya bu çocuk senin peşinden koşuyor görmüyor musun?''
Biliyorum koşuyordu... görüyordum da. Eren okulun popüler, yakışıklı ve her kızın peşinde koştuğu o çocuktu. Ama ben ilgilenmiyordum. Bende de ne buluyordu anlamıyordum.
''İlgilenmiyorum Ayça. O kadar kız peşindeyken bende ne buluyor onu da anlamıyorum.''
''Kızım sen manyak mısın? Kendine gel taş gibi kızsın lan.'' Kolumu dürterken istemsizce gülümsemiştim.
''Şimdi.'' İşaret parmağımı kaldırdım. ''İlk olarak ben taş gibi falan değilim.'' Şimdi ikinci parmağımı da kaldırdım. ''İkinci olarak bu aralar erkek arkadaş için vaktim yok.''
''Neden ilgilenmeyesin ki?'' Sohbetimizi bir erkek sesi bölmüştü. Ayça'nın gülümsemesi o kadar genişlemişti ki kim olduğunu anlamam zor olmamıştı... gözleri omzumun arkasındaki kişiye bakarak o kadar parlıyordu ki hiç düşünmeden tahmin ettiğime doğru döndüm.
''Selam Eren.''
''Zehra?'' Şaşkındı. ''Neden erkek arkadaş için vaktin yokmuş?''
''Keyfim öyle istediği için olabilir mi?'' Göz devirdim! Hesap mı soruyordu bir de!?
''Öyle demek istemedi!'' Şaşkınlıkla araya giren Ayça'ya dönmüştüm. Ne yapmaya çalışıyordu tam olarak!? ''Senden gerçekten çok hoşlanıyor.''
''Biliyordum...'' Sırıtırken yanımdaki sandalyeyi çekti ve oturdu. Gözlerimden alevler çıkıyordu Ayça'ya bakarken. Eren yüzünden gülümsemesi silinmeden konuşmaya başladı. ''O zaman Cumartesi günü benimle konsere gelmek ister misin? Harika bir grup çıkıyor.''
''Yapamam.'' Yapamazdım tabii ki de. Bahaneye ihtiyacım vardı. ''Küçük erkek kardeşimi kursa götürmem gerekiyor. Başka zaman artık.'' İşte bu. Küçük bir yalan ve bitti.
''Anladım...'' Yüzü düşmüştü.
''Sorun olmaz annesi götürebilir.'' AYÇA!
''Senin ağzına sıçayım.'' dedim kulağına fısıldayarak. Ama nafile!
''O zaman tamam!'' Heyecanla ayaklandı. Ağzımın bir parmak açık olduğuna yemin edebilirdim. Bakakaldım.
''Zehra'yı benim evimden alabilirsin çünkü Cuma akşamı bende kalacak.'' Gülüyordu... Daha çok ayırdım gözlerimi! Artık sen bir ölüsün Ayça.
''Alırım.'' Kızarmıştı. ''Görüşürüz güzellik.'' Sakar sakalını kaşıyarak arkadaşlarının yanına döndü. Şimşekler fışkıran gözlerimi Ayça'ya çevirdim.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YABANCI #HanZeh gxg
Teen FictionHande Baladın kendine güvenen, karizmatik ve kendini beğenmiş biri. Başkalarının sürekli yanlarında olmayı arzuladığı bir kız. Zehra Güneş sakin, sevgi dolu, her zaman etrafındakileri düşünen ve ne istediğinden emin olmayan hırslı bir kız. Voleybol...