0.7

1K 56 11
                                    

Elimdeki kitabı kenara bırakıp telefonumdan saate bakmıştım. Bizim hocanın dersi olduğu için okula gitmesi gerekiyordu ve gelmesine hâlâ vardı.

Saatlerdir uzandığım için kalkmam gerekiyordu. Yataktan kalkıp esneme hareketleri yapıp mutfağa yönelmiştim. Nedense birden acıkmıştım.
Dolabı açınca gördüğüm sandviçler karşısında ağzım açık kalmıştı. Bunları annem yapmamıştı bundan emindim.

Hızla bir tanesini elime alıp yemeye başlamıştım bile. Açım ben aç!

Anladığım kadarıyla sandviçlerin hepsi tek bir çeşit değildi. Bizim hoca muhtemelen hangisini yediğimi bilmediği için her çeşitten yapmıştı.
Bu kadının ne olduğu belli değil ki.

Ben elimdekini yediğim sırada kapı zili çalmıştı. Muhtemelen bizim hocaydı. Anahtarı görünüş olması gerekiyordu ama?
Mutfaktan çıkıp kapıya yönelmiştim. Kapıyı açtığımda ise ağzım kulaklarıma varmıştı bile.

-Üçkağıtçı seni!

Yalancı sinirle söylediklerime karşı Ege gülümsemişti. Evet gelen Ege idi.

-Ayıp be ne üçkağıtçılığımı gördün sen?

İçeriye geçmesini beklediğim sırada,

-Bu saatte okulda olman gerekiyor ileri zekalı.

İçeriye geçip ayakkabanısını çıkardığı sırada elimdeki kutuyu yeni fark etmiştim.

-Sen bu durumdayken okulda adam akıllı durmamı falan mı bekliyordun?

Buna gülmüştüm işte. Konuyu değiştirip,

-Elindeki nedir?

Kutuyu bana uzatıp elime tutuşturmuştu. Ardından ise mutfağa ilerlemişti.

-Senin için getirdim. Hasta başlı kızsın çabuk iyileşmen gerek.

Kahkaha atıp,

-Hasta başlı ne be?

Cevap vermeyip gülmüştü sadece.

Mutfağa geçip dolapları karıştırmaya başlamıştı.

-Kızım açım ben. Yiyecek birşeyler var mı?

Ben ne yapıyordum? Ege ile uğraşmak yerine kutuyu açmaya çalışıyordum. Ne yapayım merak ediyordum.

-Dolapta sandviç var.

Dedikten sonra sonunda kutuyu açabilmiştim. Açtığım gibi gördüklerim karşısında kalakalmıştım.

-EGE SENİ YERİM ÇOCUK!

Bir sürü çikolata! Evet abartmıyorum her markadan çikolata vardı bunun içinde.

Hızla yerimden kalkıp sevinçle Ege'nin  sırtına atlamıştım. Beni tutacak diye elindekilerini tezgaha bırakmak zorunda kalmıştı.

-Manyak mısın sen? İn sırtımdan!

Kahkaha atıp,

-Seni çok seviyorum Allah'ın cezası.

Yanaklarından öpüp sırtından inmiştim. Boyu benden uzun olduğu için inerken düşmek üzereydim.

Kaşlarını çatıp,

-Allah'ın cezası diye ilk defa seviliyorum anasını satayım.

-Len sen benim arkadaşımsın şaşırma artık bunlara.

Tekrar sandviçi eline alıp yemeye başladığı sırada,

-Haklısın.

Demişti. Eh doğruya doğruydu.

KARMA gxg (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin