"Seni İstiyorum 🔥"

1.3K 83 245
                                    

Merhabalar efenim.
Nasılsınız?
Ben iyiyim.

Bizi çok özlemişsiniiz, biz de sizi özledik...
Medyaya bir şarkı bıraktım.

Bu gece dolunay var...
Başınızı kaldırın ve göğe bakın.
Dolunayın size selamı var...

Keyifli okumalar dilerim 🧚🏻‍♀️


Henüz güneş doğmadı bile, ada her zamanki gibi yine sessiz başlıyor güne. Hava şimdiden sıcak, deniz dingin, martılar gökyüzündeki seferlerine hazırlanıyorlar.

Sokak lambaları sönüyor yavaş yavaş, güneş yavaşça beliriyor saklandığı denizin ardından. Sabahın erken saatlerine inat bir melodi doluyor kulaklarıma. Sakin, huzurlu bir melodi. Gecenin tüm yorgunluğunu ve karmaşıklığını örtüyor sanki.

Dün gece, yanından bildiğimiz, izlediğimiz ve çok sevdiğimiz iki kişi hiç uyumadı. Karanlık çöktü yüreklerine. Günün ilk ışıkları aydınlatabilecek miydi o karanlığı?

Sevgili, Dolunay okuyucuları ve izleyicileri, hepinize merhaba. Hoş geldiniz.

Nasılsınız? Umarım iyisinizdir.

Ben bildiğiniz gibi ama bu sefer bildiğinizden biraz farklı olarak bu minik ve güzel adanın tam ortasındaki, yemyeşil bahçenin içinde kalan o kırmızı çatılı evi izliyorum.

Bu ev öyle güzel ki, bu evde o kadar çok anımız var ki... tabii siz bilmiyorsunuz bunları belki vakti gelince anlatırım o anıları.

Bu bahçe, bu güzel portakal ağaçları, kenarda gördüğünüz çardak ve o bembeyaz duran kırmızı çatılı ev... e ben de tabii üzgünüz birazcık.

Size anlatmam gereken şeyler var yine. Söylemiştim dün gece iki kişi hiç uyumadı. Biri hala uyanık. Kırmızı çatılı evin terasından doğmakta olan güneşi izliyor düşünceli düşünceli.

Diğeri mi? O nerede hiç bilmiyorum. Kayboldu sanki... herkes onun peşinde.

Size anlatacak çok şey birikti. Soracaksınız şimdi bu ev ne, nereden çıktı bizim altıncı katımız nerede diye... Bu ev de bizim evimiz. Bu ev bizim yazlığımız. İstanbul'da bunalan kızlarımız bir kaçamak yapabilmek, dinlenmek ve baş başa kalmak adına geçen yıl aldılar bu güzel evi. Dediğim gibi bu ev de bizim evimiz.

Hayatımız aynı güzellikte ilerliyordu aslında dün geceye kadar. Bana soracak olursanız onların tüm bu yaşadıkları olayların içinde dün gece yaşanan minicik bir pürüz sadece. Ama neden bu kadar büyüttüler inanın ben de anlayamadım.

Ağlamaktan, düşünmekten yorgun düşmüş olacak ki oturduğu salıncakta uyuyakaldı lokumum.

Öfkeli sesler duyuyorum... evet sabahın köründe. Hadi gelin onlara yakından bakalım.

Elif, sinirle çıkıyordu patika yolu.

"Aşkım biraz sakin mi olsan acaba ya?"

Aynı sinirli ifadeyle çevirdi başını İlkin'e.

"Neye sakin olacağım hayatım ya, manyak delirtmiş ablamı yok olmuş ortalıktan bir de sabahın köründe arayıp gidin bakın iyi mi diyor."

İlkin, Elif gibi değildi. Aslında çok daha sinirli bir yapıya sahipti ama Elif aniden parlar aniden sönerdi. E tabi bu sinirinin altında yatan başka sebeplerde vardı. Güzel geceleri, mahvolmuştu... O kadar zaman ayrılardı ilk gecelerinde karısını sevememişti bile bunlar yüzünden!

Dolunay /HanSal/Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin