10 Things I Hate About You & Jily texting

9

Lily : İkinci şans olayını çok romantize ediyoruz, katılıyorum.

Lily : Ama benden altı yüz küsür şans isteyecek kadar büyük ne veya neler yapmış olabilirsin anlamıyorum.

Lily : Aklıma üç isim geliyor, emin olamadığım için yorum yapmak da istemiyorum.

Lily : Ümit vermekten kastın umarım seni geri sevmem değildir, tanımadan sevemem seni. Tanısam da seveceğimin bir garantisi yok.

Lily : Ama nefret etmem senden, yazdıklarını bu denli severken ve yazacaklarını merakla beklerken hayır senden nefret etmem.

Lily : İstediğin gibi sevemesem bile iyi bir arkadaş olmak için çabalarım.

Bilinmeyen Numara : Yaparsın biliyorum.

Bilinmeyen Numara : Umudumun yeşerme nedeni de bana verdiğin bu güven zaten Lily.

Bilinmeyen Numara : Artık bana nefret dolu bakmayacağına, benden nefret etmeyeceğine inanıyorum.

Bilinmeyen Numara : Bana karşı negatif bir duygu beslemediğini bilerek yaşamak çok güzelmiş.

Bilinmeyen Numara : Bu kadar umutlandıktan sonra umarım yere çakılmam Lily.

Bilinmeyen Numara : Seni de iyi tanıyorum bu mesajlara ne cevap vereceğini düşünüyorsun, yazamıyorsun bir şey.

Bilinmeyen Numara : Yukarıda yazdıklarıma cevap verme boşver, nasılsın bugün?

Lily : İyiyim, yoruluyorum biraz.

Lily : Son senem olduğu için hep çalışmak zorunda kaldığımdan dolayı yoruluyorum.

Lily : Kendimi tek özgür hissettiğim zamanlar seninle geçirdiğim vakitler.

Lily : Sense hep benzer şeylerden bahsedip kafamı karıştırıyorsun ; nefret etmek, güneş ve ay, kanlı ay tutulması.

Lily : Kafanın içini merak ediyorum Bilinmeyen.

Bilinmeyen Numara : Beni güldürdün, uzun süredir bu kadar güldüğümü hatırlamıyorum.

Bilinmeyen Numara : Normalde böyle değilimdir, bozuk plak gibi sarmam yani.

Bilinmeyen Numara : Sadece konu sen olunca bazı soru işaretleri cevap bulana kadar tekrarlamaya devam ediyorum sanırım?

Bilinmeyen Numara : Sıkmış olabilirim kabul ediyorum.

Bilinmeyen Numara : Senin benden nefret ettiğini düşünmem çok yoruyordu beni, bakışlarında bir şeyler vardı beni huzursuz eden. Herkese güzel bakıp bana öyle bakman.

Bilinmeyen Numara : Kanlı ay tutulmasına takılıp kalmam da şu yüzden, seni hep güneşe benzetirdim. Güneş gibi parlarsın, sıcaksın, herkes seni sever, enerjiksin. Ay ise bendim çünkü güneş ve ay hiç birbirlerine denk gelmezler, kavuşamazlar.

Bilinmeyen Numara : Sadece bir kez kavuşurlar yıllar boyu bir defa, asırlar içinde sadece bir kez.

Bilinmeyen Numara : Onlar bile birbirine kavuşacaklarında imkansız olan her şey birdenbire saçma göründü gözüme.

Bilinmeyen Numara : Kavuşması imkansız olan güneş ve ay bile kavuşacaktı ve sen benden nefret etmeye devam edecektin öyle mi?

Bilinmeyen Numara : Kavuşması imkansız gibi görünen çoğu insan birbirine aşık oldu aslında ; Romeo ve Juliet mesela aileleri birbirine düşmandı onların kavuşması imkansızdı. Ölseler bile kavuştular.

Bilinmeyen Numara : Aile statüleri farklı olduğu için normalde birbirinin yüzüne bakamayacak çoğu kişi de birbirine kavuştu.

Bilinmeyen Numara : Safkan çoğu büyücü muggle doğumlu büyücüler ile evlenip ailelerine karşı geldiler.

Bilinmeyen Numara : Sanırım açıklığa kavuşturdum biraz olsa da niye bu kadar çok tekrarladığımı.

Bilinmeyen Numara : Kafama takıyorum.

Bilinmeyen Numara : Hep böyle değilim mesela en yakın arkadaşım ile kafama takılacak kadar kötü bir olay yaşasam günlerce kafa patlatmam, direkt gider konuşurum.

Bilinmeyen Numara : Olmuyorsa da zamana bırakırım, ona süre veririm.

Bilinmeyen Numara : Sen olunca konu mantık kalmıyor ki bende, her şey mükemmel olsun istiyorum.

Bilinmeyen Numara : Israrcılığımın nedeni de bu.

Lily : Beni sıkmıyorsun Bilinmeyen, benzetmelerin bazen hoşuma gidiyor.

Lily : Konuştuğumuzda da eğleniyorum, sen de biraz olsun rahat olmaya çalış lütfen.

Bilinmeyen Numara : Elbette, ne konuşmak istersin?

Lily : Senin kim olduğunu öğrendikten sonra ne olacak?

Bilinmeyen Numara : Konuşmak istersen yanıma gelirsin Lily, istemezsen gözlerini kaçırırsın ben de bir daha çıkmam karşına.

Lily : Mezun olduktan sonra ne olacak peki?

Bilinmeyen Numara : Eğer konuşuyorsak arada mektuplașırız, konuşmuyorsak da dünyanın iki farklı ucuna savruluruz.

Bilinmeyen Numara : Bunları düşünmek için erken, daha bir ayımız var.

Lily : Haklısın ama sana hep Bilinmeyen diyorum, bir isim bulsak fena olmazdı sanki.

Lily : İkinci adın veya lakap gibi bir şeyin var mı? Sana hitap ederken kullanabileceğim?

Bilinmeyen Numara : Bunları söyleyemem, Bilinmeyen güzeldi neden taktın ki kafana birden?

Lily : Hep bilinmeyen diyince komik geliyor, ciddiyeti kaçıyor ortamın.

Bilinmeyen Numara : Hiç düşünmemiştim böyle, düşününce komik geldi.

Bilinmeyen Numara : Haklısın çiçeğim, ben olsam ben de komik bulurdum.

Lily : Çiçeğim mi?

Lily : Bana sadece Potter çiçeğim der.

Lily : Sensin Potter, başından beri sendin.

Lily : Nefret ettiğimi söylerken, altı yüz küsürüncü şansı isterken.

Lily : O üç kişinin içinde vardın ama sen olabileceğine hiç ihtimal vermemiştim, bu sıralar eskisi gibi peşimde de dolanmıyorsun bitti sanmıştım.

Lily : Başından beri sendin Potter ve başından beri yanılmadın.

Lily : Haklıydın Potter, senden nefret ediyorum.

Yerlerinizi alıp kemerlerinizi bağlayın çünkü bu bölümden itibaren çok eğleneceğiz dostlarım - en azından ben yazarken eğlendim- giriş kısmı bitti ve zorladı beni açıkçası ilk kez texting yazdığımdan mı bilmem iki karakter konuşturmak çok zordu yahu OZ8EG32O9S9SH3N olsun hep aynı konular üzerinde dursalar ve kitap kendini tekrar ediyor gibi olsa da bundan sonra daha eğlenceli olacak en azından bence öyle umarım siz de beğenirsiniz

Görüşürüz öptüm sizleri

Sevgilerimle, Latife.