4. BÖLÜM: SEVGİ VE NEFRET

114 10 0
                                    

2024, Falaz Turgay Noyan.

Hayatta her insanın gayesi kendine olmakla birlikte oldukça değişkenlik gösterebilirdi. Benim gayem ise sadece vatanımaydı. Ben vatanına aşık bir adamdım.

Çoğu insan sert bir yapımın olduğunu ve bu sert kabukların beni dışarıdan iyi göstermediğini söyler dururdu. Oysa bunun umrumda olmadığını, bunun benim arkasına saklandığım bahaneler değil tamamen benliğim olduğunu bilmiyorlardı.

Ben buydum oysa. Duygularını açıkça yaşayamasa da sözleri ile her şeyi ortaya döken, sert tavırları ile soğuk rüzgarlar estiren bir adam. Bu benim benliğimdi ve önüne geçemezdim.

Ancak o geçerdi. O, Rima Arven Kanık, benim benliğime ait en büyük tehlikeydi.

Her anlamda güçlü ve yetenekli bir kadındı. Üstelik hayatım boyunca bana korkuyu hissettiren tek kadındı. Ben korkmazdım. Korkmaktan da nefret ederdim.

Rima'nın hislerini en başından beri biliyor, çıplak gözle görebiliyordum. Onda en sevdiğim şey buydu. Bu kadar görünür olması. Yalanı dolanı olmaması. Ancak her geçen gün bana karşı daha da artan duyguları canımı sıkıyordu.

Çünkü ben onun istediği o adam olamazdım. Kibar, iyi, gülümseyen, arkadaş canlısı. Bunlar ben değildim. Ve bunlar benim benliğimin çok dışında, ancak benim urganım olma niteliği taşıyacak şeylerdi. Ve bu da bana terstti.

Bir kadının bir adamdan bekleyeceği tüm o şeyleri yapabilecek bir adam değildim.

Çadırımın önünde duyduğum ayak sesleriyle başımı önümdeki dosyalardan kaldırdım. "Gel." Dedim seslice. Çadır açıldı ve içeriye Halas girdi. "Gel koçum, bir şey mi oldu?"

"Evet." Dedi yanıma gelip otururken. "Gölgesiz ile ilgili."

Kaşlarım hafif çatıldı. "Seni dinliyorum."

"Annesi ile telefon görüşmesi yaparken duydum. Annesi ülkeye geri dönmesini söylüyor. Rima ise istemiyor. Tartışıp duruyorlar. Sen bir müdahale etsen."

"Gitmesi belki de daha hayırlı olur." Dedim. Bu görevi onsuzda yapabilirdik. Zaten çoğu zamanımız burada, alanda geçiyordu.

"Geçen günlerde yaptığı dosya hatası sebebiyle mi böyle konuşuyorsun yoksa gözünün önünde bulunmasına tahammül edemediğin için mi?" Diye sordu Halas, bugün onu fazla cesur görmüştüm.

Başımı kaldırıp ona baktım. Dik dik suratına baktığımda o çoktan cevabını almış gibiydi. "Annesinin hasta olduğunu biliyoruz," dedim. "Kadını daha fazla zora sokmasın."

Lafım bittiğinde birisi çadıra girdi. Utkuydu. Benim korumalarımdan birisi. "Komutanım, bu not size." Masama bıraktığı nota baktım.

Uzanıp açtım ve okumaya başladım.

"Gölgesiz olarak değil, Rima olarak yazıyorum bu notu. Eğer Rima olmam seni rahatsız edecekse Arven olarak yazıyorum. Gidiyorum Falaz, senin istediğin oldu sonunda. Annemin hastalığı çok ilerlemiş. Yanına gitmem gerek. Şimdi diyeceksin ki bu notu niye bana yazıyor? Yazıyorum çünkü uzun bir süredir görüşmeyeceğiz belli ki. Üstelik ülkeye döndüğünde ben yine aynı ben olur muyum bundan da emin değilim. Sadece teşekkür ederim Falaz, bana benim sevilmeyecek bir kadın olduğumu gösterdiğin için. Sen hep sadece doğruları gösterirsin. Bir ayna misali. Bana da ayna tuttun.

Son kez sevgilerimle,
Rima Arven Kanık."

Okuduğum şeyle kaşlarım çatıldı. Mektubu katlayıp cebime koyduktan sonra hızla ayaklandım. "Ne oldu?" Dedi Halas.

ATEŞ BÖCEĞİ İLE ALAŞAFAK Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin