"Selen, dünkilerin kimliklerini çıkardınız mı?" diye sordum odama geldiğinde.
"Evet amirim. Masanıza bırakmıştım."
"Ha öyle mi, görmedim ben. Sağol, bir bakayım şunlara." deyip dosyaları önüme aldım.
Hepsini teker teker incelediğimde sonuncu dikkatimi çekti. Emir veren adam buydu.
"Zafer Derin. Bu adamı sorgu odasına alın."
"Emredersiniz amirim." deyip odadan çıktı Selen.
Sorgu odasına indiğimde adam içerideydi. Selen ve Can da camlı odadan izliyorlardı.
Adamın dosyasını ayrıntılı incelediğimde birkaç uy******cu sicili vardı.
Dosyayı masaya fırlattım. Sandalyeyi ters çevirip oturduğumda ellerimi sırt kısmına koydum.
"Zafer Derin. Anlat bakalım, sizi kim gönderdi." dediğimde sadece sırıttı.
"Konuşsana."
"Bu kadar aptal mısın cidden?"
"Devlet memuruna hakaret, yaz sicile."
"Buradan tek parça halinde çıkmak istiyorsan dökül Zafer. Neden Keremi almak istediniz?"
"Patronun emri vardı çünkü."
"Patron kim?"
"Neden söyleyeyim?"
"Eninde sonunda söyleyeceksin zaten. Canın yanmadan söyle hadi."
Adam gülerek gözlerime bakmaya devam ederken aklıma gelen şeyle durdum.
"Lan.. Serkan Korkmaz mı yolladı sizi?"
"Ha şöyle amirim ya, biraz aklınızı kullandınız."
"Kes lan!" diyerek kafasını masaya vurdum.
Adam acıyla inlerken saçlarından tutup geriye doğru çektim.
"Yüzüme bak lan, neden istediniz Keremi?"
"Konuş lan!" diyerek bir yumruk geçirdim yüzüne.
Burnu kanarken kaşı da patlamıştı.
"Patron istedi, bilmiyorum!"
"Biliyorsun şerefsiz, konuş!" diyerek bir yumruk daha attım.
Bu sefer ağzından da kan gelirken nefes almakta zorlanıyordu.
"Gerçekten bilmiyorum!"
"Bana bak or***u çocuğu, bu son şansın! Ya konuştun ya konuştun!" diyerek ceketimde gizli olan bıçağımı çekerek boğazına dayadım.
"Tamam tamam dur! Dur konuşacağım!" dediğinde bıçağı çekerek tekrardan karşısına oturdum.
Biraz nefeslendikten sonra konuşmaya başladı :
"Keremin sevgilin olduğunu biliyordu. Eğer onu alırsak onun peşinden geleceğini de biliyordu. Bu yüzden istedi."
"Benim ona gitmemi niye istedi?"
"Orasını gerçekten bilmiyorum." dediğinde oflayarak kalktım ve odadan çıktım.
"Can!"
"Buyrun amirim."
"Bu şerefsizi iyice sorgulayın. Bildiği ne varsa anlatacak. Keremi alabilseleredi nereye götüreceklerdi onu da söylesin. Söylemezse bacaklarından birini kesin."
"Anlamadım amirim, bacağını mı keselim?" dedi şaşkınca bakarken.
"Gayet açık ve net anlattım Can. Anlatmazsa kesin dedim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kalbimden Tenime | Kerem Aktürkoğlu
Fanfiction"Lâl! Lütfen vur beni bitsin!" diyen Kereme baktım yerde yatarken. "Kerem ne saçmalıyorsun sen?" diye sordum zar zor konuşurken. "Böylesi ikimiz için de daha iyi olacak. En azından senin ellerinden öleceğim." Bu hikayedeki kişi ve kurumların gerçek...