Bölüm dört

772 52 17
                                    

"Beni bırakıp gitme bir yere." diyen bir ses işittim, konuşmaya devam etti "Beni, oğlumuzu bırakırsan dayanamayız Saye'm."  Ferdi'nin sesiydi bu.

Ne olmuştu?

Hıçkırık sesi duydum, "Biz senin gölgen olmazsa yaşayamayız." derin bir iç çekti, "Seni böyle gördükçe ölüyorum ben, yaralarını sarmak istiyorum ömrümü ömrüne katmak istiyorum." hıçkırık sesleri arttı, "Sen canıma can katansın ama senin iyi olmadığını görmek canımı çok yakıyor güzelliğim."

"Ben sanayım Saye'm, senin için varım güzel karım." dedi kısık bir tonla. Gözlerimi araladım ellerimi sımsıkı tutmuş başını ellerimizin üzerine yaslayıp öylece ağlayan eşime baktım.

Gözlerim dolarken ellerini sıktım, "Ben de sanayım Ferdi." dedim kısık tonla, ben sesimi zor duyarken eşim başını yasladığı ellerimizden hemen kaldırıp bana baktı göz yaşlarını sildi.

"Benim güzel savaşçı karım uyanmış!" dedi coşkuyla. Sanki az önce hıçkırarak ağlayan o değilmiş gibi.

Diğer kolumda serum olduğu için ellerindeki elimi çekip göz yaşlarını sildim, "Benim ilacım ağlamak yakışmıyor." benim ilacım Ferdi'ydi.

Hemen göz yaşlarını sildiğim elimi tutup avucuma bir öpücük kondurdu. "Kim ağlıyor ya? ağlamıyorum ben." dediğinde gülümsedim.

"Barlas'ım nerede?" dediğimde elimi okşamaya devam etti, "Annemlerle merak etme güzelim." dediğinde rahatladım.

Kapı açıldı içeriye doktorum Çağlar bey ve erkek bir hemşire girdi. Sanırım bugün nöbetteydi.

"Merhabalar," dediğinde karşılık verdik kısa bir kontrolün ardından elindeki dosyayı inceleyip gülümseyerek bize döndü.

"Neden bayıldı?" diye merakla sordu eşim. Eminim bu soruyla Çağlar beyi baya daraltmıştır.

"İlaçlardan kaynaklı bir yan etki biliyorsunuz ki ilacı değişmiştik bu yüzden bir yan etkiyle karşı karşıya kaldık. Korkulacak bir durum yok şu anlık her şey yolunda, serum bitince Emrah size yardımcı olacak sonrasında çıkabilirsiniz." 

Ferdi, rahat bir nefes verdi. İçinin daha rahat olması için birkaç soru sorduktan sonra doktoru serbest bıraktı nihayet.

Doktor çıktıktan sonra bitmek üzere olan serumla Emrah adındaki hemşire ilgilendi.

"Gözleriniz çok hoş  ela değil mi?" diyen hemşireye cevap verecekken Ferdi atladı lafa, "Kehribar," dedi "Ela ve Kehribarı ayırt edemeyip hemşire olmak büyük başarı tebrik ederim."

"Öyle mi? Işıktan olsa gerek." dedi hemşire Ferdi elimi tutup aynen aynen der gibi kafasını salladı.

Bakışlarında sezdiğim kıskançlıkla gülmek istedim. Saçları kel, yüzü eminim solgun, kaşları dökülmüş birini kıskanıyordu resmen.

Hemşire işini bitirip gittikten sonra Ferdi ayağa kalkmama yardım edecek sanırken bir anda beni kucağına aldı.

"Yürürdüm ki." dediğimde çarpık bir şekilde gülümsedi "Karımı kucağımda taşımak istedim." gülümsedim kafamı omzuna yasladım Ferdi sakin olan çıkış kapısına ilerlerken kimsenin bizimle ilgilenmesine izin vermeden hızlıca arabaya doğru yürüdü.

Arabaya geldiğimizde kemerimi takıp alnıma öpücük kondurduktan sonra sürücü koltuğuna geçip arabayı çalıştırdı.

Hareketlerinde biraz huzursuzluk sezdim, "Ne oldu hayatım." dediğimde çocuk gibi omuz silkti "Hemşire yakışıklı değildi değil mi?" dediğinde gülmek istedim.

Anlaşılan kıskançlıkta kalmıştık.

"Bilmiyorum, ilgilenmedim." dedim gerçeği söyleyerek tatmin olmuşçasına gülümsedi derin bir nefes verdi.

Alayla güldüm, "Saçları ve kaşları dökülmüş, yüzü solgun veya sararmış olan kötü birini kıskanman komik." dediğimde arabayı sağa çekip durdu bana baktı.

Gözlerinden taşan aşkla baktı hem de.

"Saydığın hiçbir şey seni kötü göstermiyor. Sen hâlâ anlamadın mı sıra dışı bir güzelliğin var kızım senin. Hiçbir kalıba sokamıyorum. Kelimelerle tarif edemiyorum o kehribar gözlerine her baktığımda diyorum 'olamaz ya bir insan bu kadar güzel olamaz.', saçların veya kaşının olmaması seni kötü yapmaz. Beni dünyanın en şanslı erkeği yapar çünkü her haliyle dünyanın en güzel kadınına sahibim." 

Uzun soluklu konuşmasıyla gözlerim doldu her lafı kalbime ilmek ilmek işledi, "Üzme böyle düşünerek beni." dediğinde emniyet kemerini çıkarıp sarıldım "Özür dilerim. Seni çok seviyorum bir tanem." dediğimde sımsıkı sarıldı.

"Özür dileme, sana çok aşığım güzelliğim."

💙

nasıldıı

Yaralarını Ben Sarayım| Ferdi Kadıoğlu✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin