Selam.
Her iki tarafın da neler hissettiğini anlıyoruz artık yavaştan... toparlayalım biraz konuyu. İyi okumalar.
-
*Birkaç hafta sonra.*
Hande:
''Çok garip Elif...'' Elif'in yatağında yuvarlanıyordum.
''Barışmışsınız işte, hem de sevişerek...'' Pis pis gülüyordu.
''Sevişmek sayılmaz o. Yiyişmek denilebilir.''
''Aynı şey?'' Kaldırmıştı kaşını.
''Cinsel bir şey olmadığı için aynı şey değil.''
''Ha yani sadece elleştiniz öyle mi?" Keyiften sırıttı. "Hayırdır sen bu kadar durmazdın?''
''Bana şu muameleyi yapmayı keser misin?''
''Tamam tamam.'' Elini elimin üstüne koydu. ''Neden bu kadar moralin bozuk? Sen bu kadar hızlı çökecek bir insan değilsin.''
''Değildim.'' İstemeden de olsa gamzelerimden biri çıkmıştı. ''Artık öyleyim.''
''Peki kar tanesi...'' Döndü bana doğru. ''Canını bu kadar sıkan nedir o zaman?''
''Kız eşcinsel bile değil.'' Söylemiştim işte. Yüzüm düşmüştü. Aklıma geldikçe deliriyor gibi oluyordum. ''Ne bok yiyeceğim ben?''
''Söylediklerine bakılırsa öyle değil gibi durmuyor.'' Okşamaya başladı elimi. Gülümsüyordu. İşte aklı bazen böyle şeylere çalışıyordu koca gözlümün. ''O zaman sadece tatmin olmak için mi seni kullanıyor?''
''Bilmiyorum.'' İç çektim. O ihtimal de vardı tabii. ''Gözleri çok farklı bakıyor. Gerçekten istemese öyle bakar mı? Hissediyorum bir şeyler var...''
''Yani anlattığın kadarıyla sen ne zaman ona bir adım atsan o sana karşılık vermiş. Hatta bazen sana taş çıkartmış...'' Gülümsedim. Doğruluk payı gülümsetmişti yüzümü. ''Ben de bu konuda olumlu hissediyorum.''
''Ama ne fayda eder... kız ağzına bile almak istemiyor. Benden hoşlanıyor olma ihtimali bile korkutuyor onu.'' Sesim titremişti.
''Abartmasın o da.'' Gözleri devrilmişti. ''Onunla konuşmaya ne dersin bu konuda?''
''Zaten her şeyi o gece konuştuk... malum gecede.'' Aklıma gelince sırıtmaya başladım. ''Fenaydı he.'' Pis pis gülümsemeye başlayınca bacağıma vurmuştu Elif!
''Sakın önümde kudurma!'' Koca gözleri o kadar açılmıştı ki şaşkın ördek gibi bakıyordu. Kıkırdadım komikliğine karşı. ''O kadar 'fenaysa' o da seni istemiş demek ki.''
''Evet... Özellikle göğüs arasını ya-''
''Hande!'' Bağırmıştı. Ağzımı fermuar gibi kapatıp sustum. Gülmemek için zor tutuyordum kendimi. ''Fantezilerini duymak istemiyorum!''
''Orada çilleri var biliyor musun...'' Devam ediyordum.
''Saliha'yla karıştırmadığına emin misin?''
''Yemin ediyorum gerizekalısın!'' Ayağa kalktım. ''Tüm tadımı kaçırdın şu an.''
''Burnunun dikine gitme sen de o zaman.''
''Güzel anılarımı paylaşıyorum seninle... sen nasıl arkadaşsın ya?''
''Ben bu anılardan çok dinledim.''
''Elif siktir git ya.'' Kapıya doğru yöneldiğimde kolumdan tuttu.
''O zaman bunda farklı olan ne?'' Ona dönmüştüm. ''Ağzından laf almaya çalışıyorum görmüyor musun Hande? Sen bu kıza aşık oluyorsun.''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YABANCI #HanZeh gxg
Teen FictionHande Baladın kendine güvenen, karizmatik ve kendini beğenmiş biri. Başkalarının sürekli yanlarında olmayı arzuladığı bir kız. Zehra Güneş sakin, sevgi dolu, her zaman etrafındakileri düşünen ve ne istediğinden emin olmayan hırslı bir kız. Voleybol...