*13*

10.2K 655 4
                                    

"Selam Halil. Selam Hale. Nasılsınız ?"
"Sağol Yağmur sen nasılsın? "

" Bende iyiyim. Demek Yiğit başladı staja. Umarım size yardımcı olur."

"Oluyor. Sağolsun. "

" Yağmur abla yeni çalışma arkadaşımı da tebrik etmelisin. "

" çalışma arkadaşın mı? Kim? Yoksa..."

"Evet. Hale de benimle staja başladı. "

"Aaaa öyle mi? Hayırlı olsun."

"Teşekkürler. "

" haftasonu işiniz var mı? Beraber bir yemek yiyelim. Yiğit ve Hale'nin ise baslayisini kutlarız. "

" Aslında bizim işimiz var. Bir... Düğüne katilmamiz lazım. "

" Hadi ya. Ben haftaya şehir dışına çıkıyorum. Birkaç ay içinde geleceğim. O zaman yeriz yemeğimizi."

"Tabi olur. "

" Size iyi akşamlar. Görüşürüz sonra. "

" Görüşürüz Yağmur. "

Yağmur Yigitin koluna girip binaya doğru yürüdü. Halil peşinden bakarken Hale sıkılmaya başladı. Halili daldığı rüyadan nasıl uyandiracagini düşündü.
" Öhö öhö öhö "
Halil Haleye döndü. Birşey söylemeden arabasını çalıştırdı. Siteden çıktıklarında on dakika sonra yolda durdu Halil. Hale kendisini yolun kenarında indirecek zannetti. Yapmazdi değil mi?
" Söylemeyecek misin? "

Hale önce ne olduğunu anlamadı. Neyi söylemesi gerekiyordu? Düşündü ve daha sonradan anladı.
" Ben öğlen yemekhanedeki olay için özür dilerim. Ne anlatmak istediğini anlamadım. Hakan denen herifin... Yani Hakan Bey'in orda oturduğunu da farketmedim. Gerçekten üzgünüm. Sizi zor durumda bırakmak istemezdim. "

Halil Halenin söylediklerini dinliyordu. Kendini gülmemek için tutuyordu. Kelimeleri çok güzel kullanıyordu. Dayanamadı ve gülmeye başladı.

Hale bu sefer şaşkınlıkla Halil'e baktı. Karşısında ondan özür diliyordu ama o karşısında gülüyordu. 'Demekki o da gulebiliyormus. Çok güzel de gülüyor.' diye düşündü. O güldükçe kendisi de gülmek istedi ama sonra kendisi gülünecek birşey söylemediği halde neden güldüğünü merak etti. Sinirlenmeye başlamıştı.
"Neden gülüyorsun ya? Sana özür dilemeye çalışıyorum. Senin yaptiginsa gülmek. Komik mi bu? "

Halil gülmesini bir süre daha sürdürüp Haleye baktı. Bu kız nasıl bu kadar tatlı olabiliyordu? Sonra düşündükleri için kendini suçladı ve ciddi tavrını aldı.
"Ben sana Söylemeyecek misin derken evin nerde olduğunu sormaya çalıştım. Özür diletmeye çalıştığım aklına nerden geldi? "
Halil yine tebessüm etmeye başladı. Bu sefer ona Hale de katıldı. 'Nasıl bu kadar salak olabildim?' diye düşünürken camdan dışarı baktı. Yüzünün kizardigini görmesini istemedi Halil'in.
" Sen sür. Ben yolu tarif ederim. Biraz karışık. " diyebildi sadece.
Halil kıza baktı. Camdan dışarı bakarken yüzü kizarmaya başlamıştı. Arabasının anahtarını çevirdi. Araba çalışmadı. Tekrar çevirdi. Yine çalışmadı.
Hale ve Halil birbirlerine baktılar. Bu gün o kadar kolay bitmeyecek diye düşündüler.

HALİL ile HALE (tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin