Nomin özel bölümtw// kan
Gün sabah saatlerini geride bırakmıştı.Jaemin tedirginlikle bir oraya bir buraya yürüyor, ayakları altında ezilen kar sesleri diğerlerine karışıyordu. Tedirgindi. Normalde sabahın ilk saatlerinde gelmesi gereken Johnny ve diğerleri geç kalmıştı.
Herkes dışarıdaydı. Bir tarafta ateş yakmış ve sandalyelerini çıkartmış Mark ve Jeno, diğer tarafta karlarda emeklemeye çalışan Haechan ve Minhyuck'a göz kulak olan Chenle ve Jisung vardı. Donghyuck da birkaç dakika sonra elindeki sıcak çikolatalarla aralarına katılmıştı. Her ne kadar tehlikeli de olsa güneşli günün tadını çıkartmak istemişti herkes. Jaemin ise içindeki kötü hisse karşılık sesini çıkartmamıştı."Sabah geleceklerini söylememiş miydin?"
diyerek yanına gelen ve elindeki sıcak çikolatalardan birini uzatan Donghyuck'a kısa bir teşekkür etmiş, bilmem dercesine omzunu silkmişti.Arkasını dönüp ateşin başına giden Donghyuck'un arkasından baktı. Sevgilisinin yanına yerleşmesini, koluna sıkıca sarılıp kafasını boynuna gömmelisi ve konuşulanlara kıkırdayarak dahil olmasını izledi. Sonra bakışları sevgilisine kaydı. Gülerek konuşması, kısılan gözleri, uzaktan bile peşini bırakmayan kokusu... biricik eşi.
Çok olmamıştı mühürleneli. Birkaç hafta önce bir gece ansızın açılmıştı bu konu. Jeno öğrendiğinden beri Jaemin'in türüne meraklıydı. Konusu açılmıştı bir anda."Evlenmek iki aşamaya ayrılır bizde. Bir bedenin bağlanır sevdiğine, bir de ruhun. Bazen ilk bakışta ruhunu ele geçirir bakışları, bazen de önce bedenin eşini bulur."
"Nasıl bedenin eşini seçebiliyor ki?"
"Mühürlenerek." Jeno'nun anlamaz bakışları karşısında kıkırdamıştı Jaemin. Daha açıklayıcı olmaya çalıştı.
"Teninin altında mühür yerlerini ısırınca, hayatın boyunca bedenini eşine bağlarsın. Onsuz nefes alamaz, onunla bir ömür geçirmeye söz vermiş olursun."
Parmaklarını sevgilisinin ensesine götürdü yavaşça.
"Omegaların ensesi, betaların omzu, alfalaların ise boyunlarında olur genelde bu yerler. Feromonların en yoğun olduğu, en tatlı kokan yerler."
Sözleriyle birlikte ensesinden omzuna oradan da boynuna kaymıştı eli. Kendisine daha da yaklaşan bedeni kolları altına aldı vakit kaybetmeden."Peki bir insanla mühürlenmek mümkün mü?"
"Eğer insan bir kurtu yeterince severse ruhları bağlanabilir. Ruh eşi olabilirler. Ama bedenlerin bağlanması tek taraflı kalır. Bu yüzden daha önce pek görülmemiştir bir insanla kurt. Kurtlar kolay kolay güvenmez. Tek taraflı mühür tehlikelidir. İnsan istediği zaman çekip gidebilir, kurt ölene kadar acısıyla kalır."
Jeno bir süre duraksadı. Düşünceler içinde kaybolduğu belliydi ancak Jaemin hiçbir şey demedi. Öğrendiklerini sindirmesini, rahat rahat bir sonraki soruyu sormasını bekledi.
"Benimle mühürlenmeyi hiç düşündün mü?"
Sorusu meraktandı, ses tonundan belliydi. Jaemin kıkırdamadan edememişti bu haline.
"Seni ilk gördüğüm gün aşık oldum sana. İlk randevumuzda ruhum bağlandı ruhuna. Ve birinci yıldönümümüzden bu zamana kadar her gün beni mühürlemeni istedi bedenim."
Jeno duyduklarıyla başını kaldırdı yavaşça. Uzun uzun baktı sarı gözlerine. Bakışları yumuşadı, gözleri sulandı. Yüzünde ise her şeye zıt bir gülümseme vardı. Jaemin dayanamadı, gülüşüne bir öpücük kondurdu.
![](https://img.wattpad.com/cover/358335706-288-k734921.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Frost | MarkHyuck
Hayran KurguGlacier'ın devamıdır. Okumadıysanız profilimde bulabilirsiniz. • Omegaverse [ "Geliyorlar, Mark. Onun için geliyorlar." ] •bxb •mpreg •top!Mark bttm!Hyuck • side ship nomin!!!