-Hyunjin'in ağzından-
Fakir bir ailede geçen çocukluğum anne babamın ölümüyle çok ani bir şekilde bitmişti, yetim kalmıştım.
Minho'nun babası beni sahiplenince hayatımın değişmesini sağladı. Çok lüks bir ortamda buldum kendimi. Burada benim gibi benzer çocuklar da vardı, reşit olana kadar mutlu mesut yaşadık.
Büyüdüğümüz ortamdan dolayı şiddete alışmıştık. Bu koca binadaki binlerce anımı bolca kan ve vahşet sesi süslüyordu.
Çocukları tanıyordum ama kimseyle yakın değildim. Genelde kendi halimde takılıp resim çizerdim. Küçüklüğümden beri böyle şeylere ilgiliydim.
Minho'nun babası da efendi bir çocuk olduğumu biliyordu, bu yüzden beni çok seviyordu.
"Ne yapıyorsun Hyunjin?"
Saçlarımı okşadığı için başımı kaldıramamıştım, resmime devam ederken peltek bir konuşmayla "Çiçek çiziyolum." demiştim.
Eli çok ağırdı, genelde sigara kokardı. Ama bana karşı her zaman o kadar yumuşaktı ki bu kokuyu bile seviyordum. "Çok yeteneklisin. İleride dövmecimiz sen ol, tamam mı?"
Bununla heyecanlanıp başımı kaldırdım. Parlayan gözlerle ona baktım. "Gelçekten mi?"
"Tabii." deyip yanağımı sıktı. "Sana her zaman güveniyorum, sen diğer çocuklardan farklısın."
Minho bizi ne zaman böyle görse kıskanıp ayırırdı. "Ya! Baba! Ne yapıyorsunuz?!"
Babası da ona bağırdıktan sonra sarılıp severdi, o anlardan itibaren sadece izleyici olurdum. Anne babamı özlerdim.
♠️♠️♠️
Reşit olduktan sonra eğitim programlarına alındık. Artık küçükken izlediğimiz dövüşlere biz de dahil olacaktık.
O yıl Minho da reşit olmuştu. Babası artık emekli olmak istediğini söyleyip yerini devretti. Oğlunun başa gelişiyle bütün sistem aniden değişti.
Herkesin yepyeni isimleri oldu. Minho kendisininki de dahil kimsenin gerçek ismini kullanmamasını istedi. Kafasına göre her birimize yeni takma isimler belirledi.
Bütün kadınları işten çıkarttı. Annesi başta olmak üzere hiçbir kadına güvenmediğini söylerdi hep.
Yepyeni yasaklar getirdi. Kurallar biraz daha katılaştı. Başta herkes isyan etse de kafalarını uçuracağını söylediği gibi hemen geri susuyorlardı.
Müthiş bir ciddiyetle yıllarca eğitim aldık. Hakkını yememeliyim, onun sayesinde böyle hızlandık. Vücudum gelişti, güçlendim.
20 yaşımıza kadar hemen hemen her gün benimle yemek yedi. Önceki gibi nefret etmiyordu, hatta yakın olmak istiyordu.
"Babamla seni kıskanıyordum. Şimdi o gitti... Bu koskoca yerde kendimi yakın hissettiğim tek kişi sensin Hyunjin. Kardeşim gibisin."
Her zamanki gibi sessiz kalmıştım. Ama onunla birlikte yemek yemek rahattı. Çünkü ben de onu kardeşim gibi görüyordum.
21 yaşımıza girdiğimizde şirkete yepyeni biri geldi: Han.
Bu çocuk üniversiteden yeni mezun olmuştu ve bölüm birincisiydi. İş görüşmelerine katıldığı gün ben de Leeknow'un odasındaydım. 4 kişi başvurmuştu.
Diğer üçü çok gergindi ama Han herhangi normal bir şirketin mülakatıymış gibi rahattı. Leeknow da sürekli ona bakıyordu, konuşmalarına gülüyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kill Bill | Hyunlix
FanfictionMafya altındaki iki gencin kontrol edemediği karşılıklı duygular onlara nasıl mal olacaktır? ♠️♥️♣️♦️ Kural 1: Düşman ailelere bilgi taşıyamazsınız. Kural 2: Görev sırasında madde kullanamazsınız. Kural 3: Aileniz hariç kimseyle iletişim kuramazsını...