Bölüm 1

559 165 206
                                    

Güneş doğuyor, bana sende küllerinden yeniden doğ der gibi.

Düşüncelere dalmışken kapının sesinden bir anda irkildim, kafamı o yöne çevirdiğimde içeri insan bedenli kızıl saçlı bir yılan girdi.

Evet evet halam Şahinur Behramgil. "Saatden haberin varmı?! Ne diye uyuyorsun! Kim yapacak koca konağın işini?! Kalk git işlere yardım et!" Koca konak mı? O kadar çalışan var, sanki tüm işleri kendisi yapıyorda gelip bana kızıyor.

"Tamam hala. Hazırlanıp iniyorum hemen aşağıya."
Dinlemedi zaten beni, hep söylediğim şeyler zaten, o bana kızıyor ben hiç bir şey söylemiyorum, sadece onaylıyorum.

Gözlerim kahve rengi gözlerine takıldı, vücudumu yukarıdan aşağıya doğru süzdükten sonra çıktı odadan. Bir şey olmuştu, evet evet bir şey olmuştu.

O bakışların altında başka bir şey vardı. Bakmazdı bana öyle. Aramızda sadece yedi yaş vardı halamla, yedi yaş büyüktü benden.

Güzelliğine düşkün bir kadın halam, öz güvenli birisi. İyi birisi ama sadece kendisine, 22 yıllık hayatımda bir kere iyilik yaptığını görmedim ben.

Zaten bana neden iyilik yapsın ki, beni hep küçümseyen birisi oldu. Hareketlerini geçtim gözlerinden bakışlarından bilirim hep. Bu gün, ama bu gün gözlerinde gördüm, bu başka bir şeydi, ne alaycı, ne de küçümseyici bakıştı.

Sanki bir şey olmuşta kıskanmış beni. Yıllardır bu konakta çalışan bir kadın var, Gülsüm teyze.

Çok iyi bir kadın, çok severim onu. O da beni çok seviyor. Hareketlerinden, bakışlarından görüyorum ben. belkide annemden sonra bir tek o beni sevdi, şefkat gösterdi.

On beş yıldır, dostum, sırdaşım o benim, sığındığım tek limanım, bide dilan var tabi.

Gülsüm teyze bana hep güzel olduğumu söyler. Ona göre Midyatta, hatta Mardinde benden güzeli yokmuş. Gülsüm teyzeye kalsa, her kes beni kıskanır. Ama halam asla beni kıskanmaz.

Yedi sınıfa kadar okudum ben. Üniversite okumadım ya, halama göre cahil biriyim. Onun düşüncesine göre, güzel olmak yetmiyor. Cahil değilim ki ben. Babam beni okuldan çıkardıktan sonra, Gülsüm teyze bana bir sürü ders kitapları aldı. Bana hep kendini geliştir , bir gün bu esaretten kurtulduğunda, ilk yapacağın iş okumak olsun. Kendini o güne hazırla dedi.

Aşağı inmem gerektiğini hatırladım, tüm düşüncelerimden sıyrılıp, lavaboya gidip, ihtiyaçlarımı giderdikten sonra, üzerime gözlerimle aynı renktek sade günlük bir elbise giydim ve aşağı indim.

Duvardaki koca aile yadigarı saate baktım saat sekiz buçuktu ve tabikide çalışanlar dışında her kes uyuyordu.

Mutfağa geçtim. Her zamanki gibi, Gülsüm teyze, zerda abla ve bir tanecik arkadaşım dilan iş başındaydı.

Gülsüm teyze "günaydın kızım" dedikten sonra bende "günaydın herkese" dedim ve dilan'ın yanına geçtim.

Domatesleri alıp keserken dilan'ın sesini duydum. "Gördün mü kız?" Diyince "Neyi gördün mü" diye cevap verdim.

Dilan la aynı yaştayız, hatta aynı sınıfta okuduk , yani ben çıkana kadar. Dilan Gülsüm teyzenin kızı, aynı zamanda da benim tek arkadaşım hatta kardeşim.

Okuldan çıksam da, Gülsüm teyzenin aldığı kitaplar, Dilan'ın okulda geçtiği dersleri gelip bana anlatmasıyla, kendimi geliştirdim, hatta birlikte geliştirdik.

Dilan üniversiteyi bu yıl bitirdi, matematik öğretmenliği okudu, iki ay sonra burda bir okulda işe başlayacak.

Mavi gözleri , siyah kıvırcık saçları güzelliğine güzellik katıyordu. Dilan'ın sesiyle düşüncelerimden sıyrılıp, ona kulak verdim.

"Kızıl yılanı" evet evet bu ismi halama dilan koydu "evet gördüm, bir gariplik vardı"
"gariplik mi? Yerinde durmuyordu, yüzde maskeyle geziyordu" diyince " banada garip-garip bakış attı, nasıl desem sanki bir şey olmuşta kıskanmış gibi."

Diye cevap verdim " kızım sen saf mısın? salak mısın? Seni kıskanması için illa bir şey olması mı gerekiyor? Bir kere, Behramgil aşiretinde tek güzel kadın sensin. Bunu biliyor ve kuduruyor.

"Son cümleyi sesli, hatta bağırarak söylediği için, herkes duymuştu Zerda abla başını işinden kaldırmadan "Güneş aynı rahmetli Havin hanıma benziyor, aynı onun gibi, su gibi MaşAllah" diyince gözlerimin dolduğunu fark ettim.

Gülsüm teyze " Tek güzelliği değil, aynı kalbide onunkine benziyor " diye söze girince, göz yaşlarım gözümde usulca firar etti.

Ve Bingo!Her an'ımın katili, aynı annemin katili olduğu gibi. Behram Behramgil avlunun ortasında Güneş diye bağırıyor...

merhaba canlarım bu benim ilk kitabım çok heyecanlıyım okunması biraz zaman alabilir.
Kitap'ı üç yıl önce yazdım varlığını bile unutmuştum bu gün buldum ufak değişiklikler yaptım şansımı deneyeyim dedim umarım hoşunuza gider, 4 gün aralığında yayınlanacak.
Hoşunuza giderse bana destek olarak kitabı instagram hesabınızda paylaşırsanız sevinirim sizi çok seviyorum❤
İnstagram: _gecegunesii

GECE GÜNEŞİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin