> Jeon Jungkook
Araba evin bahçesine girdiğinde yanaklarıma hücum eden kanlara engel olamıyordum bile. Taehyung ilerde beni bekliyordu. Araba durduğunda indim, yavaş adımlarla yanına gittim ve boynuna sarıldım. Elleri belimdeki yerini aldığında kısa bir süre böyle kaldık.
"Öpmeyecek misin?" dedi titreyen dudaklarının arasından.
"Ailenden biri görürse ne olacak?"
"Umursamıyorum dedim ya."
Dudaklarımız kısa bir anlığına birbirine değdi. Sonra Taehyung elimden tutup beni eve götürdü. Ana salondan geçerken bizim yaşımızdaki biriyle kesişti bakışlarım. Sinirli bir şekilde bir Taehyung'a bir bana bakıyordu.
Odasına girdiğimizde o kendini direkt yatağa atmıştı.
"Üşümüşüm ben. Sarılsana."
"Her fırsattan faydalanıyorsun Tae."
"Herkes bir Jeon Jungkook'a sahip değil. Bırak da sevgilime sarılayım."
Üzerimdeki montu çıkarıp yatağının karşısındaki koltuğa bıraktım. Kapıyı kilitleyip yanına adımlarken ne yaptığımı anlamaya çalışıyordu.
"Bu özel bir konuşma değil mi Taehyung?"
Yanına gidip oturdum. Yatışını düzeltip bacaklarıma uzandı.
"Bazen tek ihtiyacımın sen olduğunu hissediyorum."
"Her şeyden kaçmak istersen sana sığınak olacağım."
"Biliyorum güzelim."
Güzelim...
KALBİM YERİNDEN ÇIKACAK?????
Ellerim saçlarının yumuşak tutamları arasında nazikçe geziniyordu. Gözleri kapalıydı.
"Biliyor musun Tae? Kimse aşık olacağımı düşünmüyordu. Çevremdeki onca alfayı reddediyordum. Sen karşıma çıkana kadar aşka kapalıydım ben. Kalbimin kırılmasından korkuyordum."
Saçlarındaki elimi tuttu. Avcumun içine küçük bir öpücük bıraktı.
"Eğer seni üzersem beni hiç acımadan alnımın tam ortasından vur."
"Hey! Delirdin mi sen?"
"Yanındayken aklımın normal kalması zor."
Fazla mı flörtözdü ne. Bunlara alışmam gerekiyordu değil mi? Sonuçta o benim sevgilimdi.
"Neden hala takım elbise giyiyorsun? Keşke rahat bir şeyler giyseydin."
"Heyecandan aklıma geldi mi sanki. İlk defa evime geliyorsun. Odam feromonlarınla doluyor. Sence bu benim aklımı uçurmaya yetmez mi?"
"Üstünü değiştir hadi. Ayrıca biraz konuşup uyuyacağız çünkü yarın ilk date günümüz olacak."
"Beraber mi gezeceğiz?"
"Evet. Ayrıca elini tutacağım ki seninle anılmaktan korkmadığımı anla."
Bazı şeyleri aşmam gerekiyordu ve benim için en büyük adım buydu. Sıradan insanlar gibi onunla güzel bir gün geçirecektim. Gecesini onun evinde geçirdiğim huzurlu bir sabah olmasını diliyordum.
"Duşa girip geleceğim. Kıyafet odasına gir ve kendine giyecek bir şeyler al."
Onu başımla onayladım. Tanrım kıyafet odan nerede nasıl bilebilirdim ki? Üstündeki ceketi ve boynundaki kravatı çıkarıp yatağa bıraktı. Gömleğinin düğmelerini açıyordu ki göz göze geldik.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
delta's son | tk
FanfictionDelta Kim Namjoon ve Vita Kim Seokjinin oğlu Kim Taehyung ve onun biricik aşkı Jeon Jungkook