karga

9

Odamdaki yatakta yatarken kapı tıklandı.
'Gelebilirsin." diye seslendim ve kapı açıldı.

"Yemeğe?" dedi Karan.

"Geliyorum." dedim ve yataktan kalktım. Yavaş yavaş yanına geldim ve beraber masaya geçtik.

Her zaman ki gibi masa bir sürü çeşit şeyle doluydu.

"Bunların çoğunu yemiyoruz zaten yazık değil mi?" diye sordum Karan'a. Gerçektende iki kişi için bu kadar yemek fazlaydı.

"Çöpe gitmiyor onlar." dedi ve yemeğe başladı. Bende sadece kafamı salladım.

Bir süre sessizce yemek yerken dayanamadım ve tekrar konuşmaya başladım.

"Yemekten sonra işin var mı?"

"Cık"

"Bir yere mi gitsek? Yani tabi benimle gezmek istemezsen.. Bilmiyorum da.. Sıkılıyorum bütün gün.. Değişiklik olur diye dedim yani.. Gitmesekte olur bir şey olmaz da.. Yani güzel olurdu." oldukça saçmalamıştım. Çünkü konuşurken bana öyle güzel bakıyordu ki ne diyeceğimi bile unutturuyordu. Konuşmam bitince gülümsedi.

"Nereye gitmek istiyorsun?" diye sordu. Sanki şuan dünyanın en önemli konusunu konuşuyormuşuz gibi dikkatle beni dinliyordu.

"Bilmiyorum ki, bana farketmez." dedim.

"Tamam o zaman ben seni eğlenebileceğin bir yere götürücem.. Ama önce yemeğini düzgünce ye. İnceciksin Nil, biraz kilo al." dedi.

Gülümsedim ve kafamı salladım. Tabağımdaki yemekleri hızlı hızlı yedim, bitirdim.

"Nereye gidicez? Ne giymem gerekir?" diye sordum ve masadan kalktım.

"Gece kulübüne gidiyoruz. Çok uçuk şeyler giyme, takıl kafana göre." dedi ve o da ayaklandı.

"Tamamm." dedim ve koşar adım odaya çıktım. Hemen duşa girdim. Kısa bir duştan sonra giyinme odasına geçtim ve ne giysem diye düşünmeye başladım.

Askıda duran elbiselerin arasında kısa, siyah, sırt dekolteli elbise dikkatimi çekmişti. Hemen askıdan indirip üzerime tuttum. Güzel bir elbiseydi. Bu dolabı kim düzmüşse zevki gayet güzeldi.

Çamaşırlarımı ve elbiseyi hızlıca giydim. Banyoda gördüğüm düzleştiriciyi hatırlayınca oraya yöneldim. Saçlarım zaten düzdü ama düzleştirince daha düz ve daha güzel gözüktüğünü düşünüyordum.

Saçlarım biraz uzun olduğu için düzleştirme işi bir tık uzun sürsede halletmiştim. Hemen makyaj masasının önüne geçtim ve makyaj yapmaya başladım. Kapatıcı ve fondötenin rengi bile bana uygundu..

Hızlıca makyajımı yaptım ve son dokunuş olarak kırmızı ruju sürdüm. Ayağıma gümüş taşları olan siyah topukluyu da giydiğimde hazırdım. Odadan çıkıp onun odasının önüne geldim ve kapısını çaldım.

"Gel!" diye bağırınca içeriye girdim.

Aynanın karşısında saçını düzeltiyordu. Bana döndüğünde baştan aşağıya süzdü. Sırıttı.

"Nasıl olmuşum?" diye sordum ve etrafımda bir tur döndüm.

"İdare eder işte." dedi ve gülerek tekrar aynaya dönüp saçını düzeltmeye devam etti.

"Ay aman senin beğenmene kalmadık." dedim ve yanına gidip aynanın karşısında kendime baktım.

"Hadi hadi çok konuşma da üzerine bir şeyler giy." dedi bana dönüp.

"Hava sıcak ne gerek var?"

"Arkana kumaş koymamışlar."

"Ha ha ha. Hadi ya gidelim artık."