"Niye Yağız..."dedim çaresizce gözlerine bakarken.
"Sokaktan geçen biri benim ağladığımı görse yardım eder Sen niye yapmıyorsun bunu?Niye benden kendini esirgiyorsun"dedim kollarımı ondan çekmeye çalışırken.
"Niye benden sevgini esirgiyorsun?"dedim...
Aleda'nın bir gününü koskocaman 14 bölüme sığdırdığımı farkettim QPOWKRRPWPWKDKSKW
Evet şuan saat 07:32 ve ben yarım saattir mutfakta telefonumu arıyordum.
Gece buraya, prize şarja takıp gitmiştim. Neredeydi şimdi bu telefon? Kalkıp ayaklanamazdı herhalde.
Sevda ablaya sorsam desem kadın bu saatte uyuyordur. Gerçi bütün konak halkı şuan uyuyordu ve ben.. Avukat olan garip ben... Bu saatte kalkmak zorundaydım.
Evet dün ani bir karar ile burda çalışmaya başladım. Önce adliyeye gidip ilk dosyamı alacaktım. Sonra ise kendime güzel bir ofis bulacaktım.
Tabi eğer telefonumu bulursam çalışmaya başlayabilecektim.
Mutfak tezgahlarını aramaya başladım bu sefer. Hepsinin içine teker teker bakıyordum ama yoktu. Arkamdan gelen ses ile irkilip arkama döndüm hızlıca.
Ve evet buradaydı 14 yaş katili.
"Aleda?"dedi"Ne yapıyorsun bu saatte burda sen?"Olmayan gururumu arıyordum abicim. İşe senin olmayan beyninide bulmak eklenince işim epey uzadı.
"Telefonumu arıyorum adileyeye gideceğim ama burda yok"dedim bıkkın şekilde. Dakikalardır arıyordum ve yoktu Nalet telefon. Seni bulunca sıfırlayım da gör sen.
Gözlerim üstündeki pijamalarda gezindi. Saçları dağınık, gözleri hafif kısık ve dudakları uyku sarhoşu hafif dolgundu.
Dudaklarına da bakma be kızım dedi sağ melek.
Bak kız ne güzel dudakları var daha iyisini mi bulacaksın dedi sol melek.
Siz ne anlarsınız benim halimden melek kardeşler....
Pijamasının cebinden bir telefon çıkarıp bana uzattı. Benim telefonum muydu o?
"Dün sevda abladan telefonumu istemiştim oda karıştırıp seninkini getirmiş bana"dedi"Gece geç bir saatti seni rahatsız etmek istemedim"
"Merak etme birşeyine bakmadım al"dedi ve telefonu iyice bana uzattı.
Umarım bakmamıştır dedi sağ melek.
Bu heriften herşey beklenir dedi sol melek.
Kesinlikle bu sefer sol meleğe güveniyordum ama lütfen susun.
"Sağol"dedim kısa kesip. Telefonumu elinden alıp masada duran çantama koydum.
Çantamı takıp karşımda duran adama baktım. Oda bana bakıyordu.
Bundan adam olmaz bırak dedi sol melek.
Sen bunu adam edersin dedi sağ melek.
Kardeşim kafam yeterince karışık zaten sizinle mi uğraşayım birde aa ama biraz empati.
Kapının önünde duruyordu ve maalesef bu adam dev cüsseli bir adamdı ve gövdesi kapıyı kaplıyordu..
Omuzları da boğaz köprüsü gibi mübarek dedi sağ melek.
Omuzları böyle büyükse Allah bilir diğer yerleri nasıldır dedi sol melek..
Sol melek acaba beni yoldan çıkarmak için bütün seçenekleri önüme mi koyuyordu?
Kapının önüne gelip ona baktım"Çekilir misin abi?"dedim muzip bir ses tonu ile sanki asla az önceki şeyleri ben düşünmemişim gibi..
