11

157 23 0
                                    

İyi okumalar ¡

|-|

(1 gün sonra...)

Jeon Jungkook...

Yavaş ve sessiz adımlarla odasına doğru yürüdüm. Geceydi ve su içmek için kalkmıştım, Taehyung dün geceki gibi yanımda değildi. Onu görmeliydim. Her saat özlüyor, kendimi tutuyordum. O özlemiyor gibiydi ve bu beni korkutuyordu. Konu o ise çok hassastım. Dokunsanız ağlayacak kadar hassastım. Birbirimizi kaybetmek bana ölüm gibi geliyordu.

Odanın kapısını açtım ve karanlık odasında yanına doğru yürümeye başladım. Arkasını dönmüş bir şekilde uyuyordu. Belki de uyanıktı. Hatta belki değil, bence büyük ihtimalle uyanıktı. Nefes alış verişleri düzensizdi.

Tam arkasında durdum ve çöktüm yere. Ellerim tam saçlarına gidecekken derin bir ses duydum.

"Odana git."

Bana hâlâ ciddi ciddi küsmüştü. Biz normalde bir saat bile küs kalamazken küsmüştü. Bir gündür işe bensiz gidiyor, bensiz yemek yiyor, bensiz uyuyordu. Hiç mi kötü hissetmiyordu? Şahsen ben çok kötüydüm.

"Kötü hissediyorum."

O da kötüydü, değil mi?

"Ben çok iyiyim."

Hayır, o gayet de iyiymiş.

Gülümsedim. O bensiz iyiydi. Bensiz çok iyiydi. Ama ben onsuz nefes bile alamıyordum.

"Taehyung'um, senden defalarca özür dile-"

"Özür dilemen bana vurduğun gerçeğini değiştirmiyor."

Gözlerimi yumdum. O an aklıma gelince içim gidiyordu. Nasıl vurmuştum ben ona? Bir anlık sinirdi. O da beni sinirlendirmişti ama!

"Çok sinirliydim."

Taehyung, histerik bir şekilde güldü.

"Benimle dalga geçiyor olmalısın Jungkook."

Yavaşça gözlerim dolmaya başlarken yutkundum. Bana canavar olduğumu söylemişti. Beni çok kırmış ve öfkelendirmişti. Bende bir anda vurmuştum işte. Sinirliydim. Kendimde bile değildim. Niye böyle yapıyordu? Beni de anlaması gerekmez miydi?

"Git hadi, uyu."

Yavaşça yerimden kalktım. Burun çektim ve arkamı döndüm. Tam o an adımı seslenmişti.

"Jungkook."

"Hm?"

"Battaniyeni fırlatma."

Gülümsedim sadece. Odama doğru adımlamaya başladım.

-

"Sikik alarmını kapatır mısın artık?!"

Yavaşça gözlerimi araladım ve esnemeye başladım. Uzaktan bana bağıran sesi duymuştum.

"Sikeyim alarmı da..."

Hızla çalar saati alıp yere fırlatmam bir olmuştu. Hemen yatağın yanına fırlatmıştım ve aşırı gürültü kopmuştu. Yatağımda doğruldum ve yüzümü kapattım. Uykusuzdum ve sinirliydim.

bon voyage | tkHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin