12. BÖLÜM: SOĞUK SEDYEDE ALEV ALMIŞ RUH

81 10 0
                                    

2022, Rima Arven Kanık.

"Bu duruma kandığına inanamıyorum Rima!" Kendi kendime kızarak askeriyenin koridorunda ilerliyordum. "Cidden oraya geleceğine inandın mı?"

Dün doğum günümdü. Liseden birkaç arkadaşım benimle iletişime geçmişti ve doğum günümü kutlamak istediklerini, istersem askeriyeden de arkadaş çağırabileceğimi söylediler.

Normalde doğum günü kutlamayı seven birisi değildim ancak sırf o gelir diye kabul etmiştim bu teklifi.

O gelmemişti...

Bundan sonra 20 Şubat en nefret ettiğim gün olacaktı. Beni hiç barışmadığım doğum günüme küstürmüştü...

Sadece o partiye gelse yeterdi. Ama o, "Geliriz." Demesine rağmen kardeşlerini göndermiş ve kendi gelmemişti.

Üstelik utanmadan bir de Destan ile birlikte bana hediye göndermişti. O kolyeyi çöpe atmak vardı ama kıyamamıştım işte! Kutuya koymuş ve kenara kaldırmıştım. Çünkü çok iyi biliyordum ki o kolyeyi takamazdım...

O kolye bana hep onun yokluğunu hatırlatacak...

Sinirden gözlerim dolduğunda arkamda duyduğum adım sesleri yüzünden gözyaşlarımı saklama gereği duydum. Kışlanın arka tarafına ne ara geldiğimi bilmiyordum.

Derin bir nefes aldım. Arkamda ki adım sesleri ise varlığını sürdürdü. Bu yüzden arkama dönüp kimin geldiğine baktım. Döndüğüm an ise kocaman bir bedene tosladım.

Geri çekilip şaşkınca çarptığım kişiye baktığımda bana bakarak, "Beni duymuyor musun?" Dedi. Falaz'dı...

Sen beni görmüyorsun Falaz, ben seni duymayınca mı sorun oldu?

"Pardon komutanım, kafam dağınık biraz." Dediğimde eli çenesine gitti ve gözlerini kısarak bana baktı.

"Neyin var? Dün doğum günündü, bugün mutlu olman gerekmez miydi?"

"Neden gereksin?"

"Doğum günündü çünkü."

"Sevmem pek, bir önem teşkil etmiyor." Oysa gelsen o doğum gününe, benim için çok önem teşkil ederdi. Gelmedin... Suç senin değil Falaz, benim, gelmeyeceğini bile bile bekledim imkansızı.

"Sebep?"

"Sizinle bunu paylaşmayacağım," Aynı senin gibi babamda sevmez beni, diyemedim... "Neden seslenmiştiniz bana?"

"Sana gönderdiğim hediyeyi aldın mı diye soracaktım." Cebinden bir dal çıkarıp yaktı sigarasını.

"Evet." Ağlama, dünü düşünme Rima.

"Beğendin mi?"

"Sağ olun." Dedim, bazen onunla böyle iletişim kurmak daha basit oluyordu. Ancak böyle anlarda, aynı şimdi olduğu gibi, gözlerini kısarak şüpheyle bana bakıyordu.

"Soruma bir cevap değil bu." Dedi çenesini kaldırdığında. Sigarasından bir duman çekti ve öne eğildi. Sigarayı dudaklarından ayırdığında tüm duman suratımı bocaladı. Ben irkilerek bir adım atarken o tam gözlerimin içine bakıyordu. "Bana gerçek bir cevap ver, Rima."

"Ben kolye takmam." Derken yutkundum. "O daha cici kızlar için."

"Kolye?"

"Süslenmek. Takı takmak, elbise giymek veya daha kadınca şeyler işte." Omuz silktim. "Benlik değil."

"Yanlış hediye seçimi desene," doğruldu ve sigarasını yere atıp postalıyla ezdi. "Her neyse, telafi ederim bir ara."

"Gerek yok. Sizden hediye beklemiyorum."

ATEŞ BÖCEĞİ İLE ALAŞAFAK Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin