6.bölüm : "Benden ne istiyorsun?"

433 26 10
                                    

İki hafta boyunca bir gelişme olmadı. Katilden bir işaret gelmedi. Baran ile arada konuşuyordum ama ilgi çekici bir şey yoktu. Ne yapacağımızı bilmediğimiz için beklemeye karar verdik. Katilden bir işaret bekliyorduk.

Hafta sonuydu. Şarkı dinleyerek resim yapıyordum. Okulda olmadığım zamanlarda genelde resim yapıyordum. Arkadaşlarım bir galeri açmamı söylüyordu. Resim yapmak benim hobimdi. Üniversiteden sonra belki açabilirdim. İlgilenmeye pek vaktim olmayacaktı ama ilgilenmesi için birini ayarlayabilirdim.

Annem, teyzemin ve kızının bize geleceğini söyledi. Kuzenim on yaşındaydı. Benimle iyi anlaşıyordu. Birlikte resim yapıyorduk. Onun da resim yeteneği vardı. Belki de o büyüdükten sonra daha açmadığım galerimi ona bırakırım.

Zil sesini duyduğumda müziği kapattım ve odadan çıktım. Belinay beni gördüğünde yanıma geldi ve sarıldı. Bende ona sarıldıktan sonra teyzemle selamlaştım. Bir süre onlarla oturdum. Ardından Belinay resim yapmak istediği için resim odama geçtim.

O resimlerimi incelerken ben yeni bir tuval hazırlıyordum. "Bu kim?" dediğinde arkamı döndüm ve Güney'in resmine baktığını gördüm. "Bir arkadaş," dedim tedirgince. Belinay yaşına göre olgundu. Yanıma geldi. "Çok güzel çizmişsin," dedi. Burnunu sıkarak teşekkür ettim.

Eline bir palet verdim. Kendime de bir tane aldım ve tuvalin karşısına geçip resim yapmaya başladık.

Belinay, "Keşke bende böyle resim yapabilsem," dedi. Gülümseyerek, "Yeteneğini geliştirirsen neden olmasın?" dedim.

Resmimizi bitirdiğimizde ikimizde boya olmuştuk.

Boyalardan kurtulduktan sonra oturma odasına geçtik. Belinay resmi annesine gösterdi. Annesi çok beğendiğini söyledi. Küçükken bende yaptığım her resmi aileme gösteriyordum. Gelecekte o da iyi bir ressam olacak. Hayali bu.

Akşama doğru gittiler. Yorgun olduğum için odama çıktım. Telefonumun çaldığını duyunca açtım ve kulağıma götürdüm.

"Efendim?"

...

Karşı taraftan cevap gelmiyordu. Bu an bana tanıdık geldi. Daha önce de biri arayıp konuşmamıştı. Katil olduğundan şüphelenmiştim.

"Sen kimsin?"

...

"Cevap ver!"

Anlık öfkeyle bağırmıştım. Kısa bir süre sessizlikten sonra karşı taraftan ses geldi. Robot sesine benziyordu. Bir insan sesi değildi.

"Merhaba Lara."

"Sen kimsin?"

"Kim olduğumu biliyorsun."

"Benden ne istiyorsun? Neden insanları öldürüyorsun?"

Korkudan sesim titriyordu ama öfkeli olduğum için belli olmuyordu. Elim titriyordu.

"Katiller nasıl söyler? Acı çekişini görmek istiyorum. Çaresizliğini görmek istiyorum. Hayır, onlar değil."

"Benden ne istiyorsun?"

"Tekrar konuşacağız."

Telefon kapandı. Öfkeyle telefonu fırlattım. Kafayı yemek üzereydim. Korku ve öfkenin etkisiyle elim titriyordu. Ağlamaya başladım. Sinirlerim bozulmuştu. Bir yandan ağlayıp bir yandan kahkaha atıyordum.

Telefonu alarak Güney'i aradım. Telefon açıldığında hıçkırarak ağlamaya devam ediyordum. Güney ağladığımı duydu.

"Lara? Ağlıyor musun sen?"

"Lütfen gel."

"Geliyorum."

Telefonu kapattı. Ağlamaya devam ediyordum. Annem aşağıda şarkı dinleyerek yemek yaptığı için beni duymuyordu. Böylesi daha iyiydi.

Yaklaşık on dakika sonra kapı çaldı. Kısa süre sonra odamın kapısı açıldı. Güney kapıyı kapatarak endişeyle yanıma geldi. "Ne oldu?" dedi korkuyla. Ağlamaya devam ederken, "Yine aradı. Bu sefer konuştu. Dalga geçer gibi gülüyordu," dedim. Güney ne olduğunu anlamamıştı. Sadece sarıldı ve beni sakinleştirmeye çalıştı.

Ben sakinleşene kadar beni bırakmadı. Bir süre sonra kendime gelmeye başladım. Güney bunu fark ettiğinde geri çekildi. Gözyaşlarımı silerek, "Daha iyi misin?" dedi. Onaylarcasına kafa salladım. "Şimdi sakince ne olduğunu anlat."

Derin bir nefes aldıktan sonra her şeyi detaylı anlattım. Güney dikkatle beni dinledi.

"Anlamıyorum Güney. Ben ne yaptım? Benden ne istiyor?" dedim. Güney düşünceliydi. Olanlara anlam vermeye çalışıyordu. "Bilmiyorum," dedi umutsuzca.

Katil, beni tekrar arayacaktı ve bu beni daha çok korkutuyordu. Numaramı nereden bulduğunu sorgulamıyordum. Bir katil için çok zor değildir.

Kafayı yemek üzereydim. Ne yapmam gerektiğini bilmiyordum. Katilin benden ne istediğini bilmiyordum. Neden beni öldürmek yerine acı çektirdiğini bilmiyordum. Derdi acı çekişimi görmek değilse neden bana bunu yapıyor?

Güney, "Sana söz veriyorum, gerçeği öğreneceğiz. Onun kim olduğunu bulup hesap soracağız," dedi. Kafa salladım. Güney ayağa kalktı. "Şimdi gitmeliyim. Annene sana dersle ilgili not getirdiğimi söyledim," dedi. Ayağa kalkmama yardım ettikten sonra kapıya yöneldi. Bir şey söylemeden sarıldım. Karşılık verdikten sonra yavaşça geri çekildi. "Görüşürüz."

Güney gittikten sonra duşa girdim. Suyu açtım ve yere oturdum. Sadece oturdum ve duşun bana iyi gelmesini umdum.

SESSİZ ÇOCUKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin