king's crown

◇10◇

"Bu ufak sincap baloya gelmek ister mi?"

Belimdeki kolların sıkılaştığını hissettiğimde hafifçe yutkundum. Bu kesinlikle mantıklı düşünmemi engelliyordu...

"B balo mu?"

Minho başını olumlu anlamda sallayıp güldüğünde bende gülümsemiştim.

"Gelir"

Minho'nun yüzünde ki gülümseme verdiğim cevap ile büyürken aniden beni kendine çekmesi ile gözlerim sonuna kadar açılmıştı.

Minho bana sarılırken bende sarılışına karşılık vermiştim.

"Teşekkür ederim Jisung... teşekkür ederim"

Yavaşça benden ayrıldığında bende ondan bir adım uzaklaşmıştım.

"Saat geç oldu gitmeliyim"

"Peki, iyi geceler sincap"

"İyi geceler Minho"

Minho'nun yanından ayrılıp eve geldiğim de kendimi hızla yatağıma atmıştım.

Aklım hala orada olanlardaydı. Belimi saran kolları, gözleri, gülüşü, sesi... delirmek üzereydim. Kalbim delicesine atıyorken en sonunda iki elim ile yüzümü kapatmış ve adeta yatakta tepinmeye başlamıştım.

Olmamalıydı ondan etkilenmemeliydim! O bir prensti ben ise bir kasabalı olmamalıydı işte.

Ama bu kalbimin pek umrunda gibi görünmüyordu. Ondan etkileniyordum... Tanrım Lee Minho'dan delicesine etkileniyordum.

°○°

Dükkanda ki son müşterileri de gönderdikten sonra kendimi yorgunlukla yanımdaki sandalyeye atmıştım.

Bir süre öylece orada oturduktan sonra açılan kapı ile derin bir nefes aldım.

"Buyrun-"

"Benim Jisung benim"

"Felix?"

"Jisung ne zaman sanki hiç gelmiyormuşum da ilk defa gelmişim gibi davranmayı bırakacaksın?"

Felix'in gülerek söylediği şeye göz devirdim.

"Chan hyung yok mu?"

"Hayır, eğitim için saraya gitti"

"Anladım"

"Senin neden geldiğin anlaşıldı şimdi"

"Ne alakası var canım! Senin için geldim ben! Hem ben ne yapayım Chan Hyung'u di mi!?"

"Hadi bilmesem neyse de bu kadarda açık vermezsin lix! Daha Chan hyung için geldiğini bile söylememiştim"

"Tamam sus gittikçe batıyorum zaten"

Ağzıma görünmez bir fermuar çektiğimde Felix oflayarak yanıma bir sandalye çekmiş ve oturmuştu.

Bir süre Felix ile birlikte sohbet etmiştik bu süre içinde aramıza Seungmin ve Jeongin de katılmıştı.

"Aşık olmak çok zor şey ya!"

Felix sessini yükseltip söylediği şey ile kafasını omzuma attığında hafif bir nefes vermiştim. Enerjisi asla bitmiyordu.