king's crown

◇18◇

(Yazardan)

Balonun sonlarında dilek ağacına bağladıkları iki kurdele ile birlikte ayrılmışlardı alandan iki aşık genç.

Yoklukları baloda fark edilmiş miydi? Bunu onlarda bilmiyordu fakat çokta umursadıkları söylenemezdi.

İkilinin adımları bir süre sonra kiraz bahçesinde durmuştu. Gözleri birbirleri ile buluştuğunda ise ikiside sessizdi. Bu bahçeye ilk geldiklerinde iki ayrı insanlardı. Biri bir prens iken diğer normal kasabalı bir gençti. Biri güçlü bir Alfayken biri normal bir omegaydı... şimdi ise bahçeye iki aşık daha da ötesi eş olarak gelmişlerdi.

Yerlerde solmaya yüz tutmuş ufak pembe çiçekler varken ikiside adımlarını her zaman buluştukları ağacın yanına doğru attılar.

Ağacın yanına geldiklerinde aralarındaki sessizlik genç alfa ile bozulmuştu.

"Buraya ilk geldiğimiz zamanı hatırlıyorum..."

"Beni sen çağırmıştın"

"Evet, dans etmemizin ardından..."

"Güzeldi"

"Evet, çok güzeldin"

Jisung yüzüne hafif bir gülümseme yerleştirirken aniden elinde hissettiği dokunuş ile bakışlarını yeniden karşısındaki Alfa'ya çevirmişti.

Minho, karşısındaki güzel eşinin iki elini de kavrayıp tuttuğunda gözleri adeta parlıyordu.

"Sana çok aşığım Han Jisung düşündüğünden bile fazla"

"Bende size çok aşığım Majesteleri hemde düşündüğünüzden çok daha fazla"

Minho yavaşça Jisung'un yüzüne doğru eğilimiş dudaklarına ufak bir öpücük kondurup geri çekilmiş ardından ise başını boynuna gömüp güzel kiraz çiçeği kokusunu içine çekmişti.

"Minho..."

"Efendim bebeğim"

"Şimdi ne olacak?"

"Ne demek istiyorsun?"

"Biz ruh eşiyiz... bunu ailene nasıl söyleyeceksin bir kasabalı ve bir kraliyet üyesinin beraber olması-"

Omeganın sözlerinin kesilmesine neden olan şey aniden dudaklarında hissettiği hafif baskıydı.

Minho karşısında ki omeganın dudaklarına bastırdığı dudaklarından ayrılıp gözlerini güzel kahvelere dikti.

"Jisungum, kiraz kokulu sevgilim... senin için tüm yasakları kaldırmaha bile hazırım ben. Aklını kötü düşünceler ile yorma. Her şey güzel olacak tamam mı?"

Omega'nın gözlerinde adeta bir ışık belirirken gülümsedi yeniden. Minho'ya herkesten daha çok güveniyordu.

"Tamam"

Minho eşinden aldığı onay ile rahat bir nefes vermişti.

"Eve gidince başında dikilecek bir komutan Chan olacak gibi"