Bu kurguyu yazarken üç arkadaşımdan esinlendim. Herhangi bir yerden çalıp da yazmadım. Bazı kurgular birbirine benziyor o yüzden direkt çalıntı damgası yapışıyor.
Sadece hayal gücümü kullanarak yazacağım bir kurgu:)
İyi okumalar
***
Mira, uyandığında ilk işi saate bakmak oldu. Eline telefonunu aldı ve heyecanlı bir şekilde sevgilisine mesaj attı.
Günaydın
Bekledi ama cevap gelmemişti. Mira parmağında duran tek taş yüzüğe bakıp gülümsedi.
"Sonunda evleniyoruz. Resmen onunla aynı evde yaşayacağım." Dedi neşeyle.
Bugün ilk defa bir işe girecekti. Bunun için biraz heyecanlıydı. Öğretmen olduktan sonra atanmayı beklemişti ama maalesef olmamıştı. Arkadaşlarıyla alışverişe çıktığı zaman bir tane iş ilanı görmüştü. Markette kasiyer aranıyormuş. İlk işi orayı aramak oldu. Olumlu sonuç alınca görüşmeye gitti. Üniversite mezunu ve ingilizce yüksek lisans yaptığı için direkt işe alınmıştı.
Bahri bey çok cana yakın bir adamdı. Etrafa pozitif enerji sağlıyordu. Eşi Amerikalıydı. Birde bir tane oğlu vardı. Mira sadece bu kadarını biliyordu. Mira ilk günden işe geç kalmak istemiyordu.
O yüzden hemen kalkıp güzelce duşunu aldı. Bordo renginde olan iç çamaşırlarını giyip saçını kurutmaya başladı.
Şule pat diye odasına daldı.
"Kapıyı çalsana kızım!" Diye kızdı Mira.
Şule bal rengindeki gözlerini devirdi.
"Sende olan şey bende de var!"diye laf attı.
Mira onu takmayıp kıyafetlerini giydi. Şule dalga geçercesine gülümsedi.
"Başımızda bir kasiyer olman eksikti." Mira üzgün bir şekilde önüne döndü. Aslında arkadaşı şaka olarak söylemişti ama mira incindiğini hisseti. Asıl mesleği öğretmenlikti ama atanmadığı için bir markette Kasiyer olarak işe girecekti. Bu durum biraz üzücü ve garipti.
Şule onu bir güzel süzdü.
"Sadece markete kasiyer olarak gireceksin. Bu kıyafet sence fazla olmamış mı?"
"Sen git ilk önce o yağlı saçlarını yıka. Özel bir şirkette asistanlık yapıyorsun. Biraz özenli giyin. Patronun seni hiç uyarmıyor mu?"
Şule, saçlarına dokundu ve gerçekten aşırı yağlanmıştı. Patronu onun zekasına bakardı. Kılık kıyafet pek önemli değildi.
Atakan Çelik, seksi, başarılı bir patrondu. Biraz asabi olabilirdi ama onun dışında iyi biriydi.
"Patronum kıyafetime karışmıyor. Onun için önemli olan zeka ve bu bende oldukça var."
Mira banyoya girip işlerini halleti. Şule kahvaltıyı hazırlamıştı. Mutfak savaş alanına dönmüştü. Mira mutfağı görünce gülmeye başladı.
"Dağıttığın gibi toplarsın."
Şule umursamaz bir şekilde omzunu silkti.
"Zeki insanlar dağınık çalışır."
Mira kendine engel olamadı ve gözlerini devirdi.
"Anladık zekisin!"
Sessiz bir şekilde kahvaltılarını etmeye başladılar.
"İlk defa iş hayatına adım atacağım umarım her şey güzel olur." Diye söze girdi mira.
"Sen saf birisin ayrıca market ortamı göründüğü gibi basit değil. Müşteriler seni delirtecek. Her dakika başı bu ürün nerde diye soracaklar! Etiket takıcaksın. Sayım yapılacak..." Devam edecekken Mira'nın attığı bakışla susmak zorunda kaldı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KUM SAATİ
Romance"Ben çok büyük bir hata yaptım. Patronumla yattım." "İşkolik patronun bununla ilgili kural koymamış mıydı?" "Evet, ikimizde çok sarhoştuk. Zaten sabah uyandığında çok kızdı." "Ne yapacaksın?" "Ben hamileyim bana kesin aldır diyecek." *** Mira, ünive...
