Oda 1456

|8|°

...

"Evet baba biliyorum..."

"Lina ile de konuştum."

"Neyi?"

"İki yıldır evlisin bana bir torun vermelisin."

"He? Torun mu?"

"Evet. Niye şaşırdın?"

"Bence bunu unuttun. O kadınla bir olacağıma ölürüm daha iyi."

"O kadın senin karın! Ağzını topla!"

"Onu istemiyorum anlayın beni!"

Lee yerinden kalkıp salondan hızla çıkıp evin kapısına yöneldi. Askılıktan ceketini alıp hemen evden çıktı.

Zorla evlendirildi, bunu istemiyordu, o kadına bir şans vermek istedi ama kadın bunu alt üst etti.

Babasından nefret ediyor artık hiç bir isteği olmuyordu.

...

"Hoş geldiniz Bay Lee."

Adam oğlana cevap vermeden ve yüzüne dahi bakmadan odasına çıktı.
Oğlan kendi kendine 'Babasıyla kavga mı etti acaba?' diye düşünürken mutfağa girip yaptığı yemekten bir tabak aldı ve doğrudan Lee'nin odasına çıktı.

"Bay Lee."

"Ne?"

"Size yemek getirdim."

"Aç değilim."

"Ama en sevdiğinizden gimbap yaptım."

"Gimbap mı?"

Çok fazla geçmeden adam kapıyı açıp oğlana baktı. Elinde duran tabağı görünce hızla alıp odasına girdi ve oğlanın girmesi için başıyla işaret etti.

Hwang adamın peşinden içeri girdi ve yatağın kenarına oturup Lee'yi izlemeye başladı.

Adam hızla yedikten sonra boş tabağı komodinin üstüne bırakıp yatağa uzandı.

"Eline sağlık çok güzeldi."

Oğlan hafif bir tebessümle adama baktı ve yataktan kalktı.

"Hey nereye gidiyorsun?"

"Ah şey... Sizi rahat bırakayım dedim de."

"Hayır benimle kal."

Oğlanın yanakları kızarmıştı. Tereddüt etmeden tekrar yerine oturup eteğinin iplikleriyle oynamaya başladı.

"Hey. İşe ilk başladığında böyle değildin. Şimdi kedi gibisin."

"Kedi?"

"Evet bildiğin kedi... Güzel gözleri olan, tatlı bir yüze sahip, minicik, ince ve tahrik edici sesler çıkaran..."

"Kediler sizi tahrik mi ediyor?"

Oğlan kendi kendine saf ayağına yatıp adamın ne demek istediğini kulakları ile duymak istiyordu.

"Ah tabii ki hayır! Beni tahrik eden şey ne biliyor musun?"

Adam yatakta hafifçe doğrulup oğlana yaklaştı.

"Kediye benzeyen bir minik."

Oğlan başını çevirip kızaran suratına gizlemeye çalıştı.

"Niye böyle diyorsunuz?"

"Niye mi? Aahh sanırım geçen hafta o gece bana hissettirdiklerinden sonra ne bileyim içimde sürekli seni isteyen bir şey var."