Selam.
Satır arası yorumlarda buluşalım efendim. Sohbet ederiz biraz.
İyi okumalar. Güzel bir bölüm sizi bekler.
-
Hande:
Antrenmanın sonlarına doğru nefeslenirken kendimi sahanın bir köşesine atmıştım. Ölüyordum yorgunluktan... sırtımı bir yere yaslamanın bu kadar iyi gelebileceğini düşünmemiştim. Ayaklarımı uzattım. Kafamı yaslandığım yere dayayıp gözlerimi kapattım. Dün akşamdan beri kafamı hep aynı şey kurcalıyordu. Kafamı ne okula verebilmiştim, ne spora... Zaten çok okula verdiğim söylenemezdi ama ilk defa bu kadar ayarlarım bozulmuştu. O kız. Aklımdan çıkmıyordu.
''Saliha mı? Gerçekten mi?'' Yanıma gelip oturan tanıdık sese doğru çevirdim kafamı.
''Ne diyorsun İpek?'' İpek bizim okuldandı...fena kız değildi, iyiydi, güzeldi. Ortası yoktu. İyi tarafına denk gelirsen saatlerce muhabbet edebileceğin bir insandı. Ama kötü tarafı... asla çekilmezdi. Bipolar mıydı? Hayır. Ama tersti. Surat ifadesine bakılacak olursa şu an ters tarafına bakıyordum.
''Saliha diyorum. Onu da mı becerdin?''
''Nereden duydun?'' Şaşırmıştım. Küçük bir kıkırdama patlattı. Dizlerini hafif kırmış, kollarını üzerinde sallandırıyordu. Yüzüme bakmıyordu.
''Nereden mi duydum!? Sağa sola sevgili olduğunuzu söylüyor ama olmadığınızı biliyorum!'' Sesini mi yükseltmişti? ''Bir o kalmıştı Hande! Niye böylesin sen ya!'' Hesap soruyordu bir de! Hangi samimiyetle? Çok yakın değildik ona hesap vermek zorunda değildim, gene de açıklama yapacaktım zamanında yaptığı iyiliklerin hatırına saysaydı!
''Nasılmışım ben!?'' Tek kaşım havalanmıştı. Çıkartsaydı ya baklayı! Bir şey diyecekti ama sözlerini yutmuştu!
''Bütün takımla yattığını gözüme baka baka inkar etmeyeceksin herhalde!''
''Bak işine İpek.'' Sinirlenmiştim. Ayaklandım. ''Arkadaşımsın diye sana hesap vermek zorunda değilim.''
''Zorundasın. Bu ne ya herkesi elden mi geçireceksin böyle! Bize kız bırakmadın okulda!'' Öfkem geliyordu yavaş yavaş bana...
''Ne oldu seninle yatmadım diye zoruna mı gitti!?'' Yüzünü buruşturmuştu.
''İğrençsin.'' Ayaklandı. ''Keşke zamanında azıcık da olsa senden hoşlanmasaydım! Gelip de sana söylemeseydim.''
''Söyledin ve olmadı. Aramızda hiçbir şey olmadı ve olmayacak diye mi bu nefretin?''
''Beynini anne karnında falan yedin mi sen!? Aklın fikrin milleti si-.''
''KES!'' Bağırdım. ''Sanki önüme gelen herkesi yatağa atıyormuşum gibi muamele yapma bana! Öyle bir insan değilim ben! Atsaydım seni de atardım!''
''Atmadın!''
''Demek ki herkesi atmıyormuşum!'' Sahadaki sessizliği yeni fark edebilmiştik. Son söylediğim etrafta hala yankılanıyordu.. sanırım herkes duymuştu. ''Ağzından çıkana dikkat et. Bana ne ima ettiğinin farkına var.'' Sinirden gülüyordu gözümün önünde.
''Aslında kolluğunu ödünç almaya gelmiştim ama defol git ya.'' Tepkimi söyleyemeden uzaklaşmıştı. Ne demiştim ki? Her ters tarafından kalkan gelip bana sataşıyordu. Kimseye hiçbir şey için hesap vermek durumunda değildim! Hele de ona, hiç. Şu ana kadar sevgi denen duyguyu kimseye karşı hissetmeden yaşamıştım ilişkilerimi, ama benim de bir kalbim vardı. Duygusuz ve sert görünüyorum diye insanlar incinmiyorum sanıyordu ama hayır... içimde yaşıyordum. Sadece sevgimi kimseye veremiyordum. Sevgimi paylaşmakta bencildim. Belki de doğru kişi çıkmamıştı karşıma... bilmiyorum. Belki de sadece sevme özürlüydüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YABANCI #HanZeh gxg
Teen FictionHande Baladın kendine güvenen, karizmatik ve kendini beğenmiş biri. Başkalarının sürekli yanlarında olmayı arzuladığı bir kız. Zehra Güneş sakin, sevgi dolu, her zaman etrafındakileri düşünen ve ne istediğinden emin olmayan hırslı bir kız. Voleybol...