Yengem mi?

230 8 5
                                    

Merhaba arkadaslar, hikayemizin yeni kapağı nasıl? Bunu yapan kişiye ithaf etmek isterdim ama o kisiyle mesajlaştığım facebook hesabım facebook tarafından kapatıldı, ellerine sağlık :)
Multimediadaki Işıl.
İyi okumalar, yorumlarınızı bekliyoruz :)

Bergüzar'ın ağzından

Her zaman ki gibi parka gelmiştim. Çok geçmeden arkadaşımda gelmişti. Dakikalarca çocuklardan bahsettik. Arkadaşımın umutlu sözleri beni etkiliyor, gülümsememe neden oluyordu. Çok iyi bir insandı. Küçükken geçirdiği bir kaza sonucu gözlerini kaybetmiş olması beni çok üzmüştü. Ama o herşeye rağmen hayata tutunmuş, oldukça sağlıklı neşeli bir insan olmuştu.Yaşına göre olgun bir insandı.. Onunla konuşurken pikaçuyuda rahatça izleyebiliyordum. Hatta çoğu zaman ondan bahsediyordum. Bana çok benziyordu.Babasını andırmıyordu bile. Düşüncelere dalmışken duyduğum ayak sesleriyle kendime geldim. Sesin geldiği tarafa baktığımda Emir'in geldiğini gördüm. Onun burada ne işi vardı ? Raslantı mıydı yoksa beni takip mi etti hiçbir fikrim yoktu. Emir yanıma geldiğinde hemen ayağa kalktım. ''Hoşgeldin sevgilim '' diyerek ona sarıldım. Kokusuyla ben rahatlatan adam , hoşgeldin.. Emir bana sıkıca sarıldı ve ''senin burada ne işin var'' diye sordu. Aslında benim ona sormam gereken bir soruydu bu. Ama bir önemi yoktu. Ona neden burada olduğumu söyleyemezdim.. Hemen bir şey bulmalıydım. Aklıma ilk gelen şeyi söyledim

''Ben, ben mi? Hiç sadece bir arkadaşla buluşacaktım ama gelmedi.'' Emir şüpheci bir şekilde konuşmaya devam etti.

''Ya öyle mi? Peki yanında oturan adam kim?'' diye kulağıma fısıldadı. Adını bile bilmediğim o adama baktım ve ''Şu arkadaki ağacın oraya gidelim mi?''

diye sordum. Emir kafasıyla beni onayladı. Birlikte ağacın yanına geldiğimizde onun merakını gidermek için konuşmaya başladım:''Adamı tanımıyorum. Küçükken geçirdiği bir kaza sonucunda gözlerini kaybetmiş. Her hafta ben buraya gelirim, o da burada olur. Bana bir kere bile ismimi sormadı. Ben de ona sormadım. Her hafta bana hayal ettiği dünyayı anlatır, hayallerindeki dünyayı. Ben ise ona gerçek dünyayı anlatırım. Parkta ki çocuklardan bahsetmemi ister çoğunlukla. Ben de anlatırım.''

Emir dikkatle beni dinledikten sona; ''Sen her hafta neden geliyordun ki buraya?'' diye sordu merakla.

Gülümsememe engel olamamıştım. Beni bu kadar sevmesi çok güzeldi.

''Dikkatini sadece bu mu çekti?'' diye sordum sakince.

''Evet.'' dedi. Tek kelime ile evet. Bu kelime karşısında ne diyebilirdim ki?

''Şey, çok önemli değil..''

''Benim için çok önemli.''

''Çok önemli değil Emir, gerçekten.'' dedikten sonra çocuklara baktım. Pikaçu oyuna dalmıştı.

''Seni ilgilendiren her şey benim için çok önemli Bergüzar.'' dedi. Tam o sırada Pikaçu yere düştü. Koşarak yanına gittim. Onu yerden kaldırarak üzerindeki tozları çırptım. Çok geçmeden bakıcı kadın geldi ve hemen onu götürdü.Öylece kalakaldım. Arkalarından baktım bir müddet ... Arkamda birinin olduğunu hissettim. Bu kişi Emirden başka biri değildi. Rüzgar kokulum benim. Arkamı dönerek ona sarıldım. Emir'de bana sarıldı, sımsıkı. Başımı boynuna gömdüm .

''Bakma''

Emir'in bu sözünden sonra şaşkınlıkla kafamı kaldırdım .

''Neye?'' diye sordum merakla.

Kafasıyla işaret ettiği yere baktım.

''O adama o kadar güzel bakma.'' hala şaşkındım. Beni bu kadar kıskandığını bilmiyordum ama çok hoşuma gitmişti.

AŞEKEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin