14. BÖLÜM: BANDANA VE MEZARLIK

79 9 0
                                    

2022, Asi Gökçe Tengiz.

Gurur'un odasındaydık. Gurur yere çökmüş mekik çekiyordu. Üzerinde hiçbir şey yoktu ve altında lacivert bir kapri şort vardı. Bense bacaklarına oturmuştum. Bir yandan da Vizem için çalışıyordum onunla.

"Gurur ya," dedim karnında ki gerilen kaslara bakarak. "Odaklanamıyorum! Biraz duramaz mısın?"

Ellerini kafasının arkasında birleştirip iyice uzandı ve sırıttı. "Üç saattir çalışıyoruz Asi, yetmez mi?"

"Ama emin olmam gerek, bu vize çok önemli."

"Ben eminim." Derken bileğimi tuttu ve beni kendisine çekti. Göğsüne yatırdı. "Emin ol, Ayvaz abim bu kadar çalışmamıştı. Elini kolunu sallayarak girdi. Senin ondan daha zeki olman kaçınılmaz sevgilim."

"Ayvaz abi bunu duyarsa seni hanımcı ilan eder, biliyorsun, değil mi?"

"Senciyim diye alınacak değilim yavrum," dedi rahat bir şekilde. "Hatta onurlanırım bile."

Kalbinin üzerine öpücük bıraktım. "Seni hep kalbinden öpesim var."

"Kalbime vurgun yapmışlığında var, biliyor muydun?" Dediğinde kıkırdadım. O da güldü. Ardından kucağında benimle kalktı. "Acıktın mı?"

"Evet."

"Eminim üst katta güzel yemekler vardır." Derken beni yere indirdi ve bileğimi tutup kendisiyle birlikte yukarı çıkardı.

Üst kata vardığımızda Nefise hanımın yanına vardık. "Asi kızım?" Dedi şaşkınca beni görünce. "Hoş geldin. Ne zaman geldin, görmedim seni."

"Senin yokluğunu kollayıp sinsice sızdı yuvamıza." Diyen kişi televizyonda futbol maçı izleyen Halas'tan başkası değildi. Kucağında bir mısır tabağı vardı.

"Ve evi en güçlü olandan fethetti." Dedi onun yanında oturan Destan. Eliyle havaya yumruklar savuruyordu. "Oldukça çevik, kuvvetli ve sinsiydi!"

"Benden mi bahsediyorlar?" Derken şaşkınca Gurur'a döndüm.

Güldü. "Sen boş ver onları, bu sıra çok boks maçı izliyorlar."

"Bence tedavi almaları gerek." Dedim sırıtarak.

"Duyuyoruz yalnız ha." Dedi Halas, hiçte umrunda değil gibi duruyordu oysa.

"Çek ayaklarını," derken Falaz abi girdi salona. "Şuna bak, panda gibi yayılmış tüm alana."

"Koca adamsın şu alandan geçemiyor musun ya abicim?" Diye sordu Halas ama aldığı cevap ensesine geçirilen bir şaplaktı.

"Falaz!" Diye kızdı ona Nefise teyze.

"Allahtan evde doktor var," dedi Halas, bana döndü. "Allah rızası için şu merhuma bir tedavi. Beynim ensemden aktı sanırım, öyle büyük yarık açıldı ya."

"Kusura bakma, evine sinsice girdiğim insanlara yardım hizmetim bulunmuyor. Hem çok kayıp yoktur diye düşünüyorum, üzülme."

Gurur ve Falaz abi kocaman bir kahkaha atarlarken Destan'da onlara eşlik etti ama baya yastık falan yumrukluyordu. Hatta bir an koltuktan düştü ve orada gülmeye devam etti.

Halas ise ağzı bir karış açık kalmış bir şekilde bana baktı. "Onun zeki ve hazır cevap olduğu detayını unutmuşum, sanırım bu Falaz abimin tokadından daha çok acıttı."

"Of çok iyiydi ya," Destan gülümsemesini zorla durdurdu. "Halas abimin yüzünün aldığı şekli gördünüz mü? Keşke zaman makinam olsa da tekrar o ana dönebilsem."

ATEŞ BÖCEĞİ İLE ALAŞAFAK Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin