Kolları arsında olmak ne güzelmiş , iyi hissettiriyor bana. Yüzümü boynunun girintisine sokup kokluyorum onu, fena kokusu yok. Kendine has bir koku, böyle tarifi imkansız bir güzellikte. Kendini güvende hissettirecek türden bir şey.
Sanki uzun zamandır yolunu kaybetmiş yeni bulmuş olmanın verdiği o huzur var. Kokusu teni Güven başka bir his, tarifsiz...
"Parla," diyor boğuk bir sesle. Sesi titriyor adamın, cüssesine göre de hani nasıl titriyor o sesi. Bal kadar akışkan sıcacık. "Ne yapıyorsun?"
Ne yapıyorum?
Kapalı olan gözlerimi açıyorum. Omuzlarımdan tutmuş beni kendinden ayırmış ve o da nesi, yüzü neden kızardı bunun? Kulaklaea varana kadar hemde. Ne yaptım ki ben?"Güven," diyorum da aklımda deli hayaller cirit atıyor. Güven'in kollarında, çıplak ve yatakta olan hayaller. Birden ateş basıyor beni. "Sarıldım yahu, ne yapmışım ben!" Diye çıkışıyorum. Yakışıklı yüzünü kaplayan bir gülümseme var, gram inanmadı. Geriye dönüp eve ilerliyorum hızla. Beni rahat bırakır umarım diyerek tabi.
Bu arada bizim sıkıca sarılmamız herkesin dilinde, o ne sarılma diyorlar. Küçük kuzenden duyuyorum bu lafları. Hani odaya çekilseniz ne olurdu diye gülüyor. Murat'ın kardeşi de yanında, üf gözlerini dikip bakmasa olmaz.
Odama kapanıyorum. Anneme teyzeme ablama ona buna laf yetiştiremem, esasen duş almak istiyorum ama saç ve makyak izin vermez buna. Bir of da buradan gelsin.
Elbisem ütülemiş dolabımın kapısına asılı. Güven'in yanında hoş görüneceğim bu kesin. Kırmızı bir elbise ama öyle abartı değil. Önden halter ama sırtı açık hem de cüretkar şekilde. Etekleri yere kadar uzanıyor, bir de önden yırtmacı var. Bu elbisenin içinde beni görünce tepkisi ne olacak. Ateş basıyor beni. Hayaller gözümün önünde duruyor, allığa gerek duymadığım anlar şu an, yüzüm kırmızının bin bir tonu. Allah'ım, sabr!
Telefondan mesaj bildirim sesi geliyor, zir zir sinir zıplatan bir ses.
Güven: İyisin değil mi?
Güven: Aslında bunu söylemek bencillik.
Güven: Siktir.
Güven: Seni istiyorum Parla, çok istiyorum.
Güven: Benim de sana ihtiyacım var. Belki senin bana olduğundan daha fazla. Ama incitmekten korkuyorum seni.
Parla: Kırılgan biri değilim ben.
Güven: İyi gelelim birbirimize.
Parla: Ben, yorgun hissediyorum kendimi.
Güven: İstersen bahane bulup gitmeyelim?
Parla: Benim için endişelenmen çok şirin fakat bu yorgunluk fiziki değil, ruhani.
Güven: Benle geçmez mi peki?
Parla: Geçer belki.
Güven: Seni hissetmek dünyadaki bir cennet.
Güven: Ve sanırım şanslı hergele benim.
Güven: Murat salaklik yaptığı için teşekkür etmeliyim.
Güven: Yoksa bu dünyada bana cenneti tartışacak yegane varlık bana gelmezdi.
Okuduğum mesaja gülüyorum. Ve bugünün ilk gülümsemesi bu. Beni bir tek Güven anlıyor.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
sözler, akan bir yıldız. | Texting
RomanceAşk, basit bir duyguydu ve bence basitçe yaşanmalıydı. Ayrılık acısı çekerken aklımın ucundan geçmeyecek birinden aldığım karşılık her şeyi değiştirdi.