3'0

590 62 6
                                    

> Jeon Jungkook

"Durmazsan kafana sıkacağım!"

Tanımadığım birkaç adam babamın cenazesindeyken beni kaçırmıştı. Taehyung'un sevgilisi olduğumu bildikleri için para isteyeceklerini düşünmüştüm ama fazlasıyla yanılıyordum. Ne para istiyorlardı ne de öldürmek. Beni birinin yanına götürmek için kaçırmışlardı. Arabanın içinde gözlerim, ellerim ve ayaklarım bağlı bir şekilde duruyordum şuan.

Ne kadar hareket edersem silahı kafama o kadar sert bastırıyordu ki korkudan göz yaşlarıma engel olamıyordum.

"Sessizce devam et. Seni sağlam götürmek zorunda olmasam şimdiye öldürmüştüm. Sikik omega."

Araba sarsılırken bir anda silah sesi yükseldi. Göz yaşlarım sanki bir şelaleymişcesine yanaklarıma kadar firar ederken bir an önce kurtulmak için dua ediyordum. Ne hareket edebiliyor ne konuşabiliyordum.

Taehyung...

Lütfen kurtar beni sevgilim...

Silah sesleri artarken korkum da artıyordu. Arabanın içindekiler de indiğinde daha yakınımdan silah sesleri yükselmeye başladı.

Bir anda bileğimden tutulup çekildiğimde ayağımda bağlı olan ip yüzünden yere düşmüştüm. Adam tek kolumdan sürüklerken aniden bağırdı.

"Sevgilini mi istiyorsun? Gel ve al!"

Kafamda sıcak namluyu hissederken korkudan çığlık atmaya çalışıyordum fakat ağzımı kapatan kumaş buna engel oluyordu.

"Kılına zarar gelirse seni sikerim orospu çocuğu! Kuzenim demem seni sikerim! Anladın mı beni!"

Kuzeni? Yoksa tahmin ettiğim kişi miydi? Kim Heechul?

"Elindeki silahı yere at!"

Taehyung karşımdaydı değil mi? Kurtulacak mıydım?

"Sikeyim tamam!"

Yere bir şeyler düşerken adam beni kaldırıp biraz ileriye doğru fırlattı. Yerde korkarak ağlarken belimden akan sıcak sıvıyla birlikte ağzımdaki ve gözümdeki kumaşı açmıştı.

Acı dolu çığlıklarım etrafı doldururken Taehyung'un sert feromonları burnuma ilişti.

"Sikeceğim seni Heechul! Seni doğduğuna pişman edeceğim! Ölmekten beter olana kadar kurşuna dizeceğim seni!"

Çığlıklarım yavaşça durulurken göz kapaklarım bana ihanet edercesine bir ağırlıkla kaplanmıştı.

Yanımdaki adamların gittiğini anladığım arabanın sesiyle dolan zihnim bulanıklaşıyordu.

"Jungkook sakın kapatma gözlerini!"

"Tae...ölecek miyim?"

"Hayır bebeğim. Ölmeyeceksin. Hızlı olun arabayı getirin!"

Nefes alış verişim git gide zorlaşıyordu. Sanki biri beni boğuyormuş gibi hissediyordum.

"Jungkook! Lütfen dayan bebeğim lütfen! Çabuk olsanıza kan kaybediyor!"

Beni kucağına alan Taehyung dikkatlice arabaya ilerlerken sürekli gözlerimi kapatmamamı ve dayanmamı söylüyordu.

"Lütfen Kook..." 

Ağlamaklı sesini duyduğumda bir an olsun kalkıp göz yaşlarını silme isteği doğmuştu içimde. Yapamıyordum. Vücudumun her zerresi benden intikam alırcasına hareketimi engelliyordu. Kolumu yavaşça kaldırıp gözlerinden akan yaşları silmeye çalıştım.

"Ağlama...senin için yaşamaya devam edeceğim." zor çıkan sesimle konuştuğumda engebeli yolda sarsılıp duruyordum. Belimdeki yaraya bastırılan şey bir işe yaramıyordu.

Gözlerim kapanırken umduğum tek şey ölmemiş olmaktı. Tüm hayatım boyunca gerçekten sevilmeyi beklemişken zorla kazandığım sevgilimi kaybedemezdim değil mi?

Her şeyin elimden kayıp gitmesi için çok erken değil mi?


Bu bolum cerezdi kizlar sonrakinde taeden okuyucaksiniz. Hadi optuuuuummmm 😘😘😘😘

AY KIZLAR BEN SANIRIM MUNECCIM OLMUSUM QLSKXKVPHPQKSMDNCKFLWMDMC

delta's son | tkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin