2.6

671 21 2
                                    

İyi okumalar 🤍✨

Hayatımın hiçbir döneminde yalnızlıktan ağlayacak duruma gelmemiştim. Ailem hayatımın her anında yanımda olmuştu hep, arkadaş çevresi geniş ve sosyal biriydim ben.
Şımarık bir insan hiç olmamıştım ama elimdekilerin ne deni değerli olduğunu onlar elimdeyken düşünmemiştim hiçbir zaman.

Ta ki elimdeki her şeyimi sadece birkaç haftada kaybedene dek. Hayatıma giren tek bir şey bütün her şeyimi almıştı benden. Ben önce ailesini kaybetmiş daha sonrasında hayatı için savaşmaya başlamış biriydim.

Dedim ya ailem hayatımın her yerinde yanımda olmuştu. Ders notları her zaman yüksek bir öğrenci olmuştum ve kazandığım liseyi gördüğünde ailemin tepkisini daha dün gibi hatırlıyorum. İstanbul'un en gözde liselerinden birini kazanmıştım ve oradaki bütün dönemlerimde bütün sınavları birincilikle bitirmiştim.

Babam, dünyanın yufka yürekli ve en iyi arkadaşıydı. Annemde babamda yetimhanede büyüdükleri için benim için her zaman en iyisini sunmuşlardı. İkiside 18 yaşında yetimhaneden ayrıldıktan sonra kendi şirketlerini kurmuş sıfırdan zirveye tırmanmışlardı. Birlikte doğmamışlardı belki ama onlar hayata gözlerini birlikte açıp birlikte kapatmışlardı. Acımasız hayat benden ikisini de öylece koparmıştı.

Annem mükemmel bir anneydi ve en büyük sırdaşımdı ama hiçbir zaman sevgisini öylece göstermezdi. Hiçbir zaman gelip sarılıp öpmezdi beni ya da çocukken birlikte pastalar yapıp eğlenmezdik. Ama uyuduktan sonra yanıma gelir bana kitap okurdu. Bunu ben uyuduktan sonra yapardı çünkü bir anne çocuğuna nasıl yaklaşır bilmezdi. Görmediğimi sanarak okuduğu bütün çocuk gelişim kitapları, çocuk psikolojisi kitapları ve bir anne çocuğuna nasıl yaklaşmalıdır kitaplarının hepsini biliyordum. Babam bir keresinde annemin bana hamileyken ne kadar stresli olduğunu ve aldığı bütün terapilerden bahsetmişti.

Ben öylece geçmişe dalıp düşünürken yaşlar gözlerimden akmaya başlamıştı. Ailemi düşündüğüm her an böyle olurdum zaten gözlerim yaşlanır kalbim özlemle çırpınırdı.

Yine özlemle iç çekerken kapım açıldı ve içeri Doruk girdi. Ağladığımı görünce panikleyip yanıma koştu. Saçlarımı yüzümden çekip endişe ve korkuyla neden ağladığımı sordu.

"İyiyim Doruk, ben sadece öyle geçmişi düşünüyordum" dedim ellerini tutarak.

"Çok korktum Eylül sana bir şey oldu sandım" dedi Doruk, gözleri yüzümün her bir zerresini ezberlemeye çalışır gibi bakıyordu.

"İyiyim, kalbim özlemle yanıp kavruluyor sadece. Ailemi tek günde kaybetmenin acısı içinde kalbim hala" dedim başımı eğip sessizce ağlayarak.

Doruk çenemden tutup kaldırdı başımı ve alnımdan öptü beni. "Eylül biliyorum sana aileni geri getiremem ama sana aile olabilirim. Yani ailen olamazsam bile yanında bir aile gibi var olurum"

"Doruk, ailemi kaybettikten sonra neyi fark ettim biliyor musun? Sadece senin yanında kendimi yapayalnız hissetmiyorum ben. Sadece sen güldüğünde dünya duruyor ve güzelleşiyor. İnan bana sen bana çoktan aile oldun bile" dedim doğrulup yanağına öpücük kondurarak.

Daha önce birbirimize 'seni seviyorum' dememiştik ama bunu hissettirmeyi çok iyi başarmıştık ikimizde. O bana ailem olmayı teklif etmişti ve ben onu çoktan aile olarak kabul etmiştim.

"Doruk" dediğimde kafasını kaldırıp bana baktı. Uzun uzun gözlerine baktım. Saatlerce böyle kalsam gıkım çıkmazdı.

"Seni seviyorum. Her şeyden, herkesten çok seviyorum seni. İyi ki girdin hayatıma, bu hastalık benden çok şey aldı ama karşılığında seni verdi. Resmen hastalığıma şükrettireceksin bana" dedim sona doğru gülerek.

"Bende, bende seni çok seviyorum güzel çiçeğim benim" dedi ve gözyaşlarımı sildi ve sildiği her yere de öpücükler kondurmayı unutmadı.

"Ee ne zaman gideceğiz yeni evimi görmeye" dedim ortamın havasını değiştirmek adına.

"Daha erken ama en kısa zamanda çıkabilmemiz için çalışıyorum" dedi gülümseyerek.

"E iki hafta diyor muyuz o zaman" dedim çocuk gibi anlaşma yapmaya çalışıp elimi uzatarak.

"3 hafta diyelim bence" dedi elimi sıkıp beni kendine çekip sarılarak.

Bölüm sonuuu

Kısacık bölüm ama olsn

Ah KalbimHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin