4. Bölüm

202 14 0
                                    

  
Yazar'ın Anlatımı ;

Akıncı Timi görevden dönmüş ve karargaha giriş yapmıştı. Bahçede sadece Pusat kalmıştı. O sırada telefon konuşmasını bitiren Alphan  ön bahçede duran Pusat 'ın yanına gitti .

" Sare nerde?"

Pusat'ın dudakları iki yana kıvrıldı. Alphan ile Sare'nin arasında bir şeyler olduğunu fark etmişti, fakat iki taraftan da bir karşılık göremeyince kendisi ortalığı kızıştırmanın vakti geldiğini anlamıştı. Sare 'nin tepkisi tam da beklediği gibiydi .

" Senin sevgilinle konuşmanı bölmek istemediği için revire geçti." dedi dudaklarında peyda olan sırıtışla .

Alphan bu cümleye tepki veremedi . On yedi yaşında kendine oldukça bağlı olan kuzeniyle konuşmaya gitmişti. Birden olanlar kafasına dank etti .

" LAN ! Pusat dellendirme adamı. Kuzenim aramıştı onla konuşuyordum ."

Pusat elbette sevgilisi olmadığını biliyordu , gülümsemesi genişlerken ;

" Vallahi orasını bilemem komutanım. Sare kim olduğunu sordu ,ben de genç bir kadın sesi olduğunu söyledim. Artık nasıl anladıysa .."

Alphan Pusat'ın ne yaptığını anlamayacak kadar salak değildi. Alnındaki damar kendisini "Ben burdayım " dercesine belli ediyordu.  Derin bir nefes verdi . Karargahın bahçesinde dümdüz yardırmamak  için kendisiyle çetin bir savaş veriyordu .Tepkisini tek bir cümleyle ortaya koydu .

" Pusat , beynini s-  seveyim senin." dedi ve yumruk yaptığı eliyle revire doğru koşar adım ilerledi.

Pusat giden komutanının arkasından keyifle baktı ve karargaha giriş yaptı.

Pusat Alphan'ı en iyi tanıyan kişiydi. Alphan çok konuşmayı sevmezdi . Ama en çok konuştuğu insan Pusat'tı . Ve Pusat biliyordu ki komutanı bir kadına böyle davranıyorsa bu yersiz bir ilgi değildi . Bu işin olacağını biliyordu .

Belki zorla ,belki de güzellikle . Bunu seçecek olan da Alphan ile Sare'ydi .

                 *****************

(Alphan 'dan )

Pusat'ın surat ifadesi her şeyi anlatıyordu . Sare 'nin beni kıskanmış olma olasılığı garip bir şekilde hoşuma gidiyordu . Revirin önüne gelen ayaklarım durdu . Derin bir nefes aldım.

Yürü koçum,son gaz devam .

Revire girdim . İlk defa yavşak teğmen de buradaydı. Sare'nin bana arkası dönüktü. Sanki geldiğimi anlamış gibi bana döndü.

Kahverengi saçları omuzlarından dökülüyordu. Yeşil gözlerine baktıkça bakasım geliyordu. Garip şeyler hissediyordum ona karşı. Daha önce hiçbir kadına hissetmediğim şeylerdi bunlar . İzledikçe izleyesim geliyordu.  Bu duygunun adı özlem olabilir miydi ?

Oda aynı şekilde beni izliyordu ,sonra sessizliği bozan taraf o oldu .

" Yüzbaşım."

Sesi soğuktu. Araya set çekmişti adeta . Ama nedense o an içimde bir atlı sürüsünün koşturduğunu hissettim. Evet ,genelde insanlar bir ses , bir koku duyduğunda içim kıpır kıpır oldu diyorlardı ama benim şuan da göğüs kafesimin altında atlı sürüsü koşuşturuyordu. Boğazımı temizledim ve;

" Sare , buraya bir yanlış anlaşılmayı açıklamaya geldim ."
Gözleri irileşti ve alay edermiş gibi kaşlarını kaldırdı, elini yandaki masaya yaslayıp:

" Yüzbaşım özel hayatınız beni asla ilgilendirmez , kaldı ki ben timin geldiğini görünce yaralı varmı diye gelmiştim. Yaralı olmadığını görünce de revire geri geçtim. Sizlik bir şey yok yani ."

HANÇERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin