TAŞIYICI

14.İksir

JASON'dan

Saniyeler, dakikalar ve saatler. Daha doğrusu zamanı tanımlayabilecek hiç bir şeyi algılayamıyordum.

Zarya kaybolalı ne kadar olmuştu?

Ne zamandır ormanda delirmiş gibi onu arıyordum?

Ne zamandır onun için dua ediyordum?

Boğazım artık bağırmaktan harap olmuşken tekrar ona seslendim.

"Zarya!" Lütfen gel Zarya. Lütfen.

"Zarya!" Daha kabul etmen gereken bir teklifin var.

Sinirle ormanda koşuuor onlara dair bir iz arıyordum.

Ormanda sağ tarafıma döndüğüm sırada karşıma Jadon çıktı.

"Kardeşim bi iz bulabildin mi?" dedim hemen yanına giderken. Kafasını olumsuz anlamda salladı.

Nereye gitmişlerdi?

Nereye gidebilirlerdi?

Nereye götürmüşlerdi?

Aklımdaki sorular cevap bulamadan kaldığı sırada Jadon ile bir iz bulmak pahasına tekrar ayrıldık.

Yoktu, benim siyahım yoktu.

Onu korumaya yemin ettiğim kadın hiç bir yerde yoktu.

Benim şu hayatta sevebileceğim tek kadın yoktu.

Son çareyi okula gitmekte bulmuştum ve doğruda yapmıştım çünkü arka bahçenin kapısında Alvin'i görmüştüm.

"Alvin bir iz bulabildin mi?" diye sorduğum sırada cebindeki minik şişeyi çıkardı.

Şişeye dikkat kesildiğimde içinde kan olduğunu anladım.

Yutkunurken gözlerim Alvin'i buldu. Anlat diye işaret ettim ona gözlerimle.

"Ormanda kana rastladım ve onlara ait olabileceğini düşündüm." dediğinde kafamı salladım bize lazım olan şeyi bulmuştu.

"İksir hocasının yanına gidelim. "dediğimde ne yapmak istediğimi anlamış ve peşime takılmıştı.

İksir hocası sadece 2. ve 3. sınıflara giriyordu.

Okulun içinde öğretmenlere ait olan koridora geldik.

Alvin hiç diretmeden peşimden gelirken iksir hocasının kapısını çaldım.

İçeriden bir ses gelmesede kapıyı yavaşça ittirdim ve açtım. İksir hocası odasının ortasına kurduğu büyük kazanına bir şeyler atmakla meşguldü.

"Helen." dediğimde gözlüklerini düzeltip bize baktı ve beni görünce gülümsedi.

"En iyi öğrencim."dedi gülümsemeye devam ederken ama sonra aklına bir şey gelmiş gibi kazana baktı ve yanından bir tutam ot alıp kazana attı.

" Bir tutam da semiz otu kattım mı bu iş tamamdır. " Odada ki kitaplığa yöneldi ve en üst raftan bir kavanoz çıkartıp kapağını açtı. İçinde semiz olduğunu tahmin ettiğim otu çıkardı ve kazana doğru yürüyüp otu kazana attı.

"İşte bu kadar." Elindeki kepçeye kazandaki suyu doldurdu ve yanda duran iksir şişesine kattı.

"Helen aslında biz senden bir şey istemek için buradayız." diyerek odada bulunan siyah koltuğa oturdum Alvin de yanımdaydı.

"Tabii ki de Jason. Açtım kulaklarımı dinliyorum." dediğinde ona Alvin'in bana verdiği şişeyi gösterdim.

"Bu kanı sana versem. Bu kana ait kişinin nerede olduğunu bize gösterebilir misin?" Şişede pıhtılaşmaya başlamış kanı önüne doğru hafifçe salladım.