- Tutun sen bana / Yüzyüzeyken konuşuruz
- He -man / Nil Karaibrahimgil
"Anne niye bu kadar çok uyudu bir sorun olmasın?
"Egemen otur artık başım döndü ya, oğlum doktor dedi ya serum uyku yapar normal diye."
"Doktor onu diyeli bir saat oldu anne, bir!"Etrafımda duyduğum seslerle gözlerimi yavaşça araladım.
"Heh uyandı işte al." Sağımdan gelen sese döndüğümde refakatçi koltuğunda oturan Nergis teyze ve ayakta dikilen Egemen'i gördüm. Egemen derin bir nefes verdi, yatakta yavaşça doğrulup ikisine de anlamaz gözlerle baktım.
"Nergis teyze, Egemen ne oluyor niye öyle bakıyorsunuz?" Nergis teyze gülerek
"Kızım Allah aşkına al şu oğlanı başımdan bıktım usandım. Alt tarafı biraz uyudun diye bir saattir başımın etini yedi." En son hatırladığım Egemenle birlikte uyuduğumuzdu, o ne zaman uyanmıştı ki?
"Saat kaç ki, çok mu uyudum?" Diye sordum utanarak. Egemen gülerek
"Biz uyuduğumuzda saat 22.00'du hayatım şimdi ise 13.00, 15 saatlik minik bir kestirme yaptın yani." Giderek artan kahkahasıyla utanmasa yerlere yatacaktı. Ona kınayan bir bakış atarak,
"Cık cık cık aşk olsun insan hasta sevgilisiyle uğraşır mı? Çok kötüsün." Egemen gülerek yanıma oturdu yüzümü avuçlarının arasına alıp yanaklarımı sıkıştırdı.
"Şaka yaptım hayatım, istediğin kadar uyu." Bismillah bu adama n'olmuş böyle, sevgi pıtırcığına dönüşmüş. Yüzümdeki garip ifadeyi o da fark etmiş olacak ki şüpheyle bana baktı, ne oldu der gibi kafa salladı.
"Hayatım iyi misin sen? Kafası yarılan sen olabilir misin acaba?" Egemen gözlerini kıstı
"Aşk olsun, sinirli olsak suç neşeli olsak suç. Size de yaranamıyoruz Feride hanım kırılıyorum artık." Yalandan alınganlık numarasını yememiştim ama üzülmesin diye
"Yok hayatım bir şey demedim, barışalım hadi." Gülmemek için kendimi zar zor tutuyordum, çünkü Egemen kollarını göğsünde bağlamış yargılar şekilde bana bakıyordu.
"Olmaz barışmam kalbim çok kırıldı." Dayanamayıp sesli bir kahkaha attım. Uzanıp yanağını öptüm.
"Barıştık mı?" Dedim tatlı olduğunu düşündüğüm bir sesle. Egemen sırıtarak diğer yanağını döndü, uzanıp o tarafı da öpeceğim sırada bir anda kafasını çevirdi ve dudaklarımız buluştu. İlk başta şaşırsam da daha sonrasında kıkırdayıp bende öptüm. Geri çekildiğimde diliyle dudaklarını ıslattı. Ona şoke olmuş bir şekilde bakarken,
"Şimdi barıştık." Dedi. Elimle ağzımı kapattım, diğer elimle de omzuna vurup,
"Ahlaksız adam." Dedim. Egemen kahkaha atarken içeriye annem ve doktor girdi.
"Bugün nasılsın bir bakalım Feride." Dedi doktor ve yanıma gelip muayene etti.
"Her şey normal gözüküyor Feride, baş ağrın var mı?" Kafamı hayır anlamında salladım.
"Yok. Ben çok iyi hissediyorum ne zaman eve geçebilirim?" Annem onaylamaz şekilde mırıltılar çıkardı.
"Feride kızım ne çıkması hemen, arkandan kovalayan mı var? Yat işte!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşk-ı çiçek
Teen Fiction"konumun gösterdiği binanın önüne geldiğimde onu gördüm, üstünde bedenini saran polis üniforması vardı yere eğilmiş apartmana girmek isteyen bir kediyi seviyordu. O formayı giyip de yakışmayan hiç kimseyi görmedim ama Egemen o an, o üniformayla eğil...
