Bölüm şarkıları:
Sana sığınıyorum / Deniz seki
Aşkının huzurunda / Yedinci ev
Karanlık bir odadaydım, gözlerim etrafı taradı. Sağ tarafımdan gelen haykırışla kafamı o yöne çevirdim ve gördüklerime inanamadım. Aslı yerde cansız bir şekilde yatıyor Serpil hanımda başında feryatlar ediyordu. O tarafa doğru koşacağım sırada birisi kolumdan yakaladı, bu o adamdı.
"Bırak n'olursun bırak yardım etmem gerek onlara bırak!" Yalvarışlarıma rağmen beni bırakmadı, elindeki yeni fark ettiğim silahı Serpil hanıma doğrulttu ve gözünü bile kırpmadan vurdu.
"Hayır!" Bağırışlarım boğazımı yırtacak dereceye gelmişti ama o bunu umursamadı. Bana döndü ve silahı bu sefer bana doğrulttu,
"Sende onlar gibi gebereceksin." Dediğinde ağlayarak gözlerimi kapattım.
"Yalvarırım bırak, yalvarırım." Silahın tetiğini çekeceği sırada uzaklardan gelen bir ses duydum.
"Feride, Feride uyan güzelim bak ben buradayım." O an korkuyla yerimde sıçradım. Gözlerimi açtığımda Egemen'in elleriyle yüzümü kavradığını ve bana baktığını gördüm, kollarımı hemen boynuna doladım.
"Egemen öldürdü, öldürdü hepsini. Ben yardım edemedim istedim ama edemedim." Hıçkırıklarım artarken Egemen saçlarımı okşadı.
"Sakin ol güzelim kötü bir rüya sadece, bak buradalar iyiler." Dediğinde odadaki kalabalığı yeni fark etmiştim, Kapının girişinde ağlayan annem ve Defne onların arkasında ise Aslı ve Serpil hanım. Aslı gözlerimiz buluşunca koşarak bana geldi ve sarıldı,
"Bende kötü rüyalar görüyorum bazen ama sonra annem bana sarılıyor ve geçiyor. Ben sana sarıldım ya geçecek birazdan tamam mı üzülme." Dedi. Onun bu masum halleri içimdeki ağlama isteğini daha çok arttırırken Egemen bir hamleyle Aslı'yı kucağına aldı,
"Çok haklısın fıstığım aferin sana." Dedi ve yanağını öptü. Sol tarafımdan uzatılan peçeteyi aldım ve gözyaşlarımı sildim, Defne diğer elindeki suyu da içmeme yardım ettiğinde kendime gelmiştim. Annem yanıma gelip sıkıca sarıldıktan sonra elimizi yüzümüzü yıkayıp kahvaltıya gelmemizi söyledi ve çıktı, Defne de arkasından çıktığında Serpil hanım Aslı'ya seslenip onu da yanına alıp çıktı. Egemen önümde dizlerinin üstüne çöktü,
"Daha iyi misin güzelim?"
"İyiyim Egemen ama çok korktum çok gerçekçiydi." Egemen beni tekrar kollarının arasına aldı,
"Geçti güzelim geçti. Hadi gel elini yüzünü yıkayalım kahvaltını yap daha ilaç içilecek Feride hanım." Deyip burnumun ucuna öpücük kondurdu. Ona gülümseyip yavaşça ayağa kalktım ve banyoya gidip işlerimi hallettim, daha sonra annemin bin çeşit hazırladığı kahvaltıya oturdum. Kahvaltı esnasında Egemen kendi tabağına ne alırsa bana da aynısını koyuyor tabağımı asla boş bırakmıyordu. Kahvaltı faslı bitince Egemen koca bir bardak su ve ilaçlarla gelince ona kocaman gülümsedim, başıma bir öpücük kondurup o da yerine geçtiğinde annem hepimize kahve yapıp getirmişti. Annem de kahvesini alıp oturduğun Egemen sıkıntıyla lafa girdi,
"Serpil hanım-"
"Abla deyin lütfen, daha rahat hissederim." Egemen kafasıyla onaylayıp devam etti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşk-ı çiçek
Novela Juvenil"konumun gösterdiği binanın önüne geldiğimde onu gördüm, üstünde bedenini saran polis üniforması vardı yere eğilmiş apartmana girmek isteyen bir kediyi seviyordu. O formayı giyip de yakışmayan hiç kimseyi görmedim ama Egemen o an, o üniformayla eğil...
