JUSTİN BİEBER HİKAYELERİ

YASAK AŞK!!!!

Jack: Daha ne kadar beklemem gerekiyor seni?!

Bella: Beni beklemek zorunda değilsin! Bekle işte geliyorum!

Jack.. Odun Jack... Kendisi sevgilim olur. Ama bir iğreniyorum ki ondan sormayın! Daha biz tanışmadan önce ailemin kalbini fethettiği için sesimi çıkartamıyorum. Çünkü Jack zengin , akıllı ve yakışıklıymış. Yani anneme göre öyleymiş. Arkadaşlarımız ile yemek yemek için dışarı çıkacağız. EEe... Koskoca Justin Bieber davet etmiş kırmak olur mu? Doğrusu onu hiç ama hiç sevmiyorum. Yazık Selena'ya... Ne zaman bir araya gelsek dakikada bir kavga ediyoruz. Kısaca şiddetli geçimsizlik... Jack ile yakın arkadaşlar fakat Jack benim onunla konuşmamı bırakın , göz göze gelmemi bile istemiyor. Çünkü ben ilerde Jack'in karısı olmalıymışım. Bu oğlan hangi dünyada yaşıyor bilmiyorum ama o dünya bu dünya değil bundan eminim.

Üstümdeki elbiseyi aşağıya doğru çekiştirip aşağıya indim. Kapıya doğru ilerlerken annem mutfaktan çıkıp yanıma geldi.

Bella: Ha? Ne var yine?

Kristen: Böyle davranma bana.

Bella: Anne! Başıma nasıl bir bela sardığının farkında mısın sen!?

Kristen: Kapat çeneni! Aptal olma! Çocuk hem yakışıklı hem de parası bol. Bundan iyisini mi bulacaksın?! Kız kurusu mu olmak istiyorsun sen?

Bella: Hayır üzüm kurusu olmak hedefim.. Dalga geçiyorsun değil mi?! Bana durmadan bağırıyor. Benim sahibimmiş gibi davranıyor!

Kristen: Çünkü seni seviyor!

Bella: Afedersin de ben böyle sevginin içine sı...

Kristen: Shh! Hadi Bella git ve bu gecenin harika olmasını sağla...

Kapıyı açtı. Kolumdan tutup beni dışarı fırlatması bir oldu. Jack'e el salladı ve kapıyı kapattı. Yavaşça Jack'in o göz kamaştırıcı arabasının yanına gittim. Göz kamaştırıcı dediğime bakma. Jack arabanın orada kuş pisliği gibi duruyor. Jack: Nerede kaldın?

Bella: Geldim işte uzatma.

Parlatıcıdan dolayı dudağıma yapışan saçlarımı geriye atıp arabaya bindim. Ardında o da şoför koltuğuna geçti ve gaza bastı.

Jack: Oraya gittiğimizde yine azıtma. Çok fazla içki de içme. Soylu bir restoranta gidiyoruz Burger King'e değil! Adam gibi davran. Cıvıklık yapma. Ha bir de espiri yapmazsan harika olur. Fazla konuşma çünkü çok konuşuyorsun....

Bella: Ya ben ne diye geliyorum o zaman? Konuşma Bella , yapma Bella, etme Bella...

Jack: Sen yine de dediklerimi yap.

Bella: Beni üzüyorsun...

Jack: Özür dilerim aşkım gerçekten özür dilerim seni üz....

Bella :Tamam bir sus ya!

Ya ben size Jack kılıbık demiş miydim? Demediysem söyleyeyim O SERT OLDUĞU KADAR KÜÇÜK BİR KURBAĞA KADAR KILIBIK! Kurbağa ile kılıbıklık arasındaki ilişkiyi hiç sormayın bende bilmiyorum. Tek bildiğim bir şey var o da bu gecenin ne kadar sıkıcı geçeceği. Gören de Elizabet ile tanışmaya gidiyoruz zannedecek! Zıkkımlanıp geri döneceğiz ne bu hava? Bir de giyinmiş takımlarını , ayakkabılar da ayna gibi olmuş... Tam sünnetlik çocuk. Ver eline süslü çubuk , geçir kafaya tüylü şapka... Gelen geçen para taksın. Belki bir işe yarar. Bu arada Türk kökenli olduğumu da söylemiş miydim?