34.

9 2 5
                                    

Betül'ün dilinden;

Olayların üzerinden bir hafta geçmişti. Hicran'la Ömer'in ilişkisi ilerliyordu. Sümeyye hala flört edip etmeme arasındaydı.

Bense kendimi geri tutmaya çalışsam da özlüyordum işte. İnsan sevdimi vazgeçemiyordu ama ben sevdiğimden de emin değildim. Bu bir çekimdi evet ama aşk mıydı? Aşk böyle miydi?

Yataktan kalkma istediği yoktu içimde. Okula gitmek ise asla istemiyordum aşikar bir şekilde. Kızlar hazırlanıyordu. Hicran extra özeniyordu kendine bu aralar. Sümeyye bana baktı çatık kaşlarla. "Betül hazırlanman zaten bir saat kalk şu yataktan!"

"Bu gün gitmeyeceğim okula."

"Hoca da öyle diyordu." Dedi Hicran saçının son kısmını düzleştirirken.

"Zaten düz saçlısın Hicran, hadi bari sen hızlı ol." Dedi Sümeyye delirmenin eşiğinde.

"Betül'ü kaldır ben önemli değilim. O hazır olana kadar 10 kere düzleştiririm saçımı."

"Haha." Onlara baktım tekrar. "Kızlar cidden gelmeyeceğim hocamıza söyleyin. Hastaymış deyin."

"O da inanır ya."

"Ateş ölçer isteyin. Ablanız halledecek." Gülümsedim ve Sümeyye ateş ölçeri alıp geldi.

Elime aldığım ateş ölçeri yorganun içine sürttüm. Zaten pamukluydu. Ateş ölçere baktığım da 40° yazıyordu. Gülümsedim ve Hicran'a uzattım. "Bu yeterli bence." Yorganı üzerime çektim ve yattım. Zaten müdüre gelipte kontrol etmezdi.

"Bunu nereden öğrendin sen?" Dedi Hicran şaşkınlıkla.

"İlk defa okulu ekmek istemiyorum." Gülümsedim ve sonra gözlerimi kapattım.

Tahmin ettiğim gibi müdüre dinlenmemi söylemişti. Kızlara da başıma bez koymalarını. Revir kapalı olduğundan bir şey yapamayacağını. Kızlarda sağlık ocağına gitmek istediğimi söylemişler. E izin vermemiş tabii. Lakin verecek. Birazdan kusacağım çünkü.

Kızlar okula gittiler ve bir saat sonra artık çıkmak istediğime karar verdim.

Parmağımı soktum boğazıma ve birden kusmaya başladım. Müdüre de odaya girdiğinde beni gördü. "İstiyorsan götüreyim seni sağlık ocağına."

"İyi olur." mırıltıyla konuşuyor ve hafiften de sesimi titretiyordum.

"Hadi hazırlan o zaman." Kalktım ve hazırlandım. Biraz dağınık giyindim ki numara yaptığım anlaşılmasın. Fakat yüzüm hasta olmadığımı bağırıyordu. O yüzden en pembe allığımı yanağıma sürdüm ve hafiften burnumu kızarttım. Tam bir grip gibiydim. Gözlerimi de dalgın tutarsam tamamdı. Odadan çıkmamla müdüre bana baktı. Sonra hadi yaptı kafasıyla. Doktor dokunduğunda makyaj olduğunu zaten anlayacaktı ama önemi yoktu. İstediğim şey rapordu ve tanıdığımız olduğundan bana vermesi için onu ikna etmem kolay olacaktı.

Gittik sağlık ocağına ve numara aldık. Müdüre dışarı da bekleyecekti. 5 kişiden falan sonraydım. Çoğu da rapor almaya gelen öğrencilerdi zaten. Kafamı önüne eğdim ve sonra birisinin yanıma oturduğunu hissettim. Ancak kafamı kaldırıp bakasım gelmedi. "Betül?" Dedi yanımdaki adam soru sorar gibi.

"Benim." Dedim kafamı kaldırıp ona bakarken ve gördüğüm kişi Yavuz'du. Kaşlarım çatıldığında yüzümü inceledi.

"Ne kadar hasta olmuşsun." Elini yüzüme sürdü ve sonra bir ateş hissetmeyip şaşkınca eline baktı. Eline bulaşan allığım olduğundan aklı karışmıştı.

"Hasta değilim." Dedim ona bakmamaya çalışarak. "Yüzümde ki makyaj."

"Neden böyle bir şey yaptın ki?"

Kız Kıza Gezelim Bu GeceHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin